Kızılırmak
Güneşli avanostan geçer doğa ile iç içe Henüz on yaşında var yoğ idim Söğüt dalından süsledim al atımı Atım gitti ben gittim ben gittim atım gitti Bir kartal süzüp kanadın vurdu Gel kartalım göğün olayım Yıldızlar ışıyıp yoluma vurdu Gel ceylanım yolun olayım Süsledim ceylanımı Ceylanım gitti ben gittim ben gittim ceylanım gitti Abdullah Rıza Ergüven (d. 1925, Avanos - ö. 16 Ağustos 2001, İsveç), ozan, yazar, denemeci, eleştirmen ve düşünbilimcidir. 1952 yılında İstanbul Üniversitesi'nin Türkoloji Bölümü'nü bitirdikten sonra, resmi bir kurumda çalışırken çeşitli baskılar neticesinde görevinden ayrılmıştır. 1967'de İsveç'e gitmiş; 1968 ile 1971 yılları arasında İsveççe öğrenimi görmüştür. 1972 ile 1977 yılları arasında çevirmenlik yaptıktan sonra, 1978-1990 yılları arasında Stockholm Üniversitesi'nde öğretim görevlisi, lektor, Türkolog ve araştırmacı olarak çalışmış, 1990 yılında emekli olmuştur. Çeşitli yayınlarda şiir, çeviri, inceleme, araştırma, eleştiri, deneme ve düşünbilimsel yazılarını yayımlamıştır. Yasak Tümceler romanında dine hakaret ettiği gerekçesiyle mahkûm edilmiştir. Abdullah Rıza Ergüven, İsveç'teyken felç olmuş ve ardından 2001 yılında hayatını kaybetmiştir.
Anadolu
"Gemerek altlarında, Kızılırmak görünür. Bir çamur seli gibi akar. Ne güzel, ne de heybetlidir. Fakat insanda garip, melankolik duygular arındırır. O zaman Anadolu'da hiçbir şey, Anadolu'yu Kızılırmak kadar doğru aksettiremezdi. Fakir, somurtkan, dertli..."
Sayfa 87 - Remzi Kitabevi
Reklam
Kızılırmak
7 Ekim 1951 Bir soğuk, bir karanlık, bir ıssız geceydi Otuz kişiydik, ağzımızı bıçak açmıyordu Seni gördük kamyonun penceresinden Keyifli keyifli akıyordun Hepimiz tutup cigaralarımızı yaktık Türkü söyledik.
İkili, diyordu bir ses, ikili olsun; ikişer ikişer yan yana getirdik sevdiğimiz adları: Hasan ile Hüseyin'i, Üsküdar ile Kadıköy'ü, Nazım ile Hikmet'i, Harp ve Sulh ile Kelile ve Dimne'yi, Kızılırmak ve Yeşilirmak'ı, Oğlak ile Yengeç'i, Adilcevaz'daki usta ile Stradivaryüs'ü, baston yapar bu usta; yaptığı bastonlar uğultulu ve serindir, ardıç kokulu ve ezgilidir değme kemanlar gibi; ve cok beğenilmistir; ben o yıllarda...Adilcevaz'ın nüfusu sekiz yüz doksan dörttür (kaymakamla birlikte); Tanrıları bile yoktur, öyle yoksuldur ki insanları...
Sayfa 82 - YKY
Nazım Hikmet'e yazılmış bir şiir - Uğur Mumcu anısına bir ağıt
ZİNDANI TAŞTAN OYARLAR Bursa'nın ufak tefek yolları Ağrıdan sızıdan tutmaz elleri Tepeden tırnağa şiir gülleri Yiğidim aslanım aman burda yatıyor. Bir şubat gecesi tutuldu dilin
Zülfü Livaneli -Yiğidim Aslanım : https://www.youtube.com/watch?v=RLUTgvLq-5U&featureKitabı okuyacak
Avusturya İşçi Marşı
...ve Cellat uyandı yatağında bir gece "Tanrım" dedi "Bu ne zor bir bilmece: Öldürdükçe çoğalıyor adamlar Ben ise tükenmekteyim öldürdükçe..." -Ataol BEHRAMOĞLU Avusturya İşçi Marşı (Hayat Denilen Kavga)
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.