Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tarıh Araştırma inceleme siyaset politika

Profil
574 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Yakın tarihin en önemli iki figürü hakkında uzun süren bır yolculupun sonundayız. İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya ile Sovyetler Birliği arasındaki mücadeleyi ve iki tiranı inceliyor. Rees, amansız rakipler olmalarına rağmen Hitler ve Stalin’in esasen aynı madalyonun iki farklı yüzü olduğunu gösteriyor.
Adolf Hitler
Adolf Hitler
ve
Josef Stalin
Josef Stalin
İdeolojileri
Hitler ve Stalin
Hitler ve StalinLaurence Rees · Liberus Yayınları · 202325 okunma
Stalin, savaşın radikal bir şekilde değiştirdiği Sovyetler Birliği'nin nasıl yönetileceği sorusunu, kendi acımasız yöntemiyle, cevaplama­ ya çalışıyordu. Bu yalnızca onu endişelendiren bariz zorluklar -hem fiziksel hem de demografik olarak harap olmuş bir ülkenin alt yapı­ sını nasıl yeniden inşa edileceği- değil, aynı zamanda savaşın Sovyet halkında yol açtığı psikolojik sorunları nasıl gidereceğiydi. Önde gelen bir Rus tarihçi, Stalin'in zorluğunu şöyle özetlemiş­ "Hayatında hiç demir y olu görmemiş ve hiçliğin ortasında doğup büyümüş birkaç milyon köylü bir anda kendilerini orduda buldu.
Sayfa 569 - Liberus yayınları Nisan 2023Kitabı okudu
Reklam
93 1 yılında Stalin, Sovyetler Birliği'ni "kapitalizmin orman ka­ nunlarına" karşı korunması gerektiği için hızlı bir şekilde endüstriyel­ leşmeye ihtiyacı olduğunu ifade ediyordu, "Geri kalmışsın, zayıfsın, bu yüzden kusurlusun, dolayısıyla dayak yiyebilir ve köleleştirilebilirsin. Fakat sen kudretlisin ve bu yüzden hak l ısın, dolayısıyla, seni sakınma­ lıyız. İşte bu yüzden artık daha fazla geriden gelmemeliyiz . . . Başka bir yol yok . . . Biz, ileri ülkelerden 50 veya 100 yıl gerideyiz. 10 sene içeri­ sinde bu mesafeyi kısaltmalıyız. Ya bunu yaparız ya da onlar bizi ezer."
Sayfa 557 - Liberus yayınları Nisan 2023Kitabı okudu
Hitler, "Asla teslim olmayacağız" dedi. "Mahvolabiliriz.Fakat mahvolurken dünyayı da bizimle beraber mahvedeceğiz."
Sayfa 529 - Liberus yayınları Nisan 2023Kitabı okudu
bir halk ordusu birliğinin komutanı olan 19 yaşındaki zbigniew wolak, o yaz varşova sokaklarında çarpışmıştı. " ilk aşkınızı hatırlıyorsunuz ve kaybettiğiniz ilk insanı hatırlıyorsunuz. cephede havacı veya topçuysanız öldürdüğünüz insanları görmezsiniz fakat bir piyadeyseniz ve sokaklarda çarpışıyorsanız o insanın yüzünü görüyorsunuz... onu vurdum, vücudunun yarısı pencereden aşağıya sarkıyordu, benim yaşlarımdaydı, sarışındı, bir delikanlıydı. bir süre sonra bacaklarından tutarak içeri çektiler. unutması zor.. ateş etmenin bir görev sorunluluğu olduğunu söyleseniz de öldürmeye alışamıyorsunuz, buna alışması çok zor, işte böyle bir şeydi."
Sayfa 512 - Liberus yayınları Nisan 2023Kitabı okudu
iki gün önce, Auschwitz'e Macaristan'dan ilk Yahudi kafilesi gelmişti; Macaristan, o zamana dek, Yahudileri gaz odalarına göndermeyi reddetmişti.Gelmekte olan çok sayıdaki Yahudi için -400.000'den fazla- kampta halihazır­ da özel hazırlıklar yapılmıştı. En kayda değeri, yeni bir demiryolu hattı döşenmişti, böylece nakliyeler doğrudan Auschwitz-Birkena­ u'ya ulaşacaktı. Daha önceleri Yahudiler, kampa 1 ,5 kilometrelik tali bir yoldan götürülüyorlardı. Fakat Macar Yahudilerinin bu kadar fazla sayıda olacağı beklenmesine rağmen infaz tesislerinde sorunlar baş gösteriyordu. Yahudilerin büyük çoğunluğu derhal infaz edilmek için seçildiler ancak onca cesedi yakmak için yeterli fırın kapasitesi de yoktu, bu yüzden devasa çukurlar kazıldı ve cesetler açıkta yakıl­ dı. Hatta bazı Yahudiler, bu yanan çukurlara canlı canlı atılmışlardı.
Sayfa 464 - Liberus yayınları Nisan 2023Kitabı okudu
Reklam
Hitler'in aksine Stalin, birçok karmaşık mesaj vermekteydi. Harp akademisi mezunlarına "ordunun taarruz edeceği" sözünü vermiş fakat şimdiyse önde gelen komutanlarının bunu Almanlara karşı bir önleyici taarruz olarak yorumlamasına öfkelenmişti. Stalin Sovyet­ler Birliği içindeki birilerine güçlü görünmeye çalışırken diğerine de provokatif görünmemeye çalışıyordu. Nazilere karşı hem kararlı hem de aynı zamanda dostane bir tutum sergilemeye çalışıyordu. Fakat tüm bu çelişkilerin içerisinde yuvarlanarak yapabildiği tek şey zayıf görünmekti ki ününün acımasızlığa dayandığı düşünüldüğünde bu durum oldukça şaşırtıcıydı. Goebbels 7 Mayıs'ta günlüğüne şu notu düştü: "Stalin ve halkı yılanın yanındaki tavşan gibi tamamen pasif kalıyorlar:' İki gün sonra da şu notu ekledi: "Stalin açıkça korkuyor."
Sayfa 165 - Liberus yayınları Nisan 2023Kitabı okudu
Hitler "hayatının en mutlu gününe" acımasız bir zorbalıkla ulaş­ mıştı. Hayatın "sonsuz mücadelesinde", arkadaşsız görünen küçük bir ülkenin, daha büyük ve daha güçlü komşusunun istediği her şeyi yapacağına inanıyordu. Bu, tam da Stalin'in de anladığı gibi sert bir siyasi ve coğrafi gerçeklikti. Bununla birlikte, Hitler Çek topraklarının ele geçirilmesi ve Slovakya'da Nazilere bağlı bir devlet kurmasının sonucu olarak bir problemle karşılaştı. Sudetenland'ın "son toprak talebi" olduğuna ilişkin verdiği sözü net bir şekilde bozmuştu. Ve Çekoslovaky a'nın bariz bir şekilde kendilerini Alman olarak görmeyen insanlarla dolu olduğunu göz önüne alırsak, sadece Almanca konuşan insanları bir­ leştirmek istediği iddiasının yalan olduğu ortaya çıkmıştı.
Sayfa 56 - Liberus yayınları Nisan 2023Kitabı okudu
Ağustos 1939'da Hitler ve Stalin -en büyük ideolojik düşmanlar­ gerçekten olağan dışı bir şey yaptılar. Bir dostluk anlaşması imzala­ dılar. Taraftarlarının çoğuna göre bu, tamamen mantıksız bir anlaş­ma gibi görünüyordu.
Sayfa 42 - Liberus yayınları Nisan 2023Kitabı okudu