Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

En Eski Yara Gönderileri

En Eski Yara kitaplarını, en eski Yara sözleri ve alıntılarını, en eski Yara yazarlarını, en eski Yara yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
238 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Kitapta, kahramanların ya da kurbanların isimleri değiştirilse de aslinda Şırnak'ta yaşanan gerçek yaşamların anlatıldığı güzel bir kitaptır. Roman, Botan'da yaşanan Mem u Zin aşkını Devreşe Evdi yi çağımızda yaşatan bir aşk hikayesi, 1990'lı yıllarda yaşanılanları tüm gerçekliğiyle anlatan bir araştırma kitabı yazarın tanıklığıyla Botan'da yaşanan savaş, , sürgün, köy yakmalarını da dile getiren bir eserdir.
Yara
YaraDündar Sansur · Do Yayınları · 200926 okunma
Her ne kadar ölüm çok olsa da bu kentte ve çocuklar babalarına erken veda etseler de, kuyular bu şehirde ölümlerle, kuyulara atılan ve asitlerle yakılan cesetlerden arta kalan kemiklerle kafatasları ile anılsa da ve ölümle gençlik bir arada yürüse de, bu kent ölü değildi.
Reklam
Botan`ın aşk kokan sevda dergahında günlerin tadı yok, sular da akmıyor yüreğimin nehirlerinden Dicle`ye
Yarım Kalan Bir Mevsim.... Hangi kente sığınsam Çarcıradır bütün meydanlar, Ferman verilir, mahkemeler kurulur Sorgulanır tenim, kırılır kalem, Yitirir hükmünü merhamet Ve ölüm kusar bütün insanlar üstüme…
kelepçelenmiş bir aşkın kanayan ellerinden kaç bahar daha suskun kalacak
Sayfa 22
kavganın ortasında adını yitirir hayat, cellatlara teslim edilirken mimlenir gülüşler, uyanmaz sevgilim özgürlük acının kuşattığı şehirlerden...
Sayfa 23
Reklam
sonbahar insan için hüzündür, bizim için ise yarım kalmış bir mevsimdir. Ama baharlar da gelecektir benim için, senin için. Berfinler, nergisler, kardelen çiçekleri ve papatyalar açacak yüreğimizin beşinci baharında biz kokacak bütün dillerde aynı nakaratla bütün yeryüzü çiçekleri senin için...
Sayfa 31
sırrına eriyorum sabahların gizemli demlerinde, şafaklarda, kaç kez bin güneşi doğurduk çocuk yüzlerde, çocukça düşleri savurduk rüzgarlara rüzgarlar savurdu yüzümüze bayram sabahlarının taze demini.... ve kaybolduk o demlerde, dirildik binlerce kez derin hazların doruklarında.... başı dik karşıladık idam sehpasında, gözyaşlarımızla besledik düşlerimizi... düşlerimiz onurla karşıladı canın canda yanışını... yarınlara bıraktıklarımızın dünlere savrulan zamanları yaşadık
Sayfa 39
kaç bin fidan tanıdım olağan ölümleri yaşamayan... ve kaç bin yüz tanıdım hiç olağan gülemeyen...
Sayfa 40
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.