Ya / Ya Da Quotes

You can find Ya / Ya Da quotes, Ya / Ya Da book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
İnsan yalnız başkalarına karşı değil kendisi için de merak duyabilmeli. Kendimi inceliyorum; bundan yorulunca zaman öldürmek için bir sigara yakıyor ve düşünüyorum. Tanrı'nın beni neden yarattığını ya da beni yaratırken bana ne anlam yüklediğini ancak ve ancak Tanrı bilir.
Sayfa 72
Gençlik nedir? Bir rüya. Aşk nedir? Rüyanın özü.
Reklam
Uzuuuun bir Önsözden sonra başladık..
. Evlen, pişman olursun; evlenme, buna da pişman olursun; evlen ya da evlenme, ikisine birden pişman olursun; evlensen de evlenmesen de her ikisinde de pişman olursun. Dünyanın aptallığına gül, pişman olursun; onun için ağla, buna da pişman olursun; dünyanın aptallığına gül ya da ağla, ikisine de pişman olursun; dünyanın aptallığına gülsen de ağlasan da her ikisine birden pişman olursun. Bir kıza inan, pişman olursun; inanma, buna da pişman olursun; bir kıza inan ya da inanma, ikisine birden pişman olursun; bir kıza inansan da inanmasan da ikisine de pişman olursun. Kendini as, buna pişman olursun; kendini asma, buna da pişman olursun; kendini as ya da asma, ikisine birden pişman olursun. Kendini assan da asmasan da ikisinde de pişman olursun. Bu, sayın baylar, hayatın tüm bilgeliğinin özü. .
Bu benim talihsizliğim ; yanımda hep bir ölüm meleği yürüyor, uğramayıp geçsin diye kanla işaretlediğim kapılar seçilmişlerin değil ama o tam da o kapılardan giriyor ; çünkü sadece hatıralardaki aşk mutludur.
. Cahillik sonsuz bilginin tastamam olumsuz ifadesidir. İntihar sonsuz özgürlüğün olumsuz ifadesidir. Sonsuz özgürlüğün bir formudur ama olumsuz biçimidir. Onu olumlu bulanın bahtı açık olsun. .
Sayfa 844Kitabı okudu
. Kimseye karşı katı kalpli olmadım ama daima, özellikle derinden mütehassis olduğum zamanlarda kendime, kalbim her türlü duyguya kapalı ve yabancıymış süsü verdim. Başkalarının iyi yürekliliği için göklere çıkarıldığını duyunca; derin, zengin hisleri için sevildiklerini görünce gülüyorum zira insanlardan hazzetmiyorum ve hıncımı alıyorum. Soğukluğum ve kalpsizliğim için bana lanet edildiğini, benden tiksinildiğini, nefret edildiğini görünce gülüyorum; o zaman öfkem tatmin oluyor. Ama ola ki iyi insanlar beni haksız çıkarabilseydi bana gerçekten haksızlık yaptırabilseydi, evet, o zaman kaybederdim. .
Reklam
. Yaşlı bir kadın görmüştüm; ufak tefek şeyler satıyordu, bir dükkanda veya barakada değil, meydanlık açık bir alanda, yağmur ve rüzgarda, kucağında bir bebekle; kadının kendisi doğru düzgün ve eli ayağı temiz, bebek iyice sarıp sarmalanmıştı. Bu kadını birçok kez gördüm. Şık bir kadın çıkageldi, geçerken onu basbayağı azarladı, bebeği neden evde bırakmadı diye ve ondan da ziyade kadına ayak bağı oluyor diye. Ve aynı sokaktan bir papaz çıkageldi, kadının yanına yaklaştı, çocuğa yetimhanede bir yer temin etmek istiyordu. Kadın ona minnetle teşekkür etti, lakin kadının başını eğip çocuğa bakışını bir görecektin. Çocuk buz tutmuş olsaydı bu bakış onu eritmişti; ölüp gitmiş olsaydı bu bakış onu hayata döndürmüştü, açlık ve susuzluktan bitap düşmüş olsaydı, bu bakıştaki inayet onu ferahlatmıştı. Ama çocuk uyuyordu ve tebessümle bile annesinin o bakışına karşılık veremezdi. Yani anlayacağın, bu kadın çocuğu bir nimet olarak algılıyordu. Ressam olsaydım asla bu kadından başkasını resmetmek istemezdim. Böylesi bir manzara ender görülür, nadide bir çiçek gibidir, onu görebilmek bir bahtiyarlıktır. .
