Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kur'an'ın Öğrettiği Kavramlar

Zikir 1

Erdem Uygan

Zikir 1 Hakkında

Zikir 1 konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
0/10
0 Kişi
8
Okunma
Beğeni
271
Görüntülenme

Hakkında

Müslümanların Kur’an’ı kendisinden bilgi edinilecek bir kitap olarak görmeyi bıraktıkları tarih, hafızalardan silinecek kadar uzak bir geçmişe aittir. Bunun en hazin sonucu da Kur’an’ın en hayati kavramlarının Rabbimizin tanımladığına taban tabana zıt anlamlarda kullanılmaya başlanmaları olmuştur. Böylelikle asli görevlerinden sıyrılmış, hiçbir işe yaramayan, sadece çene yorup dimağ yakan kelimeler haline gelmiş olan bu kavramlardan biri de zikir kavramıdır. Bugün zikir kelimesinin dinle özdeşleşmiş anlamını bilmeyen yoktur. Sıradan bir sözlükten kolayca öğrenilebilen bu anlam, İslam’ı Kur’an’dan öğrenmekte kararlı olanları üzmeye yetecektir: “Bir tarikata bağlı olanların Tanrı’nın adını art arda söylemesi.” Böyle bir tanımın Allah’ın kitabıyla hiçbir bağlantısı olmadığını anlamak ne kadar kolaysa bu şekilde bilinen bir kelimenin Allah’ın diniyle nasıl bu kadar özdeşleşmiş olduğunu anlamak da o derece zordur. En önemli kavramları böylesine etkisiz kılınmış bir dinin, ona körü körüne inananları yüzyıllarca hiç geliştirmemesinde şaşılacak bir şey yoktur. Tuhaf karşılanamayacak bir başka şey de zikri robotik ve hipnotize faaliyetler olarak gören kişilerin dinden uzaklaşmaları hatta onu küçümsemeleridir. Bugün parmaklarına bağladıkları sayaçlara tıklayarak muhtemelen anlamını dahi bilmedikleri bir kelimeyi tekrarlamayı zikir sanan müslümanların gösterebilecekleri en önemli gelişme parmaklarının nasır bağlaması olacaktır. Oysa Kur’an’ın anlattığı zikir sadece Kur’an-ı Kerim’in değil, Allah’ın indirdiği bütün kitapların en önemli özelliğidir. Rabbimiz, yarattığı ayetlerden de indirdiği ayetlerden de elde edilen bilgiyi zikir olarak adlandırmaktadır. Tüm bunlarla ilgili detaylı bilgi edinmek için Allah’ın kitabını O’nun belirlediği metotla okumamız gerekir. Böyle bir okumayla Kur’an’dan elde edilecek muazzam ayrıntıdaki bilgiye şaşmamamızın tek sebebi, onun Allah’ın kitabı olmasıdır. Kur’an’ın Öğrettiği Kavramlar serimizin beşincisi “zikir” kavramını ele aldığımız iki kitaptan oluşuyor. Bunlardan elinizde tuttuğunuz ilkinde kavramın tanımını, Kur’an’daki kullanımlarını ve Allah’ın kitaplarının zikir olmasının pratik değerini görmeye çalıştık. İkincisinde ise zikir kavramının ilahi kitapların birbirlerini tasdik etmeleri bakımından işlevini ortaya koymaya gayret gösterdik. Kısacası “Zikir” kavramını “Zikir”in kendisinden öğrenmek için çaba sarf ettik. Zira ondan sorguya çekileceğiz: Kur’an, hem senin için, hem de halkın için zikirdir. Yakında bu konuda sorguya çekileceksiniz. (Zuhruf 43/44) (Tanıtım Bülteninden)
Tahmini Okuma Süresi: 1 sa. 52 dk.Sayfa Sayısı: 66Basım Tarihi: Nisan 2016Yayınevi: Süleymaniye Vakfı Yayınları
ISBN: 9786056443244Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Türler:
Reklam

Yazar Hakkında

Erdem Uygan
Erdem UyganYazar · 6 kitap
1972 yılında Allah Subhanuhu ve Teala’nın kendisi için uygun gördüğü şartlarla imtihan salonundaki yerini aldı. İmtihanı sürüyor. 1989 yılında, kelimenin içini bütün olumlu anlamları ile tıka basa doldurarak “kardeşim” diye tanımladığı Cenk Durmazel ile tanıştı. 1992 yılından bu yana kendisiyle sayısız programa ve projeye imza attı. Halen devam ediyor. Herşeyi Yaratan’ın kendisine sınırsız ikramı arasında bir eş ve iki kız evlat da bulunmaktadır. 2007 yılında yavaş yavaş, gerine gerine, henüz yeni fark ettiği cehalet uykusundan uyanmaya başladı. Öylesine derin bir uykudaydı ki mahmurluğunu atması bile bir yılını aldı. Derin ve uzun uykusunda gördüğü acaip rüyaların etkileri eser miktarda da olsa bugün bile devam etmektedir. O gün itibariyle uyanmak için yüzünü yıkamaya çalıştığı Kur’an isimli tertemiz suyun içinde, bugün hiç çıkmamacasına zevkle yüzmekte ve başka hiçbir şeyle kıyaslanamayacak bu ikramı için Allah’a şükretmektedir. Hiçbir “izm”i kabul etmez. Hiçbir hizip ve mezhebi kabul etmez. Allah’ın elçileri dışında hiç kimseyi önder ve örnek olarak kabul etmez. Allah’ın kitabından delili olmayan hiçbir şey asla kabulü değildir. Allah’ın ayetleri dışında hiçbir şeyi tartışılmaz kabul etmez. Kimsenin sözü, tezi, dayatması, imanı, inancı, doktrini, ilkesi, devrimi, inkılabı, bilimi, hurafesi, yasası, şeyhi, müridi, lideri, önderi kendisini bağlamamaktadır. Allah’ın ayetlerinden başka yol gösterici kabul etmez. Allah’ın elçisinin, Allah’ın ayetlerinin yeryüzündeki en mükemmel uygulayıcısı olduğunu ve O’nun ayetlerine aykırı söz söylemeyeceğini bilir. Bu nedenle Kur’an’ın tek kaynak olduğunu bilmektedir (Araf 3). Allah’tan başka hiç kimsenin huzurunda saygı duruşuna geçmez ve sadece Allah’ın önünde ve büyük bir şerefle eğilir. İnsanların kendisi için ne dediği umrunda bile değildir. Bizzat Allah (CC)’ın “Müslüman” dediği bir kulu olmak çabasındadır. Kendisine ait bütün sözleri Sebe Suresi’nin 50. Ayeti ile değerlendirilmelidir: “De ki: Eğer ben saparsam kendi aleyhime sapmış olurum; yok eğer doğru yoldaysam, bu yalnızca Rabbimin bana ilettiği vahiy (Kur’an) sayesindedir. Şüphesiz O her şeyi işitir, O çok yakındır.” Bu satırları yazan da kendisidir. Hatta bunu da..