Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Yorumlanmış Bir Dünyada Müslümanca Düşünmenin İmkanı

Yeni Bir Anlam Arayışı

Abdurrahman Arslan

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Acaba batının üstünlüğünün tartışılmaz olduğu bir zamanda, islam'ı tehdit olarak görmenin sebebi nedir?
Bugün içinde yaşadığımız dünya “modern” dediğimiz dönemle beraber yoruma tabi tutulmuş bir dünya özelliği taşıyor. Müslüman, kendisinin belirli bir katkı ve kabulunun olmadığı ve “başkaları” tarafından yorumlanmış ve halen yorumlanmaya devam edilen böyle bir dünyada hayatını sürdürmektedir. Yorumlanan bu dünyanın içinde bulunmanın kaçınılmaz neticesi olarak; yaşadığımız sosyal gerçeklik kendinin öngördüğünün olması muhtemel başka gerçeklik kabul etmemekte… İslama ait olmayan sosyal gerçekliği içinde bugün islam yorumlanmaya çalışılmaktadır… Bundan dolayı iman ile amel arasındaki bağ giderek zayıflamakta; bunlar giderek iki farklı kategori halini almak üzere dönüşüm geçirmektedir. …Müslüman olmak İslamın sahip olunmasını istediği “idrak biçimine” tekabul etmemekte; yani Müslümanın yaptığı faaliyeti ile “İslami olan” arasında tarihte hiç olmadığı kadar bugün ciddi bir kırılma ve ayrışma söz konusudur.
Reklam
Her mekânlaştırma gibi her haritalaştırma da ideolojik içerik taşır ve asla masum sayılamaz. ‘Ortadoğu’ gibi bir isimlendirme, biz ve yaşadığımız topraklar arasına aşılması mümkün olmayan bir yabancılık ilişkisi koyar. Bu ilişki; vukû bulan her hadiseyi, hüküm süren her hadise, hüküm süren her zulmü, ortaya çıkan her felâketi yaşayan durumda oldukları hâlde insanları bir yabancı gibi seyirci konumuna yerleştirir. Bu nedenle bugün yanı başımızda komşumuz ya da ‘bize’ ait olan topraklarda bütün şiddetiyle cereyan eden hadiseleri, ‘Ortadoğu’da meydana gelen hadiseler’ şeklinde ‘mekânlaştırmak’ 21. Yüzyılın Müslüman’ı için ciddi bir trajedi sayılması gerekir.
Sayfa 118 - Bilge AdamlarKitabı okudu
"Moda, tesettüre bürünerek" podyumlarda arz-ı endam ederken; yaşlı yeryüzünün bütün ömrü boyunca Yesrib varoşlarında ancak bir kez şahit olacağı o görkemli karşılamanın nağmeleri, 'Tala'el Bedrû', mankenler için fon müziği olmaktan kurtulamayacaktır. İş burada ve bu kadarla kalmayacak; 'israf için üretim' krizine yakalanmış ekonomide, Allah'ın büyüklüğüne vurgu yapan 'Tekbir' kelimesi içerik anlamını terk ederek patentleşecek ve ticari mülkiyetin metası haline getirilecektir.
Sayfa 266Kitabı okudu
Tüketim faaliyetiyle başkalarının ihtiyaçlarını giderme imkânları arasında her zaman doğrudan olmasa da dolaylı bir ilişki bulunur. Her tüketim faaliyeti nihayette kendi muadili olarak mazlumların ihtiyaç gidermeleri hususundaki imkânlarını ya zorlaştırmakta ya da büsbütün ellerinden almaktadır. Eğer böyle olmasaydı bugün, kurumsallaşmış bir zenginliğe karşı, kurumsallaşmış bir yoksulluktan bahsedemeyecektik.
Kürtlerin sorunlarını değerlendirdiğimizde, sorun kimlik meselesi olmaktan çıkmakta; mesele Kürtlerin kendi dillerini konuşamamak gibi ciddi bir özgürlük sorunu halini almaktadır. İslam, bir kavme kendi diliyle kendi dinini yaşama hakkı tanımaktadır. Eğer Kürtler veya başka bir kavim, böyle bir özgürlük sorunu ile karşı karşıya bulunuyorsa, bu durumda sorunu ortadan kaldırmak, bütün Müslümanlar için 'farz-ı ayn' haline gelmiş sayılır. Müslümanlar ister Türk, Arap, isterse Çerkez ya da Laz olsun; kendilerini ulusal kimlikle kolayca adlandırabileceklerini düşünüyorlarsa bilsinler ki, bu kimliklendirme ahirette işe yaramayacaktır.
Sayfa 255 - Bilge AdamlarKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.