Sayfa 641Kitabı okudu
Gemisi bir an sonra yön değiştirecek olan bir kaptan tahayyül edersen, belki bu kişi ya bunu ya da şunu yaparım diyebilir ama vasat bir kap­tan olmadığı için, geminin bu arada olağan hızıyla seyretti­ğinin ve dolayısıyla ya bunu ya da şunu yapmasının sadece bir an için önemsiz olduğunun da bilincindedir. Herhangi bir insan için de böyledir; bu hızı hesaba katmayı unutursa, er geç ya/ya da'nın söz konusu olmadığı bir an gelecektir ama bunu o seçti diye değil, böyle yapmadı diye, bir başka deyişle, seçimi onun için başkaları yapmış olduğu, o kendini kaybetmiş olduğu için gelecektir.
Sayfa 747Kitabı okudu
. Güzel bir zamandır, o ilk huzursuz iç kıpırtısı, ilk hasret, ilk acı, o gelmedi diye; ilk sevinç, o ansızın çıkageldi diye, lakin bunun, müteakip zamanın asla bir o kadar güzel olmadığı anlamına gelmediğini söylemeden geçmemek gerekir. Sen ki kendini şövalyeye yakışır bir zihniyetin olduğuna inandırmışsındır, sen kendin bir deneyip görsene. Sen, ilk öpücük en güzelidir, en tatlısıdır deyince, sevdiğini aşağılamış oluyorsun; zira o durumda öpücüğe mutlak değerini veren şey zaman ve zamanın niteliği oluyor. .
Sayfa 703Kitabı okudu
Bana yaslanmasına imkan tanımadan önce, kendi içinde güçlenmesi gerek. Bir an için sanki mason locamda sırdaşım yapmak istediğim oymuş gibi bir intiba uyanabilir; ama yalnızca bir an için. O tek başına kendi içinde gelişmeli; ruhunun esnekliğini hissedebilmeli, dünyayı tutup kaldırmayı denemeli. Kaydettiği gelişmeyi konuşmasından ve gözlerinden kolayca anlayabilirim; onda yıkıcı bir hiddeti sadece bir kez gördüm de. Bana hiçbir şey borçlu olmamalı; çünkü özgür olmalı, aşk sadece özgürlükte var olabilir, hoşça eğlenmek de hoşça dinlenmek de yalnızca özgürlükte baki bir zevk olabilir. Her ne kadar, sanki bir doğa kanunu gibi kendini kollarımın arasına bırakmaya hazırlıyor olsam da, onu bana doğru yerçekimi misali sürükleneceği noktaya getirmeye çabalasam da, önemli olan bunun bir bedenin külçe gibi kendini kucağıma bırakması şeklinde değil, bir ruhun diğerine doğru çekimine benzer bir yöneliş şeklinde olması. Bana ait olacak olsa bile, bu hantallıkla ve kabalıkla, üzerime bir külfet gibi yaslanması demek olmamalı. Bana ne fiziksel açıdan bir asalak, ne de manevi açıdan bir angarya olmalı. Aramızda sadece özgürlüğün kendi kuralları hüküm sürmeli. Bana öyle hafif gelmeli ki onu kolumda taşıyabileyim.
