"Dile gelmeyen, sözle anlatılmayan bir umarsızlık karşısında —yalnızlık, yoksulluk, bahtsızlık, her şeyin sonu, bitimi— işte o ânda Tanrı düşüncesi doğar birdenbire kafamızda. Başkaları değilse de ben bunu duyarım."
Bir insan diğer bir insana "seni Allah için seviyorum" derse, sevgimle yaratılışıma katılıyorum; seni ve sende olanı tüketip yutmaya gelmedim, sana baglanışımın canlılara can veren bağlanışa ilâve olmasını gözetiyorum demiş olur.
Tabiatta şöyle bir karışma da görülür: Ressamlardan öğreniyoruz ki ağlarken ve gülerken yüzümüzde beliren çizgiler ve hareketler aynıymış. Gerçekten, resim henüz bitmeden bakacak olursanız çehre ağlayacak mı, gülecek mi bilemezsiniz. Daha garibi var: Gülme son haddine varınca gözyaşlarıyla karışır.