Erdal Öz ismini duyunca aklıma ilk gelen şey Can Yayınları. Yazdıkları, kitapları karşısında bu bir saygısızlık olabilir yazara karşı ama, yazdıklarından daha fazlasını kazandırdığını düşünüyorum, bu yayınevini kurmakla.
Kitap mektup türünün bir örneği. Hem edebi hem de özel yanı var mektupların. Gıybet de var içinde hasret de. Sanat ve edebiyat da var aşk da...
Mektupları denemelere benzetirim. Her ikisinde de bir duyguyu ya da düşünceyi aktarma isteği vardır. Mektup biraz daha samimidir tabii. Muhatabı belli olduğu için.
Yazar, fikir, yazı eleştirilerine yer vermiş mektuplarında. Bazı konulardaki düşüncelerine de yer vermiş. Türkan İldeniz'e yazmış kitaptaki tüm mektupları, zaten kitabın kapağında da var. İlk birkaç mektup sanki bir öğrenciye sanat, edebiyat ya da yazı dersi veriyormuş havasında. Sonraki mektuplarda aşk giriyor devreye.
Mektuplar geçmişin magazinidir. Merakı aydınlattığı gibi döneme de ışık tutar. Kesinlikle okunmasına gerek yok, ama okuyanın elde edeceği şeyler mevcut.