Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Rûhum çiçek açıp meyve vermeyi bekleyen bir dal ise; her biri vaktini bekleyen ve köklerinin olduğu yere doğru saçılacak olan birer gübre torbasıdır okunmayı bekleyen kitaplar.
Hiç bitmeyen tartışmalar, mücadeleler… Kavga, gürültü, kaos, ayrılık, bir olamama, sıkışma, darlaşma ve darlanma, hakaret, tekelcilik/fertçilik, laf mücadelesi ile galip gelme çabası, münakaşa ve mücadeleden haz duyma… İhyâ ile ifrâdı ayıramama… Dolayısıyla mütemadiyen ayrışma… Kırılmayan kalp bırakmama… Soğutma ve soğutulmada payı olma… Vesaire, vesaire… Şu zaman diliminde olup da nefes alıp vermekte olan, “İnsanlara hakikati (onların anlayabileceği şekilde), iknâ edici sebepler ve deliller sunacak, onlarla sevgi dili ile konuşarak meseleleri izah edeceğim.” diyebilecek kaç insan kalmıştır acaba? Nerede Mevlânâ ve Yûnus Emre gibi hazretlerin toplumunda sevgi ve muhabbetin izleri?
Reklam
Çok şükür, Elhamdülillâh! ☺️
Gönderi kullanım dışı
Âfetten geriye kalan bir fotoğraf diye bakıp bakıp üzülüyorduk. Onu bile teyit etmek gerekiyor artık. Başka yerden fotoğraf alıp yapıştırmaya ne lüzum var? Hangi psikolojiyle, hangi akıl ile yapılabiliyor bu böyle bir zamanda, anlam veremiyorum.
Bu ne biçim dârıdünya Önü, sonu belli değil Belki bir düş, belki rüya Gerçek yanı belli değil Kâh gelmişiz kâh gitmişiz Kâh varmışız kâh yitmişiz Boşa itibar etmişiz
Bu şehrin bana sitemi… “Kaç kere çağırdım seni öteden Turnalar uçurdum gittiğin yere Bin parça eyledin kalbimi neden Ruhum bir başına düştü göklere Bana tebessümle bakıyor kabir Şimdi gülsen de bir, gülmesen de bir”
Reklam
11 yıldır görmeyi hayâl ettiğim, Haritalar’a girip etrafını dönüp dolaştığım eski kaldığımız evimizi ve şu âna kadarki dördüncü şehrim olan ve sadece üç yılda insanlarına bağlandığım cânım Adıyaman’ı gezip görebilmeye dair hayâllerimin de fayı kırıldı. Şimdi iki satır yankılanıyor parçalanmış, arasında nefesin tükendiği ve kalp atışlarının kesildiği duvarların arasından: “Yıkıldı yolunu bekleyen şehir, Şimdi gelsen de bir gelmesen de.”
Namazı geçirmiştim aslında, arkadaşım kıldığını söyledi, üzüldüm uykuya yenik düştüm diye. Saate baktığımda tam 07.33’ü gösteriyordu. Yeniden yatıverdim o üzüntüyle. Sonra bir ses geldi. Arkadaş dedi ki 15 dakika kaldı, haydi yavaştan kalkalım. Meğer rüya görmüşüm. Meğer kaçırmamışım, geçmemiş vakit ve geçirmemişim. ☺️ Çok şükür Elhamdülillâh
Reklam
Ve odundur od’a, geceler…
İçim kıpır kıpır, beklemekteyim. Sert soğukta gelen nice muştular… Göğün sisli yüzü, gözlemekteyim. Kimi ocakta, Kimi şubatta Güneşi bekleyen nice kavuştular.
Ya Tahammül Ya Sefer...
21 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.