1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Rabbiniz şöyle buyurdu: Bana dua edin, kabul edeyim. Çünkü bana ibadeti bırakıp büyüklük taslayanlar aşağılanarak cehenneme gireceklerdir.
Mü'min Sûresi, 24. Cüz, 60. Ayet
Reklam
Sırlı Beş Ayet .
🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲 Beş Ayetler Ve Sırları ( Ayet-i Hamse ), Onar Kaflı Beş Ayeti Kerime İçerisinde On Tane ق ''Kâf'' Harfi Olan Beş Âyet-i Kerîme ve Faziletleri Şeyh Abdülvahid k.s.a. der ki : Bu beş ayetin her birinin içinde on(10) ar adet Kaf harfi vardır. Kaf harfinin cümle ebced adedi yüz(100) dür. Toplam 5000 adet olur. Hak
5.cilt
1275. Ebû Hüreyre radıyallâhu anh şöyle dedi: Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem bize bir gün bir konuşma yaptı ve: - "Ey müslümanlar! Allah size haccı farz kıldı, haccedin!" buyurdu. Sahâbilerden biri: - Her sene mi, ey Allah'ın Resulü? diye sordu. Hz. Peygamber, adam sorusunu üç defa tekrarlayıncaya kadar cevap vermeyip
وَعَنْ مُعَاذِ بْنِ أَنَسٍ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ: مَنْ قَرَأَ الْقُرْآنَ وَعَمِلَ بِمَا فِيهِ، أَلْبِسَ وَالِدَاهُ تَاجًا يَوْمَ الْقِيَامَةِ، ضَوْءُهُ أَحْسَنُ مِنْ ضَوْءِ الشَّمْسِ فِي بُيُوتِ الدُّنْيَا، فَمَا ظَنَّكُمْ بِالَّذِي عَمِلَ بِهَذَا؟. 12. Muâz ibni Enes radıyallahu anhdan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Kur'ân-ı Kerîm'i okuyan ve onun buyruklarına göre yaşayan kimsenin annesine ve babasına kıyamet gününde bir taç giydirilir. O tacın parıltısı, dünya evlerindeki güneşin parıltısından daha göz kamaştırıcıdır. Hayatına Kur'an'ın buyruklarına göre yön veren kimsenin kazancını artık siz hesap edin."
Huzeyfetu'bnu'l-Yemân (radıyallahu anh) anlatıyor: Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm), bize iki hadis irad buyurmuştu. Ben bunlardan birini gördüm, diğerini de bekliyorum. Buyurmuştu ki: Emanet (din, adalet duyguları) insanların kalplerinin derinliklerine (yaratılışlarında, fıtrî meyiller olarak) konmuştur. Sonradan Kur'ân-ı
Reklam
Aişe radıyallâhu anha şöyle dedi: Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şu âyeti okudu: "(Resûlüm!) Sana kitabı indiren odur. O kitabın bir kısmı muh- kem âyetlerden meydana gelir ki, bunlar kitabın aslı ve özüdür; bir kısmı da müteşâbih âyetlerdir. Kalplerinde eğrilik bulunanlar, sırf fitne çıkarmak için o müteşâbih âyetlerin yorumlarına tabi olurlar. Oysa bunların kesin anlamlarını yalnız Allah bilir. İlimde derinleşmiş olan kimseler de, 'Biz bunlara îmân ettik, hepsi de Rabbimizin katındandır' derler. Bunu ancak akıl sahibi kimseler düşünüp anlar."(Âl-i İmrân 3/7) Hz. Aişe sözüne şöyle devam etti: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bu âyeti okuduktan sonra şöyle buyurdu: "Kur'ân-ı Kerîm'in müteşâbih âyetlerine tâbi olanları gördüğünüzde, ki onlar Allah Teâlâ'nın (kalplerinde eğrilik olanlar diye) isimlendirdiği kimselerdir; onlardan uzak durunuz." (Buhârî, Tefsîr3/1, nr. 4547; Müslim, İlim 1, nr. 2665.)
Abdullah ibni Mes'üd radıyallahu anhdan rivâyet edildiğine göre, Resülullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Kur'ân-ı Kerim'den bir harf okuyana, bir iyilik sevâbı vardır. Her bir iyiliğin karşılığı on sevaptır. Ben, elif lâm mim(الم) bir harftir demiyorum; bilâkis elif bir harftir, lâm bir harftir, mîm de bir harftir.”
