Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yeşil - Derin Devletin Üvey Evladı

Necdet Pekmezci

En Beğenilen Yeşil - Derin Devletin Üvey Evladı Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Yeşil - Derin Devletin Üvey Evladı sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Yeşil - Derin Devletin Üvey Evladı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kuşçubaşı Eşref
“Ben ne Dağıstan rüyalarını gören bir Çerkez, na Arap, ne de Rumdum; ben Türkçe konuşan Müslüman bir Osmanlı’ydım.”
Reklam
Bir paket Marlboro, üç paket Maltepe' ye eşit
Yeşil, vicdan hesaplaşmalarının arasında sigarayı da iyiden iyiye iyice artırmıştı.Adeta ev hapsinde yaşıyor ve günde 1 paketten fazla Marlboro tüketiyordu.Günler geçtikçe para sıkıntısı da kendini göstermeye başlıyordu.Bu nedenle önce Marlboro'ya veda ediyordu.
Namluların ucundaki yaşamlarda aşka da yer vardı.Soğuk namlulardan kaçan yürekler belki de en çok olağanüstü koşullarda ısınacak, samimiyetine inanacakları bir başka yürek arıyorlardı.
Şahdamarı zulmediyordu, alıp götürüyordu ümide dair olanı...
Çokça tanımıştı, ihanetle arkadaşlık, dostlukla düşmanlık arasındaki çizginin derin ve sağlam olmadığını.
Reklam
Çokça tanımıştı , ihanetle arkadaşlık , dostlukla düşmanlık arasındaki çizginin derin ve sağlam olmadığını .
Sayfa 163 - kripto yayıncılıkKitabı okudu
Dostluğu şüphe kemiriyordu! Dostluk, şüpheyi kaldıramayacak kadar naifti.
Ve son pişmanlıklar fayda etmiyordu
Muharebede saf değiştirmek de kolaydı. " Pişmanım" demek yetiyordu. Pişman olan çoğunlukla "pişman" olduğuna da "pişman" oluyordu...
Mahmut Yıldırım, bölge insanı tarafından " Sakallı" kod adıyla tanınıyordu.
Reklam
Türkçe sözcük bilgisi sınırlı ama ruhu Türk, Mahmut Yıldırım, mevziye girmekle kalmadı, ön saflarda vuruşmaya başladı.
Oysa Türkiye Cumhuriyeti, kanla canla kurulmuştu. Misak-ı Milli sınırları Türk'ün, Kürt' ün, Çerkez'in, Alevi'nin, Sünni' nin kanıyla çizilmişti.
Dostluk, şüpheyi kaldıramayacak kadar naifti.
Sayfa 32 - Kripto Basım Yayım Dağıtım Ltd. Şti.
Kaçağı terinden, kokusundan, gölgesinden tanıyordu. Uzmandı; yıpranmış bir parkanın omzundan, kemerdeki aşınmadan sokakta adım atışından kimin dağda kimin bağda gezdiğini biliyordu.
Son Türk devletini koruma ve kollama görevi, devletin güvenlik güçlerinin olduğu kadar, ülkücülerin de omuzlarındaydı.
231 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.