Sayfa 461 - işte budur!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!Kitabı okudu
Reklam
. O halde aramızda şu kadarı kesinleşmiş oluyor: Moment olarak bakıldığında, evlilik aşkı yalnızca ilki kadar güzel değildir, ondan daha da güzeldir, çünkü dolayımsızlığında çeşitli karşıtlıkların bir birliğini içerir. Ama evlilik fazlasıyla saygın ancak bunaltıcı ahlakçı bir rol, erotik aşkın şairi değildir; hayır, evlilik şiirselliğin ta kendisidir. Ve yeryüzü bir ilk aşkın hayata geçirilemediğini çoğu kez acıyla seyretmiş olduğuna göre, onunla birlikte ben de acı hissedeceğim ama hatanın bilahare olanlarda değil, doğru bir başlangıç yapılmamış olmasında yattığını da anımsatacağım. Şöyle ki, ilk aşk diğer estetik idealden, tarihselden, yoksundur. Kendinde devinim yasası yoktur. .
Sayfa 668Kitabı okudu
Baştan Çıkarıcının Günlüğü
"Yalnızdı, meşgul görünüyordu ama kendiyle değil, düşünceleriyle."
Sayfa 427
Genç kız sevdiğini elde etsin ya da etmesin, aynı şekilde umutsuzluk içindedir.
İyi geceler
. Genç dostum, senin anlayacağın, bu hayat umutsuzluktur, başkalarından saklasan da, umutsuzluk olduğunu kendinden saklayamazsın. Ve yine de bu hayat bir başka anlamda umutsuzluk değildir. Sen umutsuz olmak için aşırı pervasızsın ve sen umutsuzluğa temas etmemek için aşırı tasalısın. Sen doğum sancısı çeken bir kadın gibisin ve sen yine de ânı mütemadiyen alıkoyuyorsun ve kendisini devamlı sancı içinde bırakıyorsun. ... Peki, sen neden korkuyorsun? Bir başka insan dünyaya getirmeyeceksin ki, sadece kendini dünyaya getireceksin. .
Sayfa 796Kitabı okudu
mis kokulu şarap
Şarap artık yüreğimi coşturmuyor; azı beni kederlendiriyor, çoğu kasvetlendiriyor. Ruhum donuk ve dermansız, arzunun mahmuzunu böğrüne boşuna sağlıyorum; iflahı kesilmiş, krallara layık o sıçrayışla kalkamıyor artık. Tüm hayallerimi yitirdim. Kendimi mutluluğun sonsuzluğuna teslim etmek için boşuna çabalıyorum, beni kaldıramıyor veyahut daha doğrusu ben kendimi kaldıramıyorum. Eskiden bir el etse fırlardım, kolaylıkla, heyecanla ve neşeyle. Ormanın içinde at sırtında ağır ağır yol alırken sanki uçuyormuşum gibi gelirdi; şimdiyse ter içindeki at neredeyse yere yığılacak haldeyken bile bana olduğum yerden kımıldamıyorum gibi geliyor. Tek başımayım, hep öyleydim; terk edilmiş, insanlar tarafından değil, bu bana acı vermezdi ama neşenin mutlu cinleri tarafından. Önceleri hepsi etrafıma üşüşürdü, her yerde tanıdıklar rastlarlardı, karşıma her yerde bir fırsat çıkarırlardı. Sarhoş bir adam gençliğin serkeşliklerini nasıl etrafına doldurursa onlar da aynen öyle benim etrafıma doluşurdu, neşenin cinleri; tebessümüm de onlaraydı. Ruhum fırsatı kaçırdı. Kendime bir şey dileyecek olsam zenginlik veya güç değil, mümkün olanın ihtirasını dilerdim çünkü mümkün olanı yakalayan o göz ebediyen genç, ebediyen ateşli kalır. Haz düş kırıklığına uğrattı, mümkün olan uğratmaz. Ve başka hani şarap o kadar köpüklü, o kadar mis kokulu, o kadar sarhoş edicidir!
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.