Sayfa 38 - Tirmizî, Fezâilü'l-Kur'an 16, nr. 2910.Kitabı okudu
Zorla güzellik olmaz! Resûlullah ﷺ şöyle buyurdu:
"Dul kadın, kendisine danışılmadan nikâhlanamaz, Kendisinden izin istenmedikçe, izni olmadan bakire kız da nikâh edilemez. Bakirenin izni nasıl olur? Dediler. Rasul SallAllahu Aleyhi ve Sellem: Onun izni sükût etmesidir, buyurdu.” (Müttefekun aleyh] İbni Abbas'tan rivayet edildiğine göre Resûlullah ﷺ şöyle buyurdu: "Genç bir kız Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem'e gelerek kendisi istemediği hâlde babasının onu birisiyle evlendirdiğini şikâyet etmiş. Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem de kızı evliliği kabul edip etmeme hususunda serbest bırakmıştır." (Ebu Dâvud] Ensarlı Hizam kızı Hansa'dan rivayet edildiğine göre: "Kendisi dul olan ve evlenmek istemediği hâlde babasının onu evlendirmek istediği bir kadın Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem'e gelerek durumunu arz edinceRasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem onun nikâhını kabul etmemiştir." [Buhari] Bu hadislerin hepsi, kadının izni olmadıkça evlenme muamelesinin tamam olamayacağını ifade ederler. Kadın, evliliğikabul etmez veya zorla evlendirilirse akit fesh olur. Ancak kadın sonradan razı olur ve dönerse nikâh geçerli olur. Bir kadını istemeye gelen kimselerin bulunması hâlindeonun evlenmesine engel olmak Kur'an-ı Kerim'de de belirtildiği gibi yasaklanmıştır. Nitekim Allah Celle Celâlehû şöylebuyurmuştur: "Eğer maruf bir şekilde, aralarında razı olurlarsa, evlenmelerine engel olmayın." [Bakara Suresi 232]
Sayfa 143 - Köklü değişim yayıncılıkKitabı okudu
" Rabbiniz şöyle buyurdu: Bana dua edin, duanızı kabul edeyim." Mü'min/60 Taberî, “Bana dua edin” buyruğunu, “Bana kulluk edin; ibadeti benden başkasına, putlara ve başka şeylere değil, sırf bana yapın ki duanızı kabul edeyim; size rahmetimle muamele edeyim ve sizi bağışlayayım” şeklinde açıklamıştır. Bu yorumdan anlaşıldığına göre âyetteki dua kavramı ibadeti de kapsamaktadır. Âyetin devamındaki ibadetle ilgili cümle de bu yorumu desteklemektedir. Hz. Peygamber’in “Dua ibadetin kendisidir” buyurduğu, ardından da bu âyeti okuduğu bildirilmiştir (Tirmîzî, “Tefsîr”, 40). Hatta ünlü âlim Süfyân-ı Sevrî, günahlardan uzak durmanın bile dua olduğunu belirtmiştir (İbn Atıyye, IV, 566).
Sayfa 504Kitabı okudu
Reklam
Şüphesiz bu kâfirler yararlanır dururlar. Fakat bu azıcık bir yararlanmadır. Bütün dünyanın faydası da zaten pek azdır. İsterse onlar yaratıldıkları andan ölecekleri ana kadar bu yararların içerisine gömülmüş olsunlar, bu pek az bir yararlanmadır: "Ne dersin, biz onları nice seneler yararlandırsak sonra onlara vaat olundukları azap gelse faydalandırıldıkları nimetlerin onlara bir yararı olmaz (değil mi) " Enes b. Mâlik şöyle demiştir: Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Kıyamet gününde cehennem ehli olup dünyada en çok nimete mazhar olmuş olan kişi getirilir ve cehennem ateşine bir defacık daldırılır. Sonra 'Ey Ademoğlu! Hiç hayır diye bir şey gördün mü? Hiç nimet diye bir şey sana uğradı mı?' denilir. O 'Rabbim Allah'a yemin olsun ki hayır' der. Cennet ehlinden olup dünyada yeryüzü ahalisinin en çok meşakkat çekmiş olanı getirilir. Cennete bir defacık daldırılır ve sonra ona 'Ey Ademoğlu! Hiç sefalet diye bir şey gördün mü? Hiç sıkıntı sana uğradı mı?' denilir. O 'Rabbim Allah'a yemin olsun ki hayır. Kesinlikle bana bedbahtlık uğramadı, hiç bir sıkıntı da görmedim' der."
128 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 5 days
Peygamber Efendimiz Aleyhisselam şöyle buyurdu: “Şunu iyi biliniz ki, bana Kur'an-ı Ke­rim ile birlikte onun bir benzeri de verilmiştir. (Bu konuda) dikkatli olun; (çünkü) koltu­ğuna kurulan tok bir adamın ‘Size (Hz. Peygamberin sünneti / hadisleri değil) sadece şu Kur'an lazımdır, onda bulduğunuz helali helal, haramı da haram kabul ediniz yeter!’ diye­ceği (günler) yakındır...” Efendimiz Aleyhisselam'ın bu hadisi üzre, mucizeleri kabul etmeyen güruh bile O'nun hadisindeki işaret buyurduğu mucizelerinden olmuşlardır. Ama gel gelelim bu güruh; kitapta Ömer Faruk hocamızında gayet açık ve anlamak isteyen kalpler içün tafsilatlı izahıyla anlattığı gibi heva ve heveslerine uyarak apaçık mucizeleri inkar etmeye yeltenmişlerdir. Bu inkar onlara öyle bir savrulma vermiştir ki; birçokları ehli bidate doğru yol alırken, bazıları hızını alamayıp küfre doğru yol almıştır, hafazanallah! Mevlam hocamıza bu güzel açık ve anlaşılır izahı için selametler ihsan eylesin, âmin. Bize de anlamak ihsan eylesin, amin.
Mucize
MucizeÖmer Faruk Korkmaz · Dirayet · 202019 okunma
614 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.