Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

MURAT PİRİNÇÇİ

Okumak Fiil Değil Ameldir
Okumak insanı daima güncel tutmaktır.Kendisini güncel tutmak isteyen,kitap sayfalarında dolaşmalı,gerekirse o sayfalar arasında kaybolmalıdır.Bu kayboluş aslında kişinin kendisini bulmasından başka bir şey değildir.
Reklam
Okuma Sistemi
Sağlıklı olamayan bir okuma ,amaca ilerlerken aracı yanlış kullanılması neticesiyle hedeften sapmalara neden olmaktadır.Yanlış veya doğru teşhise yanlış ilaç olmaktadır.İyilik olsun diye bilip bilmeden sırf okusun diye ,süt bebeğe et yedirmek misali,okuma sakatlıkları da olmuyor değil.Veya satırlara aç susuz Cin Ali hikayeleri gibi basit şeyler tutturmak beyhude gayretten başka bir şey değildir.
Okuma Sistemi
Okumak,doktor reçetesi gibidir.Herkese aynı reçete verilmez.Evvela bunu çok iyi anlamak lazım.Ağrı kesiciyi herkes kullanabilir ama bir kanser ilacını sadece hastası kullanmalıdır.Bir nevi nabza göre şerbet.İşte bu okuma meselesinde de nabzı tanıyıp ve öğrenip ona göre bir reçete yani okuma sistemi kurulmalıdır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yazarlık bir sanattır
Okunan yazı eğer ki yavan ve tatsızsa,bilinmelidir ki bu sancısız cümle kurma cambazlığıdır.Tadı olmadığı gibi,mürekkep izleri de kısa bir zaman sonra islere dönüşür.Bugün Yunus'un ve Ahmet Yesevi'nin mürekkep izlerinde irfan ve hikmet yudumlayabiliyorsak bu,o iki güzel insanın fikir çilesi ve gönül sancıları çektiğinin en belirgin izahıdır.
YazarınTavrı
Yazarın tavrı eğri oturup düz konuşmak değil,her daim düz oturup,düz yaşayıp,düz konuşup dosdoğru yazmaktır.Bu yüzden yanlı ve batıl olanı görünce ahlaki bir üslupla onu ya eliyle ya diliyle ya da kalemiyle açıklamaya ve düzeltmeye gayret etmelidir.Doğruyu işaret edeceği gibi onu alkışlayabilecek ve aferin diyebilecektir.Yanıldığı an özür dileyebilmesi gibi güzelliklere de teşekkür etmesi yazarın nazarının naifliğindendir. Yazar hakkı hak,batılı da batıl olarak bilecektir.Buna göre kalemine ve sözlerine şekil verecektir. Asolan ve olması gereken de budur.Bundan dolayı diyorum ki"Belki inandığım her şeyi yazamayacağım ama inanmadığım hiçbir şeyi de yazmayacağım.Kanaatimce bir yazarın alması gereken tavır da işte budur.
Reklam
Karakter Özelliği
Kara Bey,bu yaşına kadar savaştan başka bir şey görmemişti.Kandan,baruttan,bilenmiş demirlerden başka bir koku duyumsamamıştı. Dişlerine kadar işleyen düşman kanının tadını bilirdi.Toprağın,kırıcı soğuğun,yakıcı güneşin tadını bilirdi.
Sayfa 193Kitabı okudu
Olumlu Destek
"İnan bana,benim halkımdan olsaydın,çok farklı yerlerde olurdun..."diye fısıldadı.Genç kız soru soran gözlerle genç adama baktı.Genç adam sanki farklı bir şey söyleyecekti,sonra yutkunarak vazgeçti.Ardından bakışlarının tersine bir cümle kurdu."Yaradan seni böyle yaratmış.Biz O'nun yarattığını sorgulayamayız.Senin halkının Hak'tan haberi olmadığı için bilmedikleri şeylere yanlış yakıştırmalar yapıyorlar."
Sayfa 188Kitabı okudu
İç konuşma
"Aptal!"dedi içten içe kendine."Ne bekliyordun?Sana mecbur kalan bir adamdan ne gibi sözler işitmek istiyordun?Bir yükten,bir emanetten farksızsın.Hatta yayılmak üzere olan bir hastalıksın.Kendini de çevrendeki herkesi de helak etmeden ölemez gibisin.Şimdi de soyundan ve senden nefret eden bir adamın merhametine ,güzel sözlerine dilencilik ediyorsun.Daha ne kadar düşebilirsin?.."
Sayfa 164Kitabı okudu
Olay Sıraması
Genç kız telaşla ne konuşacağını düşündü.Sesli bir şekilde yutkunup tekrar soru sormaya karar verdi.Bu adamla ilgili ufacık bilgi kırıntıları için ölüyordu.Koca bir gizem dağıydı bu adam ve genç kız her fırsatta ondan bir parça koparmak istiyordu.
Sayfa 163Kitabı okudu
Tasvir Gücü
Gecenin ayazı ayaklarına vururken,ses çıkarmamak için büyük çaba sarf ediyordu genç kızdı. Kendine neredeyse on beden büyük gelen gömleğin kollarını ellerine doğru çekiştirdi.Her şeyi hesaplamış ama kendi kansız ve güçsüz bedeninin üşüyeceğini hesaplamamıştı.Büyük amcasının oğlunun,çadırdaki sandığından aşırdığı elbiseler,yazlık olmakla kalmayıp aynı zamanda leş gibi kokuyordu.
Reklam
Görüşme adım adım,onların ofislerinde benim de noterde sonlandırdığım belirsiz bir akıbetin orta noktasına doğru,dışarıdaki bir banka kadar ilerledi.Bir an bana Çince gibi gelen belli konularda yardımcı olan asistanımın ve oradan geçen insanların seslerinin uğultuları arasında küçük bir böcek gördüm.Bir karıncaydı,küçük,huzursuz ve yalnız.Öylece duruyordu,sonra bana doğru bir adım attı ve antenleri benim varlığımı algılayınca uzaklaştı.Bir tur attı ve parkta bitivermiş olan toprak deliğe kadar gitti.Mekanın boyutlarıyla kıyaslayınca inanılmaz derecede küçük kalıyordu.Öyle küçüktü,yuvasından öyle uzak,talihi tarafından öyle terk edilmiş ve birkaç yıl önceki bana öyle benziyordu ki.
Tutku ve Gelişimi
Tutku;rüyalardan,örnek güçlerden,küçük hedeflerden, memnuniyetsizliklerden ,kim olduğumuzu bilmekten doğar.İyi sonuçlar getirecek bir tutkuyu şekillendirmek için tüm bu bileşenler gereklidir.Tüm bunları,kimsenin değil sizin kendi girişimlerinizin belirleyeceği olanaklarla birleştirmek gerekir. Sonra geri kalanla hayat ilgilenir.
Çocuğun Seviyesine İnilmez,Çıkılır
Yıllar önce,programıma konuk olan bir yazar"Çocuğun seviyesine,inilmez,çıkılır."demişti.Oysa mini minnacık boyları,küçücük elleri ve parmaklarıyla çocuklarımız bizim seviyemizden çok daha aşağıda değil miydi?Hem birer yetişkin olarak bizler görmüş geçirmiş,hayat tecrübesi kazanmıştık.Bu açıdan bile bakıldığında bizim değil,çocuğumuzun bizim seviyemize ulaşması beklenmez miydi?
Geri112
193 öğeden 181 ile 193 arasındakiler gösteriliyor.