Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
... "Dikkat edin kendi çöplüğünde mutlu olmayan hep başkasının çöpünü karıştırır. İnsan kendisi ne kadar kurtarılmaya ihtiyaç duyuyorsa bir başkasına da o kadar kurtarıcı olmaya çalışır. Bu aynen şuna benzer, küçük yaşta bir insan ne kadar çok kontrol edilmiş, baskılanmış, yönetilmiş, fikirlerine saygı gösterilmemişse ilerleyen dönemlerde de kontrol edilmemek adına, baskılanmamak adına, özgürlüğün elinden gitmemesi adına kendisi kontrolcü birine dönüşür. Çünkü çocuklukta hissettiği o zavallılık duygusunu, çaresizlik, âcizlik duygusunu hissetmemek adına ne yapar? 'Başkasının beni kontrol etmemesi için ben onları kontrol etmeliyim' düşüncesine tutunur."
Şeffaflığın olmadığı yerde sahtelik vardır.
Sayfa 77 - Destek Yayınları 1689 psikoloji 33Kitabı okudu
Reklam
Uyuyan şemalar yaşam sahnenizin bir anda değişmesini neden olur.
Sayfa 74 - Destek Yayınları 1689 psikoloji 33Kitabı okudu
Bayrağıma sema dünden alışık, Yiğidim, altın çağ yazmak için gel, Köhne çağa mezar kazmak için gel! ... Kosova'da şehit Murat Sultan ol, İstanbul'da Ulubatlı Hasan ol, Plevne'de Şanlı Gazi Osman ol,
İnsan cesareti seçemezse kurban olmayı kendiliğinden seçmiş oluyordu..
İçi öylesine yumuşak, öyle rahattı ki, insana alışılmış bir şey gibi gelmiyordu. 'İşte insanoğlu böyle.' diye düşündü. Önce biri vardı, taş gibi sert ve kıpırtısız, sonra, onun altında, af bekleyen bir kurban vardı.'İnsanın kendinden, bir başkasıymış gibi nefret edebilmesi ne garip.'
Sayfa 137Kitabı okudu
Reklam
Kitapçıların ve çiçekçilerin bazı özellikleri olmalıdır Olric. Gelişigüzel insanlar bu mesleklerin içine girmemeli. Kitaplar ve çiçekler özel bir itina isteyen varlıklardır. Ne yazık, bu meslekler de artık olur olmaz kimselerin elinde, sattıklarıyla ilgileri olmayan kişilerin. Durmadan kitaplara ve çiçeklere eziyet ederler, onlara nasıl davranılacağını bilmezler. Bana kalırsa, bir “kitapları koruma derneği” kurmalı ve kitaplara kötü muamele edilmesini önlemeli. Herkes bu işi yapamaz. Bazı zalim insanlar, binbir itinayla hazırlanan o çiçek gibi kitapları alırlar, hiçbir koruyucu tabakaya sarmadan, evet olduğu gibi, üst üste koyarlar; sonra kalın ve çirkin bir iple bağlarlar. Zavallı kitapların, özellikle en üstte ve en altta kalanları, bu işlem sırasında kurban edilirler: kapaklarının üstünde haç biçimi yaralar meydana gelir. Kaba taşıyıcılar da onları oradan oraya fırlatırlar. Lekeler ve buruşukluklar kitapları incitir. Kapaklar, dizgiler, baskılar için gösterilen bunca itinaya yazık olmaz mı? Satıcılar da gelişigüzel dizerler onları: isimlerini bile öğrenmeden. Onlar için en iyi kitap, en çok satılan kitaptır. Müşterinin ne biçim bir insan olduğuna bakmadan, yalnız en çok satılan kitapları överler onlara. Bu adamları bir imtihadan geçirerek yeterlik belgesi verilmeli Olric. Herkes kitap satamamalı. Cahil kitapçıların, iyi okuyucuları rahatsız etmelerine izin verilmemeli artık. İyi okuyucu az bulunan, ürkek bir kuş gibidir. Kapıdan girer girmez kaçırmamalı onları.
Sayfa 45 - İletişim Sinan Yayınları Dördüncü Bölüm
“ Dunya'yı sev Rodya, o seni kendinden de çok seviyor.” Kızını oğluna kurban etmeye razı olmanın içten içe çektirdiği bir vicdan azabı olmasın bu?
Sayfa 50
Eğer din bir yetimi korumuyor, kimsesize sahip çıkmıyor, ezilenlerin sesi ve soluğu olmuyorsa yalandır ve afyondur. Bunlar olmadan kılınan namaz, tutulan oruç, gidilen hac, kesilen kurban, ihya edilen kandil geceleri, ziyaret edilen türbeler vesaire... Ebu Cehil'in hacılara su verip de yetimi ve yok- sulu görmemesi gibi yalandır, afyondur.
Sayfa 17 - Arya yayıncılık
Ey vesilelerin Rabbi Bildim, şiirlerin ilhamı nerede yeşerir Kim onları diker şairlerin yüreğine Canım kurban çapasına, küreğine İşini görmek için bir muradı yetene Ey arıya vahyeden Rabbim, bildim Seyri sülukumuzda bulmazsak bir vesile Bu aşıklar yolunda varılmazmış menzile Soluk soluğa koşan atlara Nallarından kıvılcım çıkanlara yemin eden Ey yeminlerin Rabbi Andolsun Soluksuzum göğüs kafesimde Deli taylarıma dar geliyor satırlar Durmadan deh çekiyor hatıralar Ey Şairlerin Rabbi Şiirlerin habibi Şairliğim, kainattan daha kafiyeli bir şiire şahitlik etmedi Ey Kürrenin Rabbi Bir zerreyi anlatmaya şairliğim yetmedi -ali
Reklam
Kurbanın olduğu yerde cellatlar vardır, hainler vardır! Kurban bir kişi için ıstırap, kalan herkes için utançtır.
Sevdanın Adı Mekke
Yeryüzünün en mukaddes şehri, arzın seçkin, en muteber köşesi. İman ve küfrün mücadelesinin sarsılmayan şahidi. Esen sert rüzgârlar ve çetin imtihanlardan mücessem, lakin cennet bahçelerinden daha ahsen bir mesken. Hazreti İbrahim'in sınandığı, Hazreti Hacer'in suya kandığı, Hazreti İsmail'in Allah'a kurban adandığı, lakin hep kurtuluş, ferahı buluş, eman şehri mukaddes belde.
Sayfa 21
Kim olduğunuzu bilin! " Hangi Hristiyan evinin bir köşesine secadde koymuş ? " Hangi Yahudi kurban bayramında kapısına koç bağlamış ? " Hangi Hindu aşure pişirmiş ?...
Saldırıya uğramışlık zihniyeti içinde kapanıp kalmak, kurban için saldırının kendisinden de yıkıcıdır. Üstelik bu, bireyler için olduğu kadar toplumlar için de geçerlidir. İçine kapanır, etrafına barikatlar yığar, kendini her şeyden korur, içine atar, aramaktan vazgeçer, ilerlemekten vazgeçer, gelecekten, şimdiki zamandan ve ötekilerden korkar.
Sayfa 102 - Yapı Kredi Yayınları
Biraz eğlenelim herkesi klavye başına alalım mizah amaçlıdır... Osmanlı'da burç isimleriymiş... KOÇ – Davar-ül Kurban BOĞA – Sığır-ül Camış İKİZLER – Adem-ül Çift-i Aynen
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.