Türkiye'de Köy Enstitüleri

Fay Kirby

En Yeni Türkiye'de Köy Enstitüleri Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Türkiye'de Köy Enstitüleri sözleri ve alıntılarını, en yeni Türkiye'de Köy Enstitüleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Köy Enstitüleri Memleket Davasıydı
Öğrendiğimiz şey şu oldu: Köylünün bizim hakkımızda­ ki kanaati menfi imiş. Sonradan kanaatlarının yanlış ol­duğunu anladılar... Sonunda şu kanaat hasıl oldu: Her sene köylüye yardım etmek için Enstitü talebesi gitse iyi olur. Çünkü köylülerimiz bizi ancak bu suretle tanıyabi­lirler. Biz onlara, yaratıcı bir öğretmen olabileceğimizi ancak ekiplik yolu ile anlatırız. Şimdi gönderseler yine giderim, çünkü ortada memleket davası vardır.
Sayfa 344
Haklarının Bilincinde ve Boyun eğmeyen Bir Gençlik -Köy Enstitüsü Ütopyası-
Demokrat düşünceli ve öğrenim görmüş birçok kişinin bi­le başıboş hareketlere ve memur baskısına boyun eğmeyi bir alışkanlık haline getirdiğini, ilkeler uğruna bu gibi hareketlere karşı başkaldırmak şöyle dursun, kendi çıkarı adına bile ses çıkarmadığını düşünürsek, bir Köy Enstitüsü öğrencisinin bir ilke uğruna inatla bir sorunu izlemesi, halkın yasal hakla­rı düşüncesinin ne kadar ciddiye alındığının kanıtıdır.
Sayfa 343
Reklam
"Enstitüler neden kapatıldı?" Sorusunun kısa cevabı
"Bu ışık" Köy Enstitüleri'nde parladıkça, tutucuların, ge­ricilerin o kadar korktukları ve yukarıdaki yazının o kadar canlı olarak anlattığı uygarlık sevgisinin yayılması kaçınıl­mazdı. Geleneklerden ya da eski ruha özlemlerinden ayrıl­mış olan Köy Enstitüsü öğrencisinin, çağdaş uygarlığın gücüne inanışı söze ve duygusallığa değil, işe ve gerçeğe da­yanıyor. Bu onu, ülkenin "gerçek efendileri"nin haklarını da bilecek ve isteyecek duruma getirecektir. O artık anaya­sanın sözünü ettiği doğal hakların yalnızca bir avuç insan için değil, halkın çoğunluğu için olduğunu biliyordur.
Sayfa 342
Köy Enstitülülü Gencin Kaleminden
"Kendi yetiştirdiği ağacın dibinde dalmış, romanını oku­yordu. Fakat ne yazık ki, güneş artık ışıklarını ondan esirgiyor. Ancak karanlıkta gözlerin süzdüğü satırlar bi­rer çizgi halini alıyorlar. İstemeyerek kitabı kapıyor. Tam o sırada tepesinden akan bir ışık huzmesi etrafını aydın­latıyor. Hah, şimdi güneşe uğurlar olsun. Kıskanç ışı ışığını esirgesin varsın, insan zekası ondan daha üstündür , işte kendi emekleriyle yaratılmış elektriğin helal ışınları! Yine romana devam edebilirsin. Ey güneş, sen batarken biz dostlarını unutuyorsun. Fakat biz hiç de ümitsiz değiliz. Işıkların senin olsun. Dön de bak bir defa! İşte fikir ve bi­lek kuvvetimizle meydana gelmiş medeniyet ışıkları... Onu da bizden alamazsın ya, o ışıklar bizim en tabii hakkımızdır. "
Sayfa 341
Batı'da bile daha anlaşılmamış ve Batı'nın o zaman sö­mürgelerinde uyguladığı politikaya aykırı olan böyle bir an­layışa varmış evlatlarıyla Türkiye haklı olarak övünebilir.
Sayfa 30
Reklam
55 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.