56 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
Tutkulu bir aşk hikayesi. Birbirlerini delicesine seven çiftin arasına zorunlu bir ayrılık girer, adamın iş gereği okyanus ötesine gitmesi gerekmektedir. Birbirlerine tekrar buluşmak için söz verirler. Mektuplaşmalarda satırları ihtiras cümleleri süsler fakat ayrılık zamanla aralarındaki samimiyeti zayıflatır. Ateş köze döner ve araya 1. Dünya Savaşı ile birlikte toplamda 9 yıl süren bir ayrılık girer. Alev sönmüş olsada, küller altındaki kor için için yanmaktadır. Bir vesile ile tekrar Avrupa'ya dönen Ludwig tekrar tutkulu aşkıyla bir araya gelir fakat artık ne kendisi nede kadın 9 yıl önceki gibidir. Hiçbir şey eskisi gibi değildir. Araya giren uzun yıllar herşeyi değiştirmiştir. 1920 lerde yazılmasına karşın, el yazmaları 1970 lerde bulunmuş güzel, okunası bir kitap. Büyük deha bize yine aşkı, ihtirası, özlemi, sefaleti, ihaneti nefis şekilde aktarmış. Büyük keyifti.
Geçmişe Yolculuk
Geçmişe YolculukStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202326,8bin okunma
408 syf.
6/10 puan verdi
·
255 günde okudu
Spoiler alert! Merhaba, uzun zaman evvel, bu kitaba daha yeni başladığım dönem, düşünce yapım çok farklıydı. Sanırım bu kitaba, ona yeterli değeri göstermeyerek başlamışım. Biraz daha okuyunca şunları fark ettim ki, her ne kadar Hitler'i sevsem ve karakteri hoşuma da gitse yaptıkları çok korkunç. Evet, Hitler zeki bir adamdı, Çöküş'ü izlediğimde onun için üzülmüş ve hatta ölümünün düşman eliyle olmaması için intihar etmesinden dolayı onurlu bir insan olduğunu düşünmüştüm. Lakin tüm bu okuduklarım o kadar üzdü ki beni. Küçücük çocukların krematoryumlara gönderilmesi, Dita'nın, babasının ölümüne şahit olması... Bu tür şeyler beni çok üzdü. Kendimi o insanların yerine koydum ve savaşın ne kadar iğrenç bir durum olduğunu bir kez daha kavramış bulundum. Küçücük bir umut ışığı arıyorlardı o insanlar, minicik bir ışık... Tarihi ve İkinci Dünya Savaşı'nda olanları bilsem de kitabı okurken değişsin istedim. 3792 tutsaktan bahsediyoruz (syf. 253), 8 Mart 1944 gecesi... Küller savrulup Birkenau'ya dönüyor krematoryumlardan. İnsanlar ölüme marşlarını söyleyerek gidiyorlar. Sahiden zor. Kitabı henüz bitiremedim, aylardır -belki üç aydır- okuyorum ve bitirmeye, okumaya gönlüm el vermiyor. Arada kaç tane kitap bitirdim, bunu bitiremiyorum. Neden bu kadar etkilendiğimi ve drama queen'e bağladığımı da kavrayamamakla birlikte, burada sonlandıracağım. Belki bitirdiğimde birkaç bir şey daha ekleyebilirim.
Auschwitz Kütüphanecisi
Auschwitz KütüphanecisiAntonio González Iturbe · Pegasus Yayınları · 20201,881 okunma
Reklam
208 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Danilo Kiš Yugoslavya doğumlu bir yazar.Yayımlandığı yıl, Ivo Andric adına verilen, Andrićeva Nagrada ödülünü kazanan Ölüler Ansiklopedisi ilk kez ülkemizde Remzi Kitabevi Yayınları tarafında yayımlanmış.Kırmızı Kedi Yayınevi tekrar okuyucu ile buluşturdu bu kitabı.Kitabın çevirmeni ise Hür Yumer.Marguerite Yourcenar çevirileri ile tanıdığım Hür Yumer'in çevirisi olması ayrıca önemli benim için. Danilo Kiš'in Bahçe ve Küller adlı romanı ise Can Yayınları tarafından yayımlanmış.Baskısı yok fakat zamanında alıp, kitaplığıma eklediğim için bende var.Okuma zamanı artık gelmiş demek ki...️ Bu kitaptaki öykülerden , yazdığı sonsözde şöyle bahsetmiş, Danilo Kiš:" Bu kitabın bütün öyküleri, fizikötesi olarak niteleyebileceğim bir tema çizgisinde yer alıyor; Gılgamış Destanı'ndan bu yana ölüm sorunu edebiyatın vazgeçilmez temalarından biri olagelmiştir.Eğer divan sözcüğünün daha aydınlık, daha duru bir çağrışımı olmasaydı, bu kitap, herhalde alaycı, parodik bir küçük anlam farkıyla Batı-Doğu Divanı alt başlığını taşıyabilirdi." Hikâyelerinde, daha çok destanlardan, dini motiflerden, tarihten yola çıkıyor Kiš. Hikâyelerinin pek çoğu dikkatli bir okuma gerektiriyor.Hikâyeler üzerine yazarın sonsözde yer alan açıklamaları olmasa hikâyelerin bir kısmını anlayamazdım. Ne kadar anladım, çok da emin değilim aslında.️
Ölüler Ansiklopedisi
Ölüler AnsiklopedisiDanilo Kiş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2018104 okunma
174 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
53 günde okudu
Daha önce Ölüler Ansiklopedisi adlı öykü kitabını okuduğum Danilo Kiš’ten bu kez bir roman okudum.Sanırım Türkçede başka kitabı da yok zaten.Danilo Kiš metinleri, zorlayıcı metinler.Ancak zorlu metinlerden hoşlananlara tavsiye edeceğim bir yazar. Yugoslavya’da İkinci Dünya Savaşı sırasında, babasının tutarsız, yıkıcı kişiliği gölgesinde büyümenin sancılarını yaşan çocuk karakterin hikâyesi sarstı beni.
Bahçe, Küller
Bahçe, KüllerDanilo Kiş · Can Yayınları · 2004141 okunma
352 syf.
8/10 puan verdi
Yusuf’un aynası düştü nasibine. Işığın şavkı vurdu içinin içine. Artık içinin mahrem sancıları ayıplanamaz. Artık küller altında tuttuğun ‘ah’lar uslanmaz... Bir kıssa da pek çok fark edilen şey. Ruha tutulan bir ayna misali anlatılıyor kıssa ve içimize yapılan bir yolculuk oluveriyor. Bu şiirsel dilin içinde insan defalarca rüyalara dalıyor, düşünüyor, düşlüyor, düşüyor.
Üç Yusuf Üç Rüya Üç Gömlek
Üç Yusuf Üç Rüya Üç GömlekSenai Demirci · Nesil Yayınları · 2017405 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Küller
Kitabın konusundan ziyade beni yaralayan bir noktaya değinmek istiyorum. Çok değil 1921'de yazılmış bir romanda bu kadar aşina olmadığım kelimeye denk gelmek beni dilimiz adına üzdü. Düşünün ki pek çok satırda aşina olmadığımız bir kelime mevcut. Yayınevi bu durumu kelimelerin hemen yanına anlamlarını yazarak gidermiş. Bu yüzden kitabı okurken akıcılıktan yana bir sorun yaşamıyorsunuz. Fakat geçmişimize bu kadar uzak olmamız ne kadar da kötü...
Küller
KüllerHalide Nusret Zorlutuna · Timaş Yayınları · 2012115 okunma
Reklam
502 öğeden 371 ile 380 arasındakiler gösteriliyor.