Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Selâhattin Korkmaz

Selâhattin Korkmaz
@korkmazvarip
Denize atılan bir şişe her kitap. Asırlar, kumsalda oynayan birer çocuk. İçine gönlünü boşalttığın şişeyi belki açarlar belki açmazlar.
Sabitlenmiş gönderi
- Azımsanmayacak kadar ölmüşüm! - Azımsanmayacak denli ölüyüm!
Sayfa 397Kitabı okudu
Reklam
Yalnızım. İnsanların çoğu evlerine gitti; radyo dinleyerek akşam gazetelerini okuyorlar. Pazar günü ağızlarında bir kül tadı bırakarak sona eriyor ve şimdiden pazartesiyi düşünüyorlar. Ama benim için ne pazartesi ne de pazar var: Benim payıma düşen düzensiz bir biçimde geçip giden günler ve bunun gibi bir anda ortaya çıkıveren parıltılar.
Sayfa 86
Ancak tatmin arayışı hüsranla başlayıp biter: Bir ihtiyacın doğmasından kaynaklanan hüsranla tetiklenir ve asla tam olarak istenilen şeyin elde edilememesinden kaynaklanan hüsranla sonlanır. Bu durumda daimi bir öfke içinde olmamamız mümkün mü?
Sayfa 29 - Gerçekliğe dönerek hakiki tatmini arayışımız gerçek dışı bir zihinsel sürecin (bir hüsranın ve huzursuzluğun) neticesinde ortaya çıkıyor.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gerçeklik önemlidir çünkü bizi tatmin edebilecek tek şey odur. İlk etapta, kendi kendini doyuran, fantazi dünyasında ve kendi zihninde yaşayan canlılar olmanın cazibesine kapılırız, fakat bize sunulan yegane tatminler gerçekliğin doyumlarıdır ve bunların da kendileri hüsran yaratır.
Sayfa 29
Yaşamaktan korktuğumuz hüsranı hissetmemize engel olacak ideal bir arzu nesnesi yaratmaktan asla kurtulamayız. Kafamızdaki ideal insan, gerçek insanlarla gerçek ilişkiler içine girmekten kaçış noktamız olur.
Sayfa 25
Reklam
Sözcüklerin üzerinde düş kuruyorum, hepsi bu.
Sayfa 57
144 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Tarihçinin Yolculuğu
Tarihçinin YolculuğuAhmet Yaşar Ocak
8.6/10 · 11 okunma
"We know what we are, but know not what we may be."
William Shakespeare
William Shakespeare
Çalışmak gelmiyor içimden. Geceyi beklemekten başka çarem yok.
Sayfa 36
"Sevilmekten evvel sev; zira öznenin sathında bu duygu diğerine göre daha şanlıdır."
Reklam
Osmanlı eğitim reformlarının İmparatoriçe Ma­ria Theresia'nın Avusturya'da ve Büyük Petro'nun Rusya'da yürüttüğü eğitim reformlarına göre zayıf ve tutarsız olduğu açıktır. Berikiler ilköğretimi mecburi tutup yaygınlaştırırken, Osmanlılar pragmatik amaç­larla teknik okullar kurdular ama bunlara öğrenci yetiştirecek ilköğretim kurumlarımı düzenleyip yaygınlaştırmadılar.
Sayfa 37
Cumhuriyet devrimcileri bir ortaçağ toplumuyla değil; son asrını modernleşme sancıları ile geçiren impa­ratorluğun kalıntısı bir toplumla yola çıktılar.
Sayfa 22
143 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
"Öğrenmenin tek yolu reddetmektir [...] Bu aynı zamanda, adam olmanın da tek yoludur [...] Bana göre bir entelektüel budur: siyasal ve sosyal bir bütüne sadık olan, ama onu sürekli eleştiren biri."
"Hocaların amacı, öğrencileri arasında, bir elit kesime entegre olabilecekleri saptamak değil, tüm öğrenci kitlesini kültürle tanıştırma olanağını sağlamak olmalıdır... Bunun için başka eğitim yöntemleri gereklidir kesinlikle. Bu amacı gerçekleştirebilmek için hocaların bütün öğrencileriyle ilgilenmeleri gerekir, bütün öğrencilerine ulaşmaya çalışmaları gerekir, onlara bir şeyler anlatırken, dinlemek de gerekir onları [...]"2
Atatürk’ün kitap okumada dikkat çeken önemli bir özelliği de, okuduğu kitabın önemli bulduğu yerlerini kendine özgü işaretlerle belirlemesi, satır altlarını çizmesi ve sayfa kenarlarına notlar almasıdır. Atatürk’ün genellikle kırmızı ve mavi renkli kalemlerle, “metin kenarını işaretlemek âdeti olduğu için, kitapları nasıl dikkatle okumuş olduğunu bu renkli işaretlerden” anlamak mümkündür. Onun kitap okurken koyduğu işaretler ve bunların anlamları şu şekildedir: “xx” : Önemli. “xxx” : Çok önemli. “müh.” : Mühim. “ç. müh.” : Çok mühim. “D.” : Dikkat. “?” : Belirtilen fikri kabul etmiyor ya da şüpheli görüyor. ataturkansiklopedisi.gov.tr/bilgi/ataturkun-okudugu-kitaplar/
550 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.