Aynı şekilde sömürge de din vasıtasıyla sömürgeciyi önemsememeyi başarır. Kadercilik inanışı ile kötülüklerin sefaletin bir tür tanrısal cezalar olduğuna inanılarak sömürgeciden tüm inisiyatif alınır ve olan bitenler Tanrıya affedilir. Böylece birey Tanrının takdir ettiği akıbetini kabul eder, sömürgecin önünde eğilir ve bir içsel denge ile taş gibi sakinlik içinde olur.