Sözler ve Alıntılar
"Cehennemin ateşi bin yıl boyunca yansa yine de sana günün her dakikasında hissettiğimin yanına bile yaklaşamaz. Seni o kadar çok seviyorum ki bundan haz alamıyorum. Sadece işkence çekiyorum. Sana karşı hislerimin milyonda birini bile göstermeye kalkışsam bu seni öldürmeye yetecek. Ve benim kollarımda ölmendense o ruhsuz, soğuk piç kurusunun kolları arasında yaşamanı görmeyi seçmek beni fazlasıyla çileden çıkarıyor."
Sayfa 188
"Beni zaten kaybetti,” dedi Win. “Beni benim için öne çıkmadığı anda kaybetti."
Sayfa 226
"Yaşam garip değil mi? Kabilesi olmayan bir Roman. Ne kadar ararsan ara bir yuva bulamazsın. Çünkü bizim için yuva bina ya da bir vardo değil... Aile demektir."
Bunda biraz kibir olduğunu düşünmüyor musun sen de? Neye ihtiyaç duyduguma o karar veriyor. Duygularımı görmezden geliyor. Beni inanılmaz yükseklikteki bir kaidenin üzerine yerleştiriyor ve her tür sorumluluktan kurtuluyor.”
Sayfa 226
Kev onu seviyordu. Öyle yazarların ve şairlerin tanımladığı gibi değil. Ehli bir şekilde değil. Onu dünyadan, cennetten ya da cehennemden çok daha fazla seviyordu. Onsuz geçen her an acı çekiyordu; onunla yaşadığı her an ise huzuru tadıyordu. Onun ellerinin her dokunuşu ruhunda kapanmaz izler bırakıyordu.
Sayfa 41
Ben birbirini seven iki insana inanırım. Sıradan anlarda bile mutlu olan. Birlikte yürüyen. Yumurtanın pişme süresi, hizmetlilerin yönetimi ya da kasap faturası konularında tartışan. Her gece aynı yatağa giren ve her sabah birlikte uyananlara.
Sayfa 335Kitabı okudu
Ama aynı zamanda gittiğin için senden nefret de ediyordum. Her şeyden nefret ettim. Çarptığı için yüreğimden bile.
Sayfa 264