Yirminci asrın insanı ister kapitalist alemde, ister marksist alemde bulunsun, onun kaderi <ekonomik faktör> olmaktır. Kapitalist ekonomi insanı sermayenin emrinde emek olarak ele alır ve işler. Marksist ekonomi ise insanı emeğiyle toplumun emrinde gerçek manasıyla devletin emrinde kabul eder. Türk insanı ise, huzurlu, hassas, ince, üslup sahibi, dengeli bir medeniyetin çocuğudur.