Yadigarlarım
Nabizade NazımSözler ve Alıntılar
Ne var ki benim gerek övgülere, gerek çekiştirmelere karşılık söyleyeceğim söz şu olacaktır:
İnsanım!
"Rica ederim, kendi düşüncelerinizle bulacağınız yargıyı sırf kendi vicdanınız olarak kabul ediniz. Öyle bir vicdanı bende de kesinlikle aramayınız!" İşte bu kadar . . .
Kısır döngü...
Heyhat! Şimdi ben o duyguları unutmakla sanki mutlu mu olacağım? Ne gezer ... Dünyada var olan her şey, hep bir diğerinin yerine geçerek birbirini devam ettirdiği gibi duygular da bu şekilde değişir ve birbirinin yerine geçer.
Sevmek!.. Sevmek neye derler? Bunu kesin olarak tanımlamaya kimsenin gücü yetmez. Aşkın içyüzü henüz ortaya çıkartılmamış . .. Yeraltındaki yerlerinden çıkan ilk insanlarca ne ise bizce de aşk odur. Ben aşık mıyım? Kim bilir!
aşkın bir tanımı da Nabizade Nazım'dan..
Aşk cennete ait mutluluk imiş ... Cehennem azabı imiş ... Hayat kaynağı imiş . . . Ölümün kanadı imiş . . .
*Aşk ayetinin dış görünüşe önem verenler katında başka;
içe, ruha değer verenler katında başka anlamları var. *
Halbuki bin türlü yorumun özeti şudur:
"Aşk Ne Olursa Olsun Doğaldır"
Sevda cihanda neler yapmıyor? Güneşler mi parlatmıyor? Yıldızlar mı söndürmüyor? Âlemler mi icat etmiyor? Dünyaları mı yıkamıyor? Canlar mı yakmıyor?
Ve mademki herkesin düşüncesi başkadır ve insanların düşüncelerinin bir noktada toplanmasının olanağı yoktur; o halde bir şeyin vicdana uygun olup olmadığı kanısına varmak da imkansızdır. İşte bundan dolayı mutlak vicdan bir gerçek değildir....