Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
85 syf.
·
Puan vermedi
Merhabalar #KurmacayıKurcalamak kitap kulübümüzde bu ay Samuel Beckett'a Göre Arıcılık kitabını okuduk. Beckett'ın asistanlığını yaptığını iddia eden birine ait günlükler bulunur ve bu günlüklerde yazılanlar kitaplaştırılır. Kitap, bu günlükleri içeriyor. Fakat giriş kısmında yazan bu bilgi dahil kitaptaki her şey kurmaca aslında. Beckett'ın felsefesi hariç. Okuru anlatılanların gerçek olduğuna inandıran ve Beckett'ın bakış açısı hakkında bilgilendiren başarılı bir roman. Beckett'ın en ünlü eseri Godot'yu Beklerken'i de okuduk, fakat Beckett'ın tarzı kolay anlaşılır değil. Yorumlayabilecek kişilerle okumak ya da yapılmış incelemeleri bulmak şart. Yine harika bir seçim yapıp bizi Samuel Beckett'la tanıştıran @ilknurdemir66 'e ve katkıları için tüm grup arkadaşlarıma teşekkürler. Sevgiyle kalın .
Samuel Beckett'a Göre Arıcılık
Samuel Beckett'a Göre ArıcılıkMartin Page · Sel Yayıncılık · 201535 okunma
Güray Süngü kurmaca atölyesine başladım.500 kelimelik hikaye yazmam lazım……Daha bir cümle kuramadım.Kafamda saatlerce kurabiliyorum ama.Üzülüyorum kendime
Reklam
128 syf.
6/10 puan verdi
Son zamanlarda sıkça okuduğum Fransız yazar Jean-Louis Fournier'in 2017 yılında yazdığı romanı. Yine anlatı tarzında (bizde bunu Tezer Özlü'de yapıyor) bir kurmaca yazmış. Sanırım bu yazardan okuduğum 7. Kitap.. En az etkilendiğim ve en az sevdiğim kitabı oldu. Bu kötü demek değildir. İlgisini çeken ve yazarı okumak isteyenlere tavsiye ederim.
Otopsim
OtopsimJean-Louis Fournier · Yapı Kredi Yayınları · 20191,585 okunma
Çocukların okudukları her öyküde kendi kopyalarını görmeleri gerektiğini söylemi­yorum. Ne de olsa kurmaca yazın, başka bir insanın yüreğini en ön sıradan izlemenizi sağ­larken erkek ya da kadın veya zırhlı bir ayı ol­manıza imkan tanır. Fakat her çocuğun ken­dini bir yerde bulabilmesi acil bir gereklilik. Dünya böylesine hızlı değişirken çocuk ede­biyatının da üzerinde yaşadığımız bu kaley­doskobik gezegenin dört bir köşesinden gelen yeni ve hiç olmadığı kadar çeşitli hikayelere ihtiyacı var. Bu değişim zaten başladı ama daha fazlası gerek; şimdiye dek kulak ver­mediğimiz yerlerden ve seslerden gelen yeni fikirler, yeni çareler, yeni şakalar ve yeni zen­ginlikler gerek. Çocuk edebiyatının evriminde başka bir dönemece geldik; yeni bir Altın Çağ'ın zamanı şimdi.
Sayfa 57 - Domingo
Hikayelerin gücüne hala -çoğu gün, çoğu zaman- inanıyorum. Aristoteles gibi ben de kurmaca yazının, soyut kuramsal dille cesur­ca ifade edilmesi mümkün olmayan doğruları hikayelerle anlatabileceğine inanıyorum. Alice Harikalar Diyarında kitabında öyle fikirler var ki onları özetlemek, yüz enstrümanın çal­dığı bir senfoninin bütün bölümlerini seslen­dirmeye çalışmaktan farksız çünkü kurmaca yazın indirgenmeye direnir. Kurmaca yazın dünyayı tek başına düzeltemez. Ama ben, iyi ya da önemli olduğu düşüncesiyle bir metnin harcına kattığınız her şeyi, bir başkasının o metinden çekip çıkarabileceği gerçeğinin paha biçilmez olduğuna hala inanıyorum. Elena Ferrante'nin"yakaladığı günlük deneyimleri hayal gücüyle birbirine bağlayan ve insan ah­valiyle ilgili temel sorularla aralarında bağlantı kuran bir balık ağı" olarak tanımladığı şey bu. Fakat artık, hayret verici teknolojik atılımla­rın insan hayatındaki eşitsizlikle buluştuğu günümüzde kurmaca yazının değerini koru­mak için yeni seslere ihtiyacımız var.
Sayfa 54 - Domingo
198 syf.
