Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yeniçağ Başında Avrupa Halk Kültürü

Peter Burke

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Halk müziği alanında, kaşiflerce ve derleyicilerce, eserleri halka iletirken yapılan değişiklikler çok açıktır. Müzik, başka saklama yolu olmadığından yazılmalıydı ve bu tarz müzik için yapılmamış bir siste­me göre yazıldı. Müzik, piyanolara ve kulakları Haydn’ın, daha sonra Schubert'in ve Schuman'ın şarkılarına akort edilmiş orta sınıfa hitap edeceği düşüncesiyle yayımlandı.
Aynı derecede belirgin bir kültüre sahip bir diğer etnik azınlık da Çingenelerdi. Çingeneler bu donemde genellikle “Mısırlılar” “Sarakenler” veva “Bohemyalılar” olarak anıldılar ve Avrupa'da 15. yüzyılda ortaya çıktılar. Saygıdeğer halk onları hemen dilencilerle ve hırsızlarla bir tuttu ama Çingeneler kendileri dışında kalan herkesten çok farklı bir dil ve geleneklerle kapalı bir grup olarak kaldılar. 16. ve 17. yüzyıllarda bugün bilinen meslekleriy­le tanınmışlardı. Erkekler kalaycı, at eğiticisi, ayı oynatıcısı ve müzisyendi; kadınlar ise danseder ve avuç içlerinde geleceği okur­lardı. Onlann, büyücülükle uğraştıkları, şeytanla anlaşmalar yaptıkları, doğru dini bilmedikleri veva reddettikleri düşünülüyordu. Kilisenin ne olduğunu bilmiyorlar ve kutsal şevlere saygısızlık etmek amacı dışında içine girmiyorlar. Hic dua bilmiyorlar . . . her zaman et yiyorlar. Cuma gününe veya Büyük Perhiz’e hiç saygı duy­muyorlar.
Reklam
Yüksek alanlar, “dağlara vuran” haydutlar ve kaçaklar için açık bir sığınaktı ve bu insanların kahra­manlıklarını överek geleneksel “kahramanlık şiirlerine” evsahipliği yapıyordu. Sıçrayarak yapılan danslar dağlık bölgeleri çağrıştırmaktadır.
Antonio Gramsci'nin bir keresinde dediği gibi, ''halk kültürel olarak homojen bir birim değildir, ama çok karmaşık bir biçimde üst üste kültürel tabakalar halinde düzenlenmiştir.''
Eğer kültür bir yaşam biçiminin sonucu olarak ortaya çıkıyorsa, köylü kültürünün toplumsal farklılıklar kadar ekolojik farklılıklara göre de değişkenlik gösterebileceğini bekleyebiliriz. Fiziksel çevredeki farklılıklar, maddi kültürde de farklılıklar olmasını dayatır ve yaklaşımlarda da farklılıklar yaratır. Bu nokta tüm çıplaklığı ile, dağ kültürü ile ovaların. Düzlüklerin kültürü arasındaki karşıtlıkta görülür. Dr. Johnson “dağlar daha geç fethedilmiştir ve daha geç uygarlaşmıştır” cümlesiyle dağlara ait geleneksel alışkanlıkların ovalara göre daha uzun süre yaşadıklarını ifade etmiştir. “Eğitilmiş ke­simler” dillerini değiştirdikleri zaman dağlarda yaşayanlar “ayrı bir bölge ulusu haline gelip, konuşmaları ve ağızları komşularından farklılaşır…
Halk şiiri olmadan anavatan olmaz. Şiir, bir ulusun, içinde kendi yansımasını bulacağı kristalden başka bir şey değildir, o, halk ruhunun gerçekten özgün yanını ortaya çıkaran bir kaynaktır.
Reklam
halk şarkıları bölünmüş insanları birleştiriyordu…
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.