Hayatta kalmak gerekir. Yaşayacaktı o da, sıçanlar harabeler arasında nasıl yaşıyorsa öyle. Ama yine de yaşayacaktı. Ve eğer insan yaşıyorsa, işte o zaman hep bir şeyler olabilirdi.
küçük kentsoylular çoktandır birbirlerini önemsiz ve paraya mal olan şeylerle donatarak yaşıyorlar ve paraya mal olmayan şeyleri artık unuttular ve çok pahalıya gelen şeyi de önemli sayıyorlar.
Aşk doğduğu o anı sonuna dek korur ve de sevilen kişi hiçbir zaman yaşlanmaz, sevgilisinin gözünde her zaman on yedi yaşında kalır ve dağınık saçlarını, hafif yazlık giysisini aynı dostça yel savurur bir yaşam boyunca; bu yel o yazgı gibi kaçınılmaz anda esmiştir.
İnsan manyakça, ölümülü, gelip geçici biri olarak, cehennem ve ölümün kıyısında birisini özler, arar, kovalar boş yere ve yaşamı özlem içinde yok olur gider.
Onu düşünmemek; şimdi çok acı geliyor insana, ama zaman bunun ilacı olacaktır. İlerleyelim, ilerleyelim. İnsanların içinden indiği otomobil gibi boş olarak, ama gidelim yeter ki.