Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sıra Dışı Çocukları Anlama Rehberi

Zor Değil Sıra Dışı Çocuk

Mary Sheedy Kurcinka

Zor Değil Sıra Dışı Çocuk Gönderileri

Zor Değil Sıra Dışı Çocuk kitaplarını, Zor Değil Sıra Dışı Çocuk sözleri ve alıntılarını, Zor Değil Sıra Dışı Çocuk yazarlarını, Zor Değil Sıra Dışı Çocuk yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Israr ile inat arasındaki fark, birinin güçlü bir istekten, diğerininse güçlü bir isteksizlikten kaynaklanmasıdır.
Sayfa 176Kitabı okudu
Çocuğumuzun temel mizacı üzerinde kontrolümüz yoktur ama ona verdiğimiz tepkiyi değiştirmeyi seçebiliriz. Çocuğumuzu bir "sorun" olarak görmeyi bırakıp onunla ilişki kurmanın, birlikte çalışmanın ve birlikte geçirilen zamandan zevk almanın yollarını keşfetmeye çalışabiliriz.
Reklam
Çocuklar nasıl sarı saçlı ya da siyah saçlı doğuyorlarsa, kendi mizaçlarıyla da doğarlar. Ama bu, mizacın sabit ve değişmez olduğu anlamına gelmez. Tıpkı saç gibi şekil verilebilir, kesilebilir ya da boyanabilir ama saç olarak kalır. Mizaç, nasıl yönetildiğine bağlı olarak görüntüde değişebilir ama temelde aynı kalır.
456 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Sindire sindire, yavaş yavaş okudum. O kadar bilgilendirici, içi dolu dolu bir kitap ki.. Benim oğlumu bire bir anlatmış. Çocukların dilinden anlamadığımız ya da anlamak istemediğimiz için etiketlendiriyoruz. Biri de ne kadar zor, mızmız çocuk. Aslında onlar sadece bir çocuk. Onların gözünün içine bakıp onları dinlememiz gerekiyor. Kitap da bu konuda fazlasıyla yardımcı oluyor. Tüm anne babaların ve öğretmenlerin okuması gereken bir kitap bence.
Zor Değil Sıra Dışı Çocuk
Zor Değil Sıra Dışı ÇocukMary Sheedy Kurcinka · Altın Kitaplar · 057 okunma
Algısal bir çocukla dikkat eksikliği olan bir çocuk arasındaki fark, algısal çocuğun çevresinde olup biten her şeyi fark etmesi ve bu bilgiyi işleyerek sonunda kendisi için en önemli olanı seçebilmesidir. Sonuç olarak bir göreve odaklanabilir, tamamlayabilir ya da bir karar verebilir. Dikkat eksikliği bozukluğu olan bir çocuksa çok çabalasa bile dikkatini vermesi gereken en önemli bilgiyi saptamakta zorlanır, çok istese bile bir göreve odaklanamaz ya da tamamlayamaz.
Harvard Üniversitesi' nde araştırmacı olan Jerema Kagan bir sohbetimizde şunları söylemişti: "Sevdiklerimizi değiştirmeye çalışırız, bunu başaramadığımızda ise sürtüşme ve çatışma başlar. İnsanlar değişmeye o kadar da müsait değildir. İnsan ilişkilerinin en büyük trajedilerinden biri 'azimle' her şeyin değiştirilebileceğine inanmamızdır; oysa değiştirilemez."
Reklam
Juluis Segal bunu şöyle açıklar: "Çocukların kendilerine has doğalarını reddetmek insan gelişiminin temel gerçeklerinden birini, yani doğdukları andan itibaren karakterlerini oluşturan bireysel farklılıkların olağanüstü çeşitliliğini reddetmek anlamına gelir."
Olumsuz tasvirleri bırakıp çocuğunuzun zayıflıklarına değil, güçlü taraflarına odaklanan etiketler kullanarak çocuğunuza bir koruma kalkanı olmuş olursunuz. Olumlu etiketler sadece kelimelerinizi değiştirmekle kalmaz, algılarınızı ve davranışlarınızı da değiştirir.
Etiketler Bize Ne Yapar?
Kırmızı bölgede dar bir bakış açımız olur. Tamamen olası bir tehlikeye odaklandığınız için, düşünme, problem çözme, diğerlerinin sesini duyma ya da gözlerinin içine bakma yetimizi kaybederiz. Bu tepkiler çocuklarımızla empati kurmamızı imkansızlaştırır. Bu durumdayken nötr ifadeleri bile öfkeli ve aksi olarak algılayabiliriz. Masum hareketleri kasti ve haince algılarız. Olumsuz etiketler çocuklarımıza yönelip onları rahatlatmamıza engel olur ve beynimizi "savaşmaya" programlar.
Etiketler Bize Ne Yapar?
Kullandığımız etiketler basit gibi görünebilir ama bizim "savaş ya da kaç" sistemimizi tetikleme güçleri vardır. Bilinçsizce gerçekleşen psikolojik bir tepki ile nabzımız hızlanır, daha hızlı nefes alıp vermeye başlarız, el ve ayaklarımıza kan hücum eder. Tüm bunlar, savaş ya da kaça bir hazırlıktır. Ben bu aşamaya "kırmızı bölge" diyorum.
167 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.