Yanardağ Sevdalısı
Susan SontagYanardağ Sevdalısı Sözleri ve Alıntıları
Yanardağ Sevdalısı sözleri ve alıntılarını, Yanardağ Sevdalısı kitap alıntılarını, Yanardağ Sevdalısı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Birisini sevmek, insanın kendisinde hiçbir zaman bağışlamayacağı kusurlara hoşgörü göstermekti.
Sayfa 120Kitabı okudu
Koleksiyoncular ve koleksiyon muhafızları genellikle insanlardan kaçarlar. Evet, cansız şeylere insanlardan çok daha fazla önem verdiklerini itiraf ederler. Bu başkalarını şaşırtabilir, ama bilin ki nesnelere güvenebilirsiniz. Onlar yapılarını asla değiştirmez….
Sayfa 133Kitabı okudu
"Yaşama arzusu ile ölme arzusu arasındaki çizgi ne kadar ince. Enerji ile uyuşukluk arasındaki zar ne kadar zayıf. Yapması kolay olsaydı, daha kaç kişi kendini öldürme çağrısına uyabilirdi. Peki bir çukur... Gerçekten derin bir çukur, herkesin kullanması için kamusal bir alanda açıyorsunuz. (...) Çukurun yanındaki bir tabelada şunlar yazılı: Pazartesi Çarşamba ve Cuma Günleri / Saat 16.00 ile 20.00 Arasında / İntihar Serbesttir. Yalnızca bu. Bir tabela. İntiharı daha önce düşünmemiş olanlar kesinlikle atlayacaktır. Uygun biçimde etiketlenirse, her çukur bir cehennemdir."
Sayfa 142 - Can Yayınları, Eserin Özgün Adı: The Volcano Lover, Çeviri: Mehmet H. Doğan, 2. Basım, Eylül, 2015, İstanbulKitabı okudu
Zaman uçar, para her zaman gereklidir, rahat hiç beklenilmeyen yerde bulunur, coşkuysa kısır toprak kazılarak çıkartılır.
Sayfa 32
"Çaresiz, zavallı kişiler genellikle seyirliktir."
Sayfa 136 - Can Yayınları, Eserin Özgün Adı: The Volcano Lover, Çeviri: Mehmet H. Doğan, 2. Basım, Eylül, 2015, İstanbulKitabı okudu
"Açıktır ki, dünyada çok fazla adaletsizlik vardır. Ve gereğinden fazla hatırlamak insana acı verir."
Sığınacak bir liman bulmuşlardı, özel yaşamın en güçlü değişkeni: gönüllü bir toplumsal sürgünlük. Her ikisi de kendisini ötekinin, başkalarını dışarıda bırakan dostluğuna açtı.
Sayfa 113Kitabı okudu
Ben ağırbaşlıydım, coşkuluydum, kinizmi anlamıyordum, bir şeylerin azınlık değil, çoğunluk için iyi olmasını istiyordum. Geçmişe özlem içinde değildim. Geleceğe inanıyordum. Şarkımı söyledim ve gırtlağım kesildi. Güzelliği gördüm ve gözlerim oyuldu. Belki de naiftim. Ama kendimi delicesine sevdaya kaptırmadım. Tek bir kişinin aşkında boğulmadım.
Sayfa 484Kitabı okudu
Toplamak demek, geçmişi toplamak demektir, oysa devrim yapmak artık geçmiş denilen şeyi suçlamaktır.
Sayfa 315Kitabı okudu
Güney ülkeleri içinde de, her ülkenin kendi güneyi vardır: ekvatorun altında kuzey uzanır. Hanoi’nin Saygonu vardır, Sao Paulo’nun Rio’su vardır, Delhi’nin Kalküta’sı, Roma’nın Napoli’si, Napoli’nin, Avrupa’nın karnından aşağı doğru sarkan bu yarımadanın tepesindekiler için Afrika demek olan Napoli’ninse Palermo’su vardır.
Sayfa 267Kitabı okudu
Önceleri kadının gözünü dikip bakışını görmezlikten gelmişti, daha sonra o da yanıt vermişti buna. Aralarında geçen, uzun derin soluklanmalar gibi bakışlar.
"Ben ağırbaşlıydım, coşkuluydum, kinizmi anlamıyordum, birşeylerin azınlık değil, çoğunluk için iyi olmasını istiyordum. Ayrıcalıklarımdan vazgeçmek istiyordum. Geçmişe özlem içinde değildim. Geleceğe inanıyordum. Şarkımı söyledim ve gırtlağım kesildi. Güzelliği gördüm ve gözlerim oyuldu."
Sayfa 485Kitabı okudu
Gücü biliyordum, bu dünyanın nasıl yönetildiğini gördüm, ama onu kabul etmedim.
Sayfa 486Kitabı okudu
"Devrim, koleksiyoncular için iyi bir an değildir. Toplamak demek, geçmişi toplamak demektir, oysa devrim yapmak artık geçmiş denilen şeyi suçlamaktır."
Sayfa 315Kitabı okudu
"Dünyanın öbür ucuna gitmiş, zaman zaman yeniden buluşacağınızı umduğunuz birinin aylarca önce, siz meydana gelen bu kaybın farkında olmaksızın yaşamınızı sürdürürken öldüğünün size söylenmesi, ölümün kesinliğiyle alay etmek gibi olur. Ölüm habere indirgenmiştir. Haberse her zaman birazcık gerçekdışıdır, o kadar fazlasına dayanabilmemiz bundandır. "
Sayfa 301Kitabı okudu