Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
190 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Ege sorunları bu kadar güzel anlatılabilirdi.
90'lı yıllarda doğan biri olarak Kardak Kayalıkları, Yunanistanla olan sahil güvenlik sorunları, Fır hattı kavramı ve neden böyle bir sorun olduğu, adalar meselesi vb. konularda ordan burdan duyma şeyler biliyordum hep. Malum, okullarda da yakın tarihimiz anlatılmaz bize, ne hikmetse Cumhuriyet kurulur hemen çat çat devrimler yapılır, bir sonraki yıl yine haydi yeni baştan. Yakın tarihimize de belgelerle beraber ışık tutan, Ege'de ülkemizin karşılaştığı sorunları anlatan, açıklayan güzel bir kitap olmuş. Tarihe ilgi duymuyor olsanız bile, farkındalık yaratmak için güzel bir kitap olmuş. Emekli Tümamiral Cihat Yaycı her şeyi detaylı bir şekilde anlatmış. Yani diyeceğim şu: Okuyun, Okutun.
Yunanistan Talepleri (Ege Sorunları) Soru ve Cevaplarla
Yunanistan Talepleri (Ege Sorunları) Soru ve CevaplarlaCihat Yaycı · Türk Tarih Kurumu · 2020106 okunma
1.Başkasına olan bir iyilik, bize de iyiliktir; başkasına olan kötülük bize de kötülüktür. Bu nedenle, iyiliği sevmek ve kötülükten kaçınmak gerekir. 2.Yaptığımız işler, çevremizde sevinçler ya da acılar olarak yankılar uyandırır, bu durum bize vicdan görevlerini duyurur. 3.Bağlılık, bizi başkaları için hoşgörülü yapar. Çünkü, başkalarının kusurlarında bizim de istemeyerek çoğunlukla birlikte suçlu olduğumuzu gösterir. Özet olarak, bağlılık, "herkes kendi için" yerine "herkes herkes için" düşüncesini koyar. Bu düşünce, sosyaldir, ulusaldır, geniş ve yüksek anlamıyla insancıldır.
Sayfa 263 - Örgün YayıneviKitabı okudu
Reklam
Kesinlikle
Herhâlde, bağnazsızlığın istenildiği gibi, genelleşmesi, huy durumuna gelmesi, düşünsel eğitimin yüksek olmasına bağlıdır.
Sayfa 252 - Örgün YayıneviKitabı okudu
Unutulmamalıdır ki, bazı insanlar geleceği, geçmişin arasından görmekte direnirler. Bunlar, ilgimizi kestiğimiz geleneklere karşı kesinlikle bağlılığın yeniden sağlanmasını isterler.
Sayfa 251 - Örgün YayıneviKitabı okudu
...gerçek özgürlükçüler, bağnazsızlığın genel bir karakter olmasını isterler. Fakat, hatta, iyi niyetle de olsa bağnazlık hatalarına karşı, dikkatli olmaktan vazgeçemiyorlar. Çünkü İyi niyetler hiçbir zaman, hiçbir şeyi düzeltememiştir. İnsanların, ruhun rahatlaması için yakıldıklarını biliyoruz. Herhâlde bunu yapan engizisyon papazları iyi niyetlerinden ve iyi iş yaptıklarından söz ederlerdi; belki de gerçekten bu sözlerinde samîmî idiler. Fakat, bu ahmaklığı ya da hıyaneti bir iş kalıbına uydurmak güç değildir, en sonunda bu, bir ad değiştirmek sorunudur. İşte bu nedenledir ki, aldırmazlığı, ilgisizlik derecesine kadar götürmemek önemlidir.
Sayfa 251 - Örgün YayıneviKitabı okudu
BAĞNAZSIZLIK
...gerçeği söylemek gerekirse, diyebiliriz ki, özgürlüğü, özgürlük için sevenler, bağnazsızlık sözcüğünün ne demek olduğunu anlayanlar, bütün dünyada pek azdır. Her yerde genel olarak geçerli olan bağnazlıktır. Her yerde görülebilen barış manzarasının temeli, bağnazlık ile özgür düşüncenin birbirine karşı kin ve nefreti üstündedir; temelin devrilmemesi, kin ve nefret tabanındaki dengeyi tutan fazla kuvvet sayesindedir.
Sayfa 250 - Örgün YayıneviKitabı okudu
Reklam
Eleştiri ve tartışma tam olarak özgürdür. Bu özgürlük, herkes tarafından hiç kimsenin etkisi olmadan, kendi kendine kullanılır. Hükûmeti ve meclisi dikkatli bulunduran kamuoyunun eleştiri özgürlüğüdür.
Sayfa 233 - Örgün YayıneviKitabı okudu
Ulusal duyguyu boğan, bu dünyaya değer verdirmeyen yoksulluklar, gereklilikler, felâketler görülmeye başlayınca, asıl gerçek mutluluğa öldükten sonra öbür dünyada kavuşacağı inancını veren ve sağlayacağını söyleyen dinsel dogma ve dinsel duygu, ulus uyandığı zaman onun şu gerçeği görmesine engel olamadı. Bu korkunç manzara karşısında kalanlara, kendilerinden önce ölenlerin, ahiretteki mutluluklarını düşünerek ya da bir an önce ölmeye dua ederek ahiret yaşamına kavuşmayı öğütleyen din duygusu; dünyanın, acısı duyulan tokatıyla hemen Türk ulusunun vicdanındaki çadırını yıktı; çağrılıları, Türk düşmanları olan Arap çöllerine gitti. Türk genel vicdanı hemen, yüzlerce yıllık güç ve ilerleme tutkusuyla, büyük heyecanlarla çarpıyordu. Ne oldu? Türkün ulusal duygusu artık ocağında ateşlenmişti. Artık Türk, cenneti değil, eski; gerçek büyük Türk atalarının kutsal miraslarının, son Türk el'lerinin savunma ve korunmasını düşünüyordu. İşte dinin, din duygusunun Türk ulusunda bıraktığı hatıra.
Sayfa 161 - Örgün YayıneviKitabı okudu