Virüs Gezegeni

Carl Zimmer

Virüs Gezegeni Posts

You can find Virüs Gezegeni books, Virüs Gezegeni quotes and quotes, Virüs Gezegeni authors, Virüs Gezegeni reviews and reviews on 1000Kitap.
Rinovirüslerin(soğuk algınlığına sebep olan virüsler) yapısı oldukça basittir. Biz insanlarda yaklaşık 20.000 gen varken, rinovirüsler yalnızca 10 gene sahiptir. Yine de bir rinovirüsteki genetik bilginin haikusu,* vücudumuzu istila etmesine, bağışıklık sistemimizi alt etmesine ve kapağı yeni konaklara atacak yeni virüsler üretmesine izin vermek için yeterlidir.
Bakın burası çok önemli
En eski yaşam izleri neredeyse 3,5 milyar yıl öncesine ait deniz mikroplarının fosillerinde bulunur.
Reklam
Henüz gribe üstünlük sağlayamamış olabiliriz ancak en azından artık kendimizi savunmak için yıldızlara bakmamız gerekmiyor.
Anne ve yavrunun en yakın olduğu anda, yeni bir insanın yaşamı eskisi aracılığıyla başlarken, virüsler yaşamımızı sürdürmemiz için çok önemlidir. Bizler ve onlar diye bir ayrım yok, sadece yavaş yavaş harmanlanan ve değişen bir DNA karışımı var.
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Virüsler dünyamız için bir zarardan mı ibaret yoksa , faydaları da olabilir mi ? Faydalı bakterilerin yanında faydalı virüslerin de olduğunu biliyor muydunuz ? Carl Zimmer, gayet akıcı ve yalın bir dille, virüslerin, hayatımız için ne kadar önemli olduğunu anlatarak bunu gözler önüne seriyor. Okyanuslardaki oksijen oranından, memelilerdeki plasenta üretimine, yıllar içinde sadece hastalık yapmaktan ziyade kör bir şekilde mutasyon geçiren bu canlıların (yoksa cansız mı demeliyim) şaşırtıcı yönde yararlarını anlatan da bir eser olmuş üstelik. Meraklısına mutlaka okumasını öneririm.
Virüs Gezegeni
Virüs GezegeniCarl Zimmer · Alfa Yayınları · 2021198 okunma
Biz insanlar, memelilerin ve virüslerin ayrılmaz bir karışımıyız. Virüs türevi genlerimizi çıkarırsanız henüz rahimdeyken ölürüz. Ayrıca enfeksiyonlara karşı korunmak için viral DNA'mıza güvenmemiz de muhtemeldir. Soluduğumuz oksijenin bir kısmı, okyanuslardaki virüs ve bakterilerin birbirine karışmasıyla üretilir. Bu karışım sabit bir kombinasyon değil sürekli değişken bir akıştan ibarettir. Okyanuslar, konaklar ve virüsler arasında gidip gelen genlerin canlı bir evrenidir.
Sayfa 140Kitabı okudu
Reklam
Virüslerde görülen yüksek mutasyon oranı, genomlarının genişlemesine bir sınır koyabilir ve bu nedenle onların gerçekten canlı olmalarını engelleyebilir. Bir virüsün genomu çok büyükse ölümcül bir mutasyona uğrama olasılığı daha yüksektir. Bu nedenle doğal seçilim, virüslerde küçük genomları destekleyebilir. Bu doğruysa, virüsler genomlarında hammaddeleri yeni genlere ve proteinlere dönüştürmelerine olanak sağlayacak genlere yer açamayabilir. Çoğalamazlar. Atıklarını dışarı atamazlar. Sıcağa ve soğuğa karşı kendilerini savunamazlar. İkiye bölünerek çoğalamazlar. Tüm bu yapamamalar, büyük ve yıkıcı bir OLAMAMA ile sonuçlandı. Virüsler canlı değildi.
Sayfa 138Kitabı okudu
Buna karşın bir virüs teorik olarak bu bilgiyi elde edebilir ve gerçekten canlı hale gelebilir. Sonuçta, virüsler asla değişmez organizmalar değildir. Bir mutasyon, yanlışlıkla bazı genlerin ikilenmesine neden olabilir ve bu da daha sonra yeni işlevler üstlenebilecek yeni kopyalar ortaya çıkarabilir. Dahası bir virüs, yanlışlıkla başka bir virüsten, hatta bir konak hücreden genler alabilir. Genomu, virüsün kendi kendine beslenmesini, büyümesini ve bölünmesini sağlayacak kadar genişleyebilir.
Sayfa 137Kitabı okudu
Bilim insanlarının incelediği virüslerin tümü yalnızca birkaç gen taşıyordu ve bu da onları bakterilerden ayıran geniş bir genetik uçuruma işaret ediyordu. Virüslerin taşıdığı birkaç gen, yeni virüsler yapmak için gerekli olan en basit görevleri yerine getirmelerine olanak sağlıyordu. Bu en basit görevler de bir hücreyi istila etmek ve genlerini hücrenin biyokimyasal fabrikalarına etki edecek şekilde çalıştırmak. Virüslerde eksik olan şey, tam bir yaşam için gerekli olan tüm genlerdi. Bilim insanları, bir virüsün genlerinde, örneğin RNA'yı proteine dönüştüren moleküler fabrika olan ribozomu yapacak herhangi bir talimat bulamadı. Virüslerin çoğalmada kullanacakları yiyecekleri parçalayacak enzimleri şifreleyen genleri de yoktu. Başka bir deyişle, virüsler gerçekten canlı olmak için gereken genetik bilginin çoğundan yoksun görünüyordu.
Sayfa 137Kitabı okudu
Genom dizileme teknolojisinin icadı, başka bir büyük ilerlemenin de yolunu açtı: bilim insanları, genleri sıfırdan sentezlemek için DNA'nın bazlarını bir araya getirmeye başladı. İlk başta genetik materyalin daha kısa olan dizilerini oluşturdular. Stony Brook Üniversitesinde virolog olan Eckerd Wimmer, bu erken aşamada bile, virüslerin sıfırdan tam olarak sentezlenebilecek kadar küçük genomlara sahip olduğunu fark etti. 2002 yılında, o ve meslektaşları poliovirüs genomunu binlerce kısa DNA parçasının oluşturulması için bir rehber olarak kullandılar. Daha sonra bu parçaları birleştirmek için enzimler kullandılar ve DNA molekülünü ona karşılık gelen bir RNA molekülü üretmek için kalıp olarak kullandılar. Başka bir deyişle bu, tüm poliovirüs genomunun fiziksel bir kopyasını oluşturmak anlamına geliyordu. Wimmer ve meslektaşları, baz ve enzimlerle dolu tüplerini test etmek üzere bu RNA'yı tüpe eklediğinde canlı poliovirüsler kendiliğinden bir araya geldi. Başka bir deyişle, sıfırdan çocuk felci yapmışlardı.
Sayfa 127Kitabı okudu
704 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.