Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Biyografi/Otobiyografi

Profil
Hayatını anlatırken üniversiteyi Harlem sokaklarında tamamladığını, doktora tezini de hapishanede hazırladığını uzun uzun anlatan Malcolm, okuma açlığını hapishanede gidermeye çabalar. Hapishanede yapacak pek de işi olmayan Malcolm kendini okumaya verir. Hapishane kütüphanesindeki kitapların neredeyse tamamını tek tek okur. Hapishane yılları için: "Bir insanın düşünmeye ihtiyacı varsa gidebileceği en iyi yer, bana sorulursa üniversiteden sonra hapishanedir." diyerek kendisindeki değişimin kaynağını ifade etmeye çalışır.
Malcolm 1941 yılında 8. sınıfı bitirdikten sonra okulu bırakıp üvey ablasının yanına Boston'a taşındı. Mason için ileride "Tanrı'ya binlerce şükürler olsun oradan gitmeyi kafama koymuşum. Gitmeseydim sanıyorum ki beyni yıkanmış bir Zenci Hristiyan'dan başka bir şey olamazmışım." diyecekti. Malcolm'u Boston'da 1946 yılında hapisle son bulacak çok hızlı bir 5 yıl bekliyordu. Malcolm, gençliğinin baharında okulu bırakıp çalışmaya başladı.
Reklam
Siyahi demek Amerika'da köle demekti. İnsani hak ve hukuktan nasipsiz olmak demekti. Irk ayrımcılığının zirvede olduğu demlerden geçilen bu süreçte Malcolm X, haliyle üniversiteye gidemedi.
Ortaokulda başarılı bir öğrencilik geçiren ve sınıfını birincilikle bitiren Malcolm, zeki bir öğrenciydi ama derisi siyahtı. Ve o da her siyahi gibi Zenci olarak aşağılanıp en temel haklarından mahrum kalacaktı. Öyle de oldu. Hayalinde avukatlık mesleği olan Malcolm'a öğretmeni avukatlığın siyahlara göre bir meslek olmadığını, marangoz olmasının daha doğru bir seçim olacağını söylediğinde hayali suya düştü.
Mason'daki Zenciler, köklerinden kopmuş ne beyaz ne de siyah, arafta bir gruptu onun gözünde. Asla onlar gibi olmak istemiyordu. Eğitime dair umutlarından da vazgeçmişti.
Daha önce ne olmak istediğini çok düşünmemişti, bu öylesine verdiği bir cevaptı lakin hocasının verdiği bu cevap Malcolm'un dağılmasına yetti de arttı. Oysa okuldaki beyaz çocukların çoğundan zeki olduğunu düşünüyordu ama onların gö- zünde sırf Zenci olduğu için yetersizdi. Malcolm bu olaydan sonra beyazlardan kendini soyutlamaya başladı.
Reklam
Okul çağında siyah derili olmanın ezikliğini iliklerine kadar hisseden Malcolm'un belki de hayatını değiştiren olay, hocası ile aralarında geçen şu konuşma oldu. Hocası Mr. Ostrowski - "Ne olmak istiyorsun?" dedi. Malcolm: - "Avukat olmayı istiyorum." dedi. Mr. Ostrowski: - "Gerçekçi ol Malcolm! Zencilerden avukat olmaz ama marangozluk yapabilirsin." dedi
Bir Afro-Amerikalı olan Malcolm X, işte böyle bir dünyada 1925 ila 1965 yılları arasında yaşadı. Bilhassa çocukluk ve gençlik dönemini ırkçılığın ve ayrımcılığın ağır zulmü altında geçirdi. Siyah olmanın zorluğuna, siyahların hakları için mücadele eden bir ailede doğmanın zorluğu ilave edilmişti. Ataları vatanları Afrika'dan zorla getirilip köleleştirilmişti. Üç yüz yıldan fazla süren muazzam bir sömürünün neticesi olarak dinlerini, dillerini, kültürlerini, kim olduklarını ve nereden geldiklerini unutan milyonlarca siyahtan biri olarak Malcolm X, Zencilerin Amerika Birleşik Devletleri'nde özgürlüklerine kavuşamayacaklarına ve dolayısıyla Afrika'ya geri dönmeleri gerektiğine inanan Baptist Hristiyan bir vaiz olan Reverend Earl Little ile bir Mulatto¹ olan Louise Norton Little çiftinin çocukları olarak 19 Mayıs 1925'te Nebraska eyaletinin Omaha şehrinde dünyaya geldi.
Dünyanın her yerinden insanlar beyazların diyarı bu yeni kıtaya göç ederken Siyah derililer Afrika'dan zorla, köle olarak getirildiler. 16. yüz yılda başlayan köle ticareti 19. yüz yıla dek sürdü. Siyahlar, "Özgürlükler Ülkesi" Amerika'da ilk üç yüz yıllarını köle olarak geçirdiler. Kısa bir süre ikinci sınıf insan muamelesi gördükten sonra ancak 1965 sonrasında beyazlarla eşit haklara sahip olmaya başladılar. Dört yüz yıldır yaşadıkları yerde, diğerleri gibi vatandaş olmak hakkını yeni elde edebildiler.
1492 yılında Kristof Kolomb Amerika'ya ulaştıktan sonra Avrupa'dan bu kıtaya göçler başladı. "Yeni" kıtada Amerikan yerlileri olan Kızılderililer yaşamaktaydı. Avrupa kökenli beyazlar 1800'lerin sonuna dek, yaklaşık 400 yılda, 70 milyon Kızılderiliyi katlederek, devasa bir soykırım sonucu Amerika'ya yerleşip egemenlik kurdular.
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.