Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zihnin Fiziği: Kuantum Teorisi Beyin Hakkında Ne Söylüyor?

Werner R. Loewenstein

Zihnin Fiziği: Kuantum Teorisi Beyin Hakkında Ne Söylüyor? Sözleri ve Alıntıları

Zihnin Fiziği: Kuantum Teorisi Beyin Hakkında Ne Söylüyor? sözleri ve alıntılarını, Zihnin Fiziği: Kuantum Teorisi Beyin Hakkında Ne Söylüyor? kitap alıntılarını, Zihnin Fiziği: Kuantum Teorisi Beyin Hakkında Ne Söylüyor? en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Beynimiz bir şekilde bu tür düzenliliklere uygun olarak düzenlenmiştir; uzun yıllar süren Evrim bunu garanti altına almıştır. Tüm bu gelişim tek bir basit ihtiyaçtan ötürü ivme kazanmıştır: etrafımızda gerçekleşen olayları öğrenmek ve anlamak. Bundan sonraki adım bir şey meydana gelmeden önce ne olacağını bilme isteği idi ve Newton'un kanunları bu arzuyu daha önce hiçbir şeyin beceremediği kadar bütünüyle tatmin etmiştir. Gerçekten de F=ma formülü herhangi bir kristal küreden daha başarılıdır.
19. yüzyılın büyük düşünürlerinden embriyolog Karl Ernst von Baer (ömrünün sonlarına doğru) bilimde önemli fikirlerin hepsinin şu üç aşamadan geçmesi gerektiği şeklinde melankolik bir ifade kullanmıştır: Önce saçmalık denilerek bir kenara atılır, sonra dine karşıdır diye reddedilir ve sonunda doğru kabul edilir -tabii başta karşı çıkanların "Biz zaten başından beri biliyorduk" hükmüyle beraber.
Sayfa 248Kitabı okudu
Reklam
Koku oldukça güçlü bir hatırlatıcıdır. Beynin alt ve eski kısımlarının derinlerine uzanan kökleri ile kokular çoktan unutulmuş hatıraları ve derin duyguları su yüzüne çıkarabilir.
(bunlar dalgaların ardışık olarak aynı anda veya ayrı ayrı varmaları neticesinde meydana gelen açık ve karanlık bant dizileridir.) Eğer aynı anda varıyorlarsa inanılmaz bir verimlilikle enerji ve bilgi aktarılacaktır çünkü inişleri ve çıkışları birbirlerine eklenecektir. Bu düzenli okyanus dalgalarına benzer. Fizikçiler bu şekildeki dalga davranışına bir isim vermişlerdir: koherans.
Evrim'in hesaplarını kim denetliyor bilmiyorum ama denetleyenin kırmızı mürekkebe ihtiyaç duymadığı kesin.
Reklam
Zaman, kara delikte yok olur
Muazzam yerçekimsel alanları nedeniyle kara deliklerde zaman-mekân kıvrımı o kadar büyür ki zaman mekân kumaşını deler. Bu durumda zaman tamamen yok olur ve Einstein kumaşından geriye kalan tek şey bir olasılık uzaydır.
Yaklaşık 100 milyar galaksi vardır ve bu görkemli sprial yapıların her biri ortalama 100 milyar yıldız küresi içerir.
bu konverjanlı haliyse eyvah eyvah
Gerçekten de konverjan* haritalama zengin bir dilin alamet-i farikasıdır. O olmasaydı konuşmalarımız ve yazılarımız sıkıcı ve kısır olurdu.
*yakınsak, bir noktada birleşenKitabı okudu
ters giden bir ameliyat
"Portnoy?" "Evet?" "Anneni hatırlıyor musun?" "Hı?" "Babanı hatırlıyor musun?" "Elbette." "Babam kiminle evliydi?" (Portnoy boş boş bakar) "Altında terliklerle evde dolaşan kırmızı bir elbise hatırlıyor musun?" "Tabii ki." "Peki, kim giyiyordu onları?" (Boşluk) "Her perşembe akşamı yemeğe bayıldığın puf böreklerini hatırlıyor musun?" "Muhteşemdiler." "Kim yaptı onları?" (Boşluk) "Kızlarla haylazlık yaptığın için azar işittiğini hatırlıyor musun?" "Tanrım, çok berbattı." "Azarlayan kimdi?" (Boşluk) Bu şekilde devam etti. Annesi ile alakalı tüm özellikler yerindeydi çünkü hiçbir özellik öz değildir. Ayrıntılar var olmasına ve özellikler yerinde durmasına rağmen annesine atfedildiğinde Portnoy boş boş bakıyordu. Özelliklere sahip olması gereken basit bir insanın olması gerektiğini rahatlıkla kabulleniyordu. Bu şahısla arasındaki annelik yapma (anne olmak zorunda değil) dahil tüm ilişkileri hatırlıyordu. Buna rağmen durum değişmiyordu- Portnoy'un bir annesi yoktu. "Anne"yi anlayabiliyordu, jenerikti çünkü. Fakat "benim annem" ona yabancıydı çünkü özeldi.
43 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.