Yüzümüz gülüyor olabilir ama içimiz
Şakiro’nun “ Mırın emre xwede ye, ez dımrım dediği yerdeyiz.
Pâşîyâ gulîyâ bi lore, şûştinâ xelkê çi zore..
Zülüflerinin sonu boncukludur, başkasının yıkaması ne kadar da zordur...
BM' nin kabul ettiği İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, 2. maddesinin "Herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal veya herhangi başka bir ayrım gözetmeksizin insan hak ve özgürlüklerinden yararlanacağı" hükmü Türkiye' de Kürtçe açısından hayat bulmamıştır.
Sayfa 38
Kürtçe yok diyip bu kadar da Kürtçe için yasak konulması da ne biliyim...
Türkiye Cumhuriyeti' nin taraf olduğu ve devletin kurucu anlaşması niteliğinde Lozan Antlaşması'nın 39. maddesinin 4. fıkrasında, "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının gerek özel gerek ticari ilişkilerde dil, basın ya da her çeşit organlarıyla açık toplantılarında dilediği bir dili kullanmasına hiçbir kısıtlama konulmayacağını" hükmü bulunmasına karşın yasal ve fiili uygulamalarla bu hakkın kullanılması engellenmektedir.
Sayfa 37