Hayır
bir ben değilim
farkında
olan güzelliğinin
dün
yol boyunca
Trakya ovalarında
olanlara ne diyeceksin?
boşuna mıydı
biz geçerken
güneşi bırakıp
sana dönmesi
ufka kadar uzanan
ayçiçeklerinin?
Üstad Odysseas Elytis'in anlattığı gibi:
"Ege akşamında hem neşe
hem de keder vardır
ve öylesine eşittir ki
bu ikisi birbirine
geriye yanlız gerçek kalır."
Masanın üstünde bıraktığı mercek
Hala aynı kelimenin üzerinde duruyordu
Köşedeki bakkaldan sigara almaya gitmiş sanki
O kadar sıradan bir sessizlik
Ama, ilerleyen yaş nasıl gizlenemezse boşluk da fazla sağlanamıyor
Zamanın unu gibi iniyor toz
İçinde soluk alan olmasa da
Hızla bayatlıyor hava
Uçuyor sayfalardan göz izleri
Buz kesiyor
Deri koltuklar
İlk bakışta normal her şey
Ama ısrarla
Yeni çekilmiş bir dişi arayan dil gibi
Kayıyor gözler
Bir zamanlar
Onun oturduğu yere
Yok işte.
Yok işte.
Yok işte.