Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türkiye’de Deizmin Kökenleri

Yusuf Yavuzyılmaz

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"İslam kendini sosyal hayatın dışına atmak isteyen modernleşmeci elitlerle, kendi menfaatlerine basamak yapmak isteyen istismarcıların tehdidi altındadır. İslam hakiki değerleri içeren bir dindir. Bu değerler hayatın her alanında geçerlidir... Din ve yaşam arasındaki bağı koparmak için kuşkusuz evrene ve insana müdahale etmeyen bir din anlayışına ihtiyaç var. Deizm bu iddiayı temellendirir... Müslüman zihin hayatın hiçbir anını Allah yokmuş gibi yaşayamaz..."
... hiçbir insan hakikati kuşatıp anlamı sonlandırmaz.
Reklam
din, ölümden önce bir işe yaramayacaksa, ölümden sonra da yaramayacaktır.
Sayfa 181Kitabı okudu
Dinin araçsallaştırılması
Araçsallaştırma aynı zamanda ibadetlerdeki biçim içerik ilişkisiyle ilgilidir. Dini araçsallaştıran bir zihin ibadetlerin biçimsel yönüne büyük özen gösterir. İçerik anlamını yitirince mananın yerine görünüş geçer. Dinin araçsallaştırılmasındaki asıl amaç dine hizmet etmek değil, dindar görünmenin avantajlarından yararlanmaktır.
Sayfa 26
Bir grubun içinde kalarak örgütün ideolojisini, eylem biçimini benimseyerek yapılacak değerlendirmelerin öznellik değeri yüksektir. Burada temel amaç anlama çabasından ziyade örgütün ideoloji ve eylem biçimini rasyonelleştirme gayretidir. Örgüt otoriterleşdikçe bu çaba artar. Kuşkusuz bir örgüte gönülden bağlı biri için tek gerçeklik örgütün hareket tarzıdır Ona düşen bu gerçekliği sorgulamak değil savunmaktır. Bu da anlaşılması bir hayli kolay sosyolojik bir gerçekliktir.
Bizdeki laik kesim ise İslâm'ın genel kabul gören hiçbir şartına uymadığı halde Müslüman sayılmak gibi garip bir isteğe sahip. Gündelik bir pratik olarak namaz kılmayan, cenaze dışında camiye gitmeyen, zekat vermeyen, oruç tutmayan, hele hacca gitmeyi aklına bile getirmeyen ama bayramları kutlayan garip bir "dindar" kimliği! Etyen Mahçupyan
Reklam
Cemaat ve İtaat Kültürü
Türkiye'de otoriterliğin alt yapısı tasavvuf kültürü ve cemaatlerdir. Otoriter boyun eğişle Cemaat kültürü arasındaki ilişkileri çözümleme üzerinde de çalışmak gerekir. Çünkü istismarı yaratan davranışların kültürel zeminde bir karşılığının olması gerekir. Türkiye'deki siyasal davranışları besleyen ana damar cemaatlerdeki itaat kültürü ve benmerkezci örgütlenme biçimidir. Siyaset toplumsal zeminde geçerli ve karşılık gören pratik üzerine yükselir ve anlam kazanır. Sanıldığının aksine istismar siyasal partilerden çok daha fazla cemaat kültüründe vardır. Cemaatler dini istismarın en çok yapıldığı yapılardır. Siyasal davranış biçimleri toplumsal zeminde üretilen ilişkilerle doğrudan bağlantılıdır. İtaat kültürünün köklerini siyasal partilerde değil, bu partilerin beslendiği cemaat kültüründe aramak gerekir. İstismarın sonuçlarıdır siyasal davranışlar nedeni değil. Cemaatlerin dayandığı tasavvuf kültürünün bilgi kaynakları olan rüya ilham ve sezgi istismara çok açık bir alan yaratmaktadır. Fetullahcı yapılanmada görüldüğü gibi bu bilgi kaynakları cemaat militanlarını motive etmede ve yönlendirmede kullanılmaktadır.
Sayfa 51-52
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.