Biz, Avrupa halkları, yavaş yavaş, medeniyetimizin bütün medeni toplulukların bağlı olduğu bir kanuna göre geliştiğini, evrim ahenginin milletten millete değiştiğini düşünür olmuştuk. Böyle evrimleştiremedikleri sandığımız halklara ilkel yahut geri adını veriyorduk, onların efendisi olmayı, onları eğitmeyi yetiştirmeui kendimiz için bir hak sayıyor, yaptıklarımıza karşılık zenginliklerine el koyuyor , onları çalıştırıyorduk.