Yazsonu Quotes

You can find Yazsonu quotes, Yazsonu book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
“Topluma güzel bir insan vermek istiyoruz, toplumsa örseliyor, vuruyor, öldürüyor ve biz oğullarımızı, kızlarımızı nerde, niçin yitireceğimizi bile bilemiyoruz.”
Sayfa 130Kitabı okudu
“Nerdeyse birbirimizi unutmuştuk. Birbirimiz için hiç varolmamıştık sanki, hiç varolmayacaktık!”
Reklam
Tutkunun, aşkın bizi kırıp, yıpratıp eksiltmesi, neden yaşanmamış, el değmemiş bir bütünlüğün güzelliğinden geride olsun? Yaşanmamış bütünlüğün, çiziksizliğin güzelliği neden güzellik olsun?
Sayfa 179Kitabı okudu
İnceliklerinde savurganlık etmezdi. Ederse, içinde yaşadığımız öğütücü günlere karşı savunusuz kalıveririm, diye korkardı. Öyle sanıyorum. İnceliklerini tam yerine, zamanına saklardı. Eski bir konak kadınının sandığı gibi. İyi bir şişe içkinin, değerini bilir kişilere saklanması, sonra da onlara önceden hesaplanmış bir cömertlikle sunulması gibi...
Sayfa 136Kitabı okudu
Zaten yaşam dediğimiz nedir ki? İçimizde ara ara çakan ışıklar. O ışıklı an’lar; işte bu, tek tek minicik noktalar uçuca eklenir, bazen birbirinin içine girer, biri ötekinin üstüne çıkar, ya da altına kaçar; durmadan yer yön değiştirerek yol alan bu noktalar bileşimi, çok güzel bir müzik oluşturur. Hep süren, bazılarımız için kesintisiz, bazılarımız için ancak ara ara işitilebilen bir müzik parçası. Sonun bütün belirginliğine karşın, bizi peşine takar, sürükler; yorar, acı çektirir, sevindirir, coşturur, bir zehir olup içimize dolar, sonra ılık seher yelleri üfürür, bizi diriltir; değişiriz, kendisi de değişir; hep öyle, son notayı bile bile, hemen çoğu kez, hüzünlü ya da şen, ezgiler kulaklarımızdan eksik olmadan; o ezgilerde herbirimiz birbirinden çok değişik anlamlar bularak, böylece de o müziği, o müziğin her notasını -yaşamın küçük an’larını- içimizde milyonlarca kez değiştire değiştire, bundan ötürü de o notalar herbirimiz için apayrı anlamlar yüklenerek en son notaya doğru yürürüz.
Bir “hiç” olan her şey, bizler için böyle “hep” kılınmıştır işte.
Sayfa 179Kitabı okudu
Reklam
Yaşamın ve bütün gerçeklerin koynuna, ayakların ucuna basa basa, gürültü patırtı edilmeden girilmeliydi...
Sayfa 106Kitabı okudu
Bilinçliyiz. Ama işte, yazık ki fazla bilinçli değiliz. Yarı bilinçliyiz. Bildiklerimizden, bilebildiklerimizden bile uzaklaşacak, onlardan kaçacak kadar. İşte ancak o kadar. Onları aşacak kadar değil. Çünkü onları aşmak, bizi aşmaktadır sanıyoruz. Duyarlılıklarımız, incelmişliklerimiz nedeniyle de bir çeşit cezalandırıyoruz kendimizi. Kendi kendimize acı çektirmekten nerdeyse tat alıyoruz. Aslını duymadığımız acının yerine sahtesini koyuyoruz. İşte, hiçbir şey yapmıyor değiliz, bir şey yapıyoruz. Böyle demek istiyoruz. Ne yaşamın ta içinde, ne tam dışında olduğumuzdan, yaşam bilincimiz de ne tam karanlıklarda, ne gerçek aydınlıklarda olduğundan, o yaşama karşı bir suçluluk duyuyoruz belki. Ah bir bilebilsek! Bir bilebilsek!.. Yarı bilincimiz, ne başımızı tam dik tutmaya yetiyor, ne tam indirmeye. Seziyorum: Neden sorumluyuz, neden değiliz; bilmiyoruz. Bilmeye hevesli de değiliz. Bilirsek, ödeyeceğimizi de bilmemiz gerekecek. Kaçıyor, bundan da utanıyoruz.
Sayfa 190Kitabı okudu
Peki geçmiş, acılara bulalı zaman parçalarında bile hep güzellikleriyle mi yaşar bende? Anıya dönüşünce, ölüm de güzelleşir mi?
Sayfa 194Kitabı okudu
Tanrım, diyordum içimden, iyi yürekli insanların iyilikleri, beklenmedik yerde çıkagelen ilgileri bize yük olmalı mı? Dün bana gerekli olmayan, şimdi gerekli. Tanrım, neden ilgilere sırt dönmeme, iyi insanların iyiliklerini incitmeme izin veriyorsun?
Sayfa 100Kitabı okudu
713 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.