Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Varoluşçuluğun Tarihçesi

Jean Wahl

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Durmadan geleceğimizden geçmişimize, tasalarımızdan anılarımıza, hayıflanmalarımıza, pişmanlıklanmıza gider geliriz. Heidegger'in "zamanın üçüncü eriyişi" adını verdiği şey, işte böyle sürekli geçmişle gelecek arasında gidip gelişimizdir. Kendi varlığımızın hem gerisinde hem ilersinde olduğumuz için, varoluşumuzla aynı anda varız.
''Durmadan varoluşçuluk konuşuluyor; oysa Heidegger ve sanırım Sartre, özellikle bundan kaçınmak ister. Çünkü, doğrusu aranırsa, üzerinde konuşulması değil, dingin bir köşede, tek başına düşünülmesi gereken sorunlar var karşımızda.''
Reklam
''Kendimizi geleceğimize doğru aşarız. Hep kendimizin ilersindeyiz, tasarıyız, tasarıda kendi kendimizi tasarlarız. İnsan, olasılıklara yönelmiş bir varlıktır, var olan, ilerde de var olacaktır.''
Neden olanaksızdır varlıkbilim? Çünkü varlıkbilim, varoluşu nesneleştiren bir bilgidir; burada, varlık fikri nesneleştirilmiştir, nesneleştirmeyse, varoluşun daha başından nesneleştirilmeye hapsedilmesi demektir. Varlıkbilimde, her türlü varlıkbilimde varoluşa yer yoktur. Nesneleştirilemeyeceğine göre, varoluşun kendisi de yoktur.
''Kierkegaard, kaygıyı bizi kamçılayan olasılıklar dizisi diye tanımlamıştı, baş dönmesine benzetmişti. Heidegger ise kaygıyı, bizi göreli hiçlikler ya da varolmama ile değil, düpedüz hiçlikle yüz yüze getiren deneyim diye tanımlar; var olan her şeyin silinip gittiği kaygıda her şeyi ortadan kaldırabilecek hiçlik'i duyumsarız.''
"Olanaklarının sonuna gelmiş sanıyorsun kendini, ama birden yepyeni güçler yardımına koşuyor. Budur işte yaşam."
Sayfa 82 - payelKitabı okudu
Reklam
Genel olarak, insanlığın çeşitli çalışmaları, varoluşumuzun da çeşitli olasılıkları vardır. Hepimiz birini geliştirir öbürünü gözden çıkarırız; Hegel'in ancak düşüncenin geliştirilmesiyle ulaşabileceğimizi söylediği mutlak'a hiçbir zaman erişemeyiz. Mutlak, gelip geçici parçacıklarda, dağınık pırıltılarda saklıdır, aralıklı ışıldamalarda kendini gösterir. Ve biz insanlar, düşüncemizin ya da düşüncemiz olmayan'ın gömüldüğü karamlık bir gecedeymişiz gibi yaşarız. Dolayısıyla, kendimizi sürekli batıyormuş gibi algılarız; düşüncemiz mutlak'a ulaşmakta hep başarısız kalır; ama her şeyi yaratan varlığın geri-düzleminden bir şeyler sezinlediği için, söz konusu başarısızlık aracılığıyla kendini tanımlar.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.