Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yüreğin Pedagojisi

Paulo Freire

Yüreğin Pedagojisi Gönderileri

Yüreğin Pedagojisi kitaplarını, Yüreğin Pedagojisi sözleri ve alıntılarını, Yüreğin Pedagojisi yazarlarını, Yüreğin Pedagojisi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sekterlik kısırdır, necrophilic. Radikallik yaratıcıdır, biophilic. Radikaller saflık için dövüşürler; sekter ise yap-inan saflığı olan sofuluğa ( püritenliğe) razı olacaktır.
Siyasi bir parti, kutsanmış keşişlerin manastırı değildir. Ama dedikleriyle yaptıkları arasındaki mesafeyi azaltmak için çalışan gerçekten ciddi ve tutarlı insanların birliği olmaya can atmalıdır.
Reklam
Kendini, onun dışında hiçbir kurtuluşun olmadığı bir doğruya sahipmiş gibi görme günahını işleyen ya da önderliği, kendisini işçi sınıfının yenilik getiren son noktası olarak ilan eden hiçbir solcu parti, demokratik düşüne sadık kalamaz.
Aglama, slogan atma, reçete sunma, indoktrinasyon ya da önderliğin dokunulmaz gücü için toplantılar düzenleme günahını işleyen hiçbir solcu parti demokratik düşüne sadık kalamaz. Bu tür günahlar, onsuz demokrasinin yaşayamayacağı, hoşgörünün geliştirilmesine mani olur.
Sağın tekilliği, değişik akımlarının tehlike karşısında birleşmelerinin kolaylığı ile ilgili. Sol içerisindeki birlikse her zaman güç ve karışıktır. Sağ, yalnızca ilerici düşünce ve eyleme karşı sekterken 'sollar' kendi aralarında sekterdirler. Solcu bir parti içerisinde üç dört fraksiyon varsa bunlann her biri kendisinin yegane ilerici olduğuna inanıyor ve kendi aralarında kavga ediyorlar. Gerçekten solcu eylemci üyeler, 'partinin sağı' ya da 'kapitalist kriz idarecileri' muamelesi görebiliyor.
Bir yaşam belirtisi olarak değişimi kabul etmeye hazır olduğumuz ölçüde genciz ve bir ölüm belirtisi olarak durağanlığı benimsedigimiz ölçüde yaşlıyız.
Reklam
Yarına dair bir görüş olmadan umut imkansızdır. Geçmiş umudu yaratmaz; kavganın sevgili isyankâr anlarını hatırlamak dışında. Olup bitenin hareketsizleştirilmesi olarak anlaşılan geçmiş, hasret daha da kötüsü yarının içini boşaltan bir nostalji yaratır.
Biz erkekler ve kadınlar, Aristo'nun çok iyi ifade ettiği gibi, siyasi hayvanlar olmayı sürdürüyoruz. Bizler siyasi hayvanlarız. Dönüştüğümüz şey olmayı sürdürüyoruz: siyasi hayvan.
Birisinden ya da bir şeyden yana olmakla, doğal olarak, birisine karşı oluyorum. Dolayısıyla şunu sormak gereklidir: "Kimden yanayım? Kime ve neye karşıyım?" Bu soruları sorup yanıtlamaksızın, anavatanım üzerine düşünmek, beni gerçeklikten uzak saf idealizasyonlara götürür. Bu sorgulardaki sorunlara dair açıklığın olmaması ve bu sorunlara dair ilginin yokluğu, bizi baskıcı ezenlerle ve onların işine yarayan düzen(sizlik) le suç ortağı yapar.
Benim anavatanım aynı zamanda acı, açlık ve sefalettir. Ve aynı zamanda toplumsal adalet için aç kalan milyonların umududur.
288 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.