Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Üzerime Giyecek Hiçbir Şeyim Yok!

Elise Ricadat

En Beğenilen Üzerime Giyecek Hiçbir Şeyim Yok! Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Üzerime Giyecek Hiçbir Şeyim Yok! sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Üzerime Giyecek Hiçbir Şeyim Yok! kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
... bu bir seçim meselesi değil. Seçebiliyorsanız, bir tür özgürlük vardır.
Reklam
Bebeğini Giydirmek, Giyinmekle Oynamak
Oyun özellikle küçük bir çocukken insanın henüz göze alamayacağı senaryoları sahneleyebilmesine izin verir: bir prenses olmak, en güzel, en sevilen ya da Külkedisi gibi beyaz atlı prensle evlenerek kraliçe olacak küçük bir çocuk olmak gibi. Oyuncak bebek ve girip çıktığı kılıklar aracılığıyla, burada giysinin bir duyguyu, bir gücü, ruhsal olarak iz bırakacak bir ideali pekiştirdiği kadınlıkla ilişkinin başladığını anlamak hiç de zor değil. Oyun kişilik oluşumunun zeminidir.
Gerçekten de, bir çocuk oyun oynamıyorsa, bu çoğunlukla bir şeyin onun çocukluk etmesine ve dolayısıyla kaygısız bir biçimde içsel oluşumu için gerekli ve mümkün özdeşleşmeleri yaşamasına engel olmasındandır.
Bir giysi yerine göre bir hikâyeyi, bir arzuyu, bir ihtiyacı, bir isyan sancağını, sosyal bir damgayı ya da başka türlü yorumlamak istersek, bir semptomu, bir koltuk değneğini, hatta bir protezi cisimleştirebilir.
Ve eğer küçükken her kadın bebeklerini giydirerek oynadıysa yetişkinliğe erdiğinde giyinmek oyuncu bir yaratıcılıkla kendisini iyi hissetme, artık kadın olan bedenini, sürekli evrim halinde olan bedenini anlamlandırmasına, yeniden anlamlandırmasına izin verir.
Reklam
Kadınlık duygusu en az bir o kadar maddi bir şeye bağlı ve kadınlar giysiyi kendilerini dört dörtlük kadın olduklarına ikna etmek için kullanırlarsa keyif-giysinin bağımlılık-giysiye dönüşmesi ihtimali yükseliyor.
Hikâyeler tekrar eder ama benzeşmez...
Sayfa 154 - Iletişim Yayınları 1. Baskı 2015
Sonuçta kendimin gölgesi mevcut ama ben, ben hiçbir yerdeyim.
Sayfa 132 - Iletişim Yayınları 1. Baskı 2015 İstanbul
Kişiliklerinin farklı yönlerinin sınırlarını anlamak, çocukluğun dünyasına dalmayı gerektirir.
Reklam
Kadınlığın yalnızca kadınların hikâyesi olmadığını, erkek olanla ve baba olanla ilgisi olduğunu göreceğiz.
"Hissettiklerimi söze dökmekte o kadar zorluk çekiyorum ki. Olamıyorum... Hamlet'in o tiradının ortasında gibi hissediyorum kendimi: 'Olmak ya da olmamak.' Bir farkla, ben olmamaya mahkûm olmuşum. Bu bir seçim meselesi değil. Seçebiliyorsanız, bir tür özgürlük vardır. Oysa burada benim için tek yol var: olmamak. Vücudumdan, zihnimden, ben olan her şeyden nefret ediyorum, tahammül edemiyorum. Deri, ruh değiştirmek olsun, ne isterseniz o olsun ama sakın o 'ben' olmasın, doğduğumdan beri hapishanem olan o 'ben'. Benzer fikirlerle kendimi yeniden karşı karşıya bulursam, tek çıkış kendimi yok etmek, ölmek.
Sayfa 138 - Iletişim Yayınları 1. Baskı 2015 İstanbul
Giysi şimdilik sürekli bir kaygı haline karşılık vermek gibi görünüyor… Bir giysi satın almak için bir masajın, akşamüstü ağza atılacak bir lokma tatlının ya da sıkıntılı bir anda bir arkadaşla geçirilecek birkaç saatin sağlayabileceği yararlı etkinin ardına saklanmış. Ortada bir ilaç-giysi var. Bu giysi alışverişinin meşruiyeti şurada yatıyor: bedenle ve insanın kendisine ilişkin sahip olduğu imajla kurulan yaşamsal ilişkiyi canlandırmak üzere kendi için iyi bir şeyler yapmak.
16 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.