Sabahın erken saatlerinde Havana'nın nasıl olduğunu bilirsiniz. Aylaklar duvar diplerine dayanmış henüz uyurlarken, birahanelere buz getiren buz arabaları daha gelmemişken! İşte böyle bir sabah, rıhtımdan doğru geldik, meydanı geçip San Francisco Kahvesi'ne kahve içmeye, meydanda uyanık bir tek dilenci vardı, çeşmeden su içiyordu.
Kahveye girip oturunca, üçünün de orada bizi beklediğini gördük. İçlerinden biri yanımıza geldi.
-E, na haber? dedi.
-Yapamayacağım, dedim. Sizin hatırınız için yapmak isterdim ama, dün gece de söyledim size, yapamayacağım.