O hep oradaydı
Mahsur kaldığınız yer bir oda, asansör, depo VS olabilir sorun yok ama ya kendi bedeninde mahsur kaldıysan. Etrafında olup bitenleri duyup, sana dokunanları hissedip yanıt veremiyorsan.
İçim daraldı okurken ne büyük çaresizlik.Anlatıcı o kadar güzel betimleme yapmış ki bitkisel hayatta bir insan ne yaşar deneyimledim.
Hayat, nefes aldığımız her an çok kıymetli bir saniye sonranın garantisi yok.
Alex'in babasına çok üzüldüm. Onun yaşadıkları çok zor. Ve umarım hiç kimse acı çekmemesi için çocuğunun ölümüne onay verecek duruma gelmez. Yaşarken ölmez.
Konuyu aşağı bırakıyorum okumak isteyenlere TAVSİYE EDİYORUM.
#konusu
Alex bir süredir komada ve artık uyanma ihtimali hiç yok. Ne var ki etrafında olan biten her şeyi duyabiliyor. Yaşam desteğinin geri çekilmesi konusunda ailesinde yaşanan tartışmaları, arkadaşlarının hakkında konuştuklarını, sevgilisi Bea’nin sadakatini... Her şeyi ama her şeyi dinliyor Alex...
Bir zaman sonra onu komaya sokan kazanın aslında gerçekten bir kaza olmadığından şüphelenmeye başlıyor. Bir cinayete mi kurban gitmiştir? Daha da kötüsü, fail hâlâ oradadır, yani yanında. Üstelik tehlikede olan sadece kendisi de değildir. Alex, onu öldürmeye çalışanların gizemini çözmek için kalan bütün hislerini kullanmalı ve ölmeden önce sevdiği insanları korumaya çalışmalıdır. Ama nasıl?
Unutulmaz bir anlatıcının bütün hikâyeyi ele geçirdiği bu nefes kesici romanda sadece duygu karmaşası değil, gerilim de hissedeceksiniz!