Yahudi Devleti

Theodor Herzl

Yahudi Devleti Hakkında

Yahudi Devleti konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
6.8/10
125 Kişi
672
Okunma
82
Beğeni
14,2bin
Görüntülenme

Hakkında

Yahudi Devleti düşüncesi etrafında Yahudileri örgütleyen Theodor Herzl, 26 - 29 Ağustos 1897 günleri arasında düzenlenen ilk siyonist kongreden sadece birkaç gün sonra, 3 Eylül 1897'de günlüğüne aynen şu sözleri yazar: “Kim ne derse desin, ben birkaç gün önce İsviçre'nin Basel kentinde Yahudî Devletinin temellerini attım. Şu günlerde, belki de tüm dünya kongreden bahisle bana gülüyor olabilir, ama belki 5 yıl sonra ya da en geç 50 yıl sonra, bunun gerçekleştiğine tüm dünya şahit olacaktır.” Evet... Herzl her gün düzenli olarak tuttuğu günlüğe bu notu yazdığında, sene 1897 idi. İsrail devleti 1948'de kuruldu. Yani 51 yıl sonra. Herzl'in o zamanlar için ancak “ütopya” olarak nitelenebilecek olan tahmininde sadece 1 yıllık bir hata payı vardı. Bu büyük siyaset adamı 1987 yılı sonrasında yaşanan iki dünya savaşına karşın sadece bir yıl yanılmıştı. İsrail devletinin ilk başbakanı David Grün Ben-Gurion (1886 - 1973) da bir konuşmasında aynen şunları söyler: “Biz Yahudîler İsrail devletini kurmak için günde 24 saat çalıştık. Müslümanlar'ın bu devletimizi yıkmaları için günde 25 saat çalışmaları gerekir.”
Çevirmen:
Hasan İlhan
Hasan İlhan
Tahmini Okuma Süresi: 3 sa. 24 dk.Sayfa Sayısı: 120Basım Tarihi: Şubat 2018Yayınevi: Alter Yayınları
ISBN: 9786051910505Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 42.8
Erkek% 57.2
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Theodor Herzl
Theodor HerzlYazar · 3 kitap
Theodor Herzl (2 Mayıs 1860 – 3 Temmuz 1904), politik siyonizmin kurucusu, gazeteci. Budapeşteli orta sınıf bir ailenin ferdidir. Viyana Üniversitesinde hukuk eğitimi aldı.Avukat sıfatını taşısa da mesleğinin yerine yazarlık yaptı, çeşitli oyunlar yazdı. O zamanlar İsrail devleti olmadığından bir Yahudi devletinin kurulmasını tasarladı.Siyonizm üstüne kapsamlı çalışmalar yaptı. Fransa'da ortaya çıkan Dreyfus Olayısonrası artan Yahudi karşıtlığı hem onun yaşamına hem de siyonizm fikrinin seyrine yön verdi. Yahudilerin tüm dünyada ezildiği ve acı çektiği düşüncesinden hareketle "Yahudi Devleti" (Der Judenstaat) adlı kitabını yayınladı (1896). 1897 yılında Dünya Siyonist Teşkilatı'nın kurulmasını ve kurulduğu İsviçre'nin Basel kentinde teşkilatın ilk kongresinin yapılmasını sağlamıştır.Kongrede "Ben bugün burada Yahudi Devleti'ni kurdum, ancak bunu yüksek sesle söylersem bütün dünya güler. Fakat beş sene içinde ya da elli sene sonra bunu herkes böyle bilecektir." demiştir. Ayrıca kongrede kurulması planlanan Yahudi Devleti'nin sınırlarını da belirtmiştir. Kongre sonunda Herzl Dünya Siyonist Teşkilatı'nın başkanı seçilmiştir. Teşkilatın amacına uygun olarak kutsal Siyon tepesinin bulunduğu Filistin topraklarında Yahudi Devleti'ni kurmak amacı ile önce İngilizlerle bağlantıya geçmiş, ancak Filistin topraklarının Osmanlı egemenliği altında olması çözümün adresi olarak dönemin padişahı II. Abdülhamid'i göstermiştir. Öncelikle Osmanlı ile iyi ilişkileri olması hasebiyle Alman İmparatoru II. Wilhelm ile ilişkiye geçmiş ancak umduğunu bulamamıştır. 17 Mayıs 1901 tarihinde Abdülhamid ile görüşmeyi başarmıştır. Görüşmede Herzl, padişaha "Yahudilerin vadedilmiş topraklarda "yurt" kurmasına izin verildiği takdirde Avrupa'daki Yahudi bankerlerin Osmanlı'nın tüm dış borçlarını ödeyeceğini" bildirir. Bu taahhüdü Abdülhamid "Ben bir karış dahi olsa toprak satmam, zira bu vatan bana değil, milletime aittir. Milletim bu vatanı kanlarıyla mahsuldar kılmışlardır." cevabı ile reddetmiştir. Aslında teklif oldukça caziptir, Osmanlı Devleti moratoryum ilan etmiştir, mali açıdan çok zor durumdadır, Abdülhamid bu durumu şu sözleri ile açıklamıştır: "Kudüs taraflarından toprak satın alarak her taraftan Yahudileri oraya iskan istediler.Adeta orada bir memleket tahsis etmek isterler. Teklifleri de devletin Düyun-u Umumiyesini kamilen deruhte etmek idi. Güzel bir şey. Zira Düyun-u Umumiye birgün gelip de borçlarımızı ödemez isek, devletin maliyesini murakebeye almak gibi bir tehlike mevcuttur." Herzl, II. Abdülhamid ile ikinci görüşmesini 4 Temmuz 1902 tarihinde yapar ancak istekleri yeniden reddedilir. Herzl vadedilmiş topraklar uğruna yaptığı savaşı sürdürürken Osmanlı Sultanı tarafından kullanıldığını acı bir şekilde anlayacaktır. Zira o dönemde Fransız finansörlerinden Osmanlı dış borçlarının kapatılmasında kullanılacak miktarın arttırılması için piyon olarak kullanılmıştır. Bu olayın üstüne Osmanlı planını rafa kaldırırken ağzından şu sözler dökülecektirTürkler gün gelecek, dilenci durumuna düşecek ve dizlerime kapanıp yalvaracaklar. Bunun üzerine İngiltere ile yeniden ilişki kurarak sorunun çözüleceği fikrinden hareketle İngiliz Sömürgeler Bakanı Chamberlein ile görüşür. Bu görüşmeden de istediği sonucu alamayan Herzl kısa bir süre sonra Londra'ya davet edilir. Bu görüşmede "Yahudi yurdu" olarak kendisineUganda teklif edilir, ancak teşkilat kongrede bunu reddeder. Filistin topraklarının "vadedilmiş topraklar" olması Herzl'in gözünü buraya çevirmesinin nedenidir.