9/10 puan verdi
·
21 saatte okudu
Öncelikle kitap gerçek anılardan oluştuğu için çok hoşuma gitti. Kurmaca metinlerde abartılar ya da gerçeği saptırarak anlatma durumları olabiliyor ama gerçek kişilerin kendi hayat hikayesini anlattığı kitaplarda bu daha az karşılaşılan bir durum bu yüzden de çok kıymet veririm. Ve tarihi bir vesika olduğu için de ayrıca kıymeti vardır. Neyse konusuna geçersek ; Ercan Kesal'ın yaşadığı, etkilendiği, hayatını şekillendiren gerçek hayat hikayesini küçük anekdotlar şeklinde okuyoruz. Gerçek olması fazlasıyla can sıkıcı ama bir yandan da bunları kabul edip düzeltmeye ihtiyacımız da var... Kitabı okurken yıllar önce okuduğum
Şükrü Erbaş
Şükrü Erbaş
ın "Köylüleri niçin öldürmeliyiz?" şiirini hatırladım. Bu şiiri ilk okuduğumda hatta Şükrü Erbaş 'ın düşmanı olmuştum :D İnsanları niçin böyle zan altında bırakıyor diye. Daha sonra da hak verdim. Az bile söylemiş. Öğrendikçe anlıyor insan. Bu kitabı okuyun ne demek istediğimi ve ne demek istediklerini(Şükrü Erbaş, Ercan Kesal, ve daha birçok kişi) daha iyi anlayacaksınız. Kesinlikle öneriyorum. Kitabın özeti olduğunu düşündüğüm şiiri ekliyorum son olarak: youtu.be/3p7ChJywv9k
Peri Gazozu
Peri GazozuErcan Kesal · İletişim Yayınevi · 20194,052 okunma
Reklam
Kurmaca yazın, gerçek du­rumlara bağlı kalmalıdır ve gerçek durumlar ne denli doğ­ruysa kurmaca yazın da o denli iyi olur - bize söylenenler bu.
Sayfa 19 - İletişim Kitapevi
Kurmaca yazın, gerçek du­rumlara bağlı kalmalıdır ve gerçek durumlar ne denli doğ­ruysa kurmaca yazın da o denli iyi olur - bize söylenenler bu.
Sayfa 19 - İletişim Kitapevi
182 syf.
·
Puan vermedi
·
42 günde okudu
"gibi" tadında
Olmasa da olurdu, "gibi" tadında kurmaca bir eser bu, eğlenmek isteyen, kafa dağıtmak isteyen varsa ve bol zamanı olan varsa okusun... Anlatan baş karakteri, Feyyaz'ı biraz tanımış biri için , canlandırması zor değil!
Olduğu Kadar
Olduğu KadarFeyyaz Yiğit · Okuyan Us Yayınları · 2019551 okunma
Tek yapabileceğim, sizlere ikincil derecede önem taşıyan bir konuda görüşümü sunmak, yazı yazmak isteyen bir kadının parası ve kendine ait bir odası olması gerektiğini söylemek olabilirdi; bu ise, göreceğiniz gibi, kadınlar ve kurmaca yazının gerçek yapısı sorununu çözümsüz bırakmaktadır.
Sayfa 6 - İletişim Kitapevi
Reklam
Gerçek hayat kurmaca öykülere benzemez, biraz buruk, biraz hüzünlü değildir; delilik gibi, düşler gibi saçmalıkla, tuzaklarla, karmaşayla doludur.
Sayfa 52 - EverestKitabı okudu
165 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Tarih: Değişik Bir Başlangıç
ARNOLD John H., Tarih, (Çev: Sevda ÇALIŞKAN), Dost Kitabevi Yayınları, Ankara 2007, 167 s. “Tarihçiler geçmişte olmuş her olayı anlatamaz, sadece bazılarını seçerler.” 1. GİRİŞ Tarih, John Hugh Arnold ’un 2000 yılında History: Very Short Introduction adıyla yayımlanmış eseridir. Tarihe giriş niteliği taşıyan bu eser, yazarın da belirttiği
Tarih
TarihJohn H. Arnold · Dost Kitabevi · 200739 okunma
Lacan cinsiyetin özgürleşmeyi aramadığını etkili bir biçimde ileri sürmüş ve zevkimizi (enjoyment) iktidardakilere teşhir ederek, kimliğimizin bir yüklemiymiş -hatta en önemlisiymiş- gibi onu ifşa ederek feda etmememiz konusunda bizi uyarmıştı. Daha sonraki bir seminerde Lacan, "Keyfini çıkarın!"" (ya da daha doğrusu, "Keyfini çıkarın da görelim") emrinin süperegonun düzenleyici çığlığı, iktidarın sinsi subayı olduğunu ve aslında kendisini iktidarın pençesinden kurtarmaya yönelen bir özneye ait olmadığını ileri sürerek bunu daha veciz bir biçimde ifade etmişti. Foucault'ya göre ise cinsiyet, iktidarın özneleri birleştirilmiş, belirlenmiş ve normatif kimliklere bağlamaya hizmet eden kurmaca bir yapısıydı. Bundan dolayı iktidara karşı siyasi muhalefetin, sindirilmiş cinsel kimlikleri özgürleştirmeye değil, özneyi bunlardan özgürleştirmeye, özneyi onun kategorileriyle sınıflandırılmaktan kurtarmaya yönelen bir biçim alması gerekiyordu.
Sayfa 578 - Cinsiyet, Serap mı Kurgu mu?, Joan Copjec / Lacan ve CinsellikKitabı okuyor
Oysa on dört yaşındaki bu kurmaca karaktere nasıl da hayrandı, bu hayranlığın nedeni muhtemelen hiç kimseye-bir kız arkadaşına da başkalarına da-açamayacağı, günlük sohbetlerin çok uzağında kalan ve şimdi kendisini çok temelden-hatta anne ve babasıyla arasında pek de çatışmalı olmayan ilişkilerinde bile-etkilediğini fark ettiği bazı derin şeyleri o karakterde bulmuş olmasıydı.
Sayfa 35 - Yapı KrediKitabı okudu
Boyundan büyük kitapların içinde sakinleşirdi ruhum. Anlar mıydım bilmiyorum okuduklarımdan bir şey ama okumak iyi gelirdi bana. Gerçek dünya beni içine almadığından olacak, orada bulduğum kurmaca alemlerde daha mutlu, daha gerçek bir çocuktum.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.