Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ama insan sadece kaştan, gözden, gövdeden mi ibaret? Ayna dediğin, taşı toprağı, evi sokağı da gösteriyor. Mühim olan bu vücudun içini görebilmek. Kalbin aynasında ne var, ona ulaşabilmek.
Kuş sesleriyle çoğalan bir sabahı sonsuza kadar öldürdüğünün farkında değil hiç kimse.
Reklam
teninde dağılır, ruhunu dağıtır, yeniden toparlarız bu şehrin hiçlik duygusunu.. avuçlarında bir kelebek yaşatır, elinde yeşeren sarı çiçeklere de beyazıyla gururlu yalnızlıklar dökeriz.. ikimize ait bir evi hayal edebilmenin ustasıyız sevgilim, bahar renklerinden bir duvar, kahve fincanlarından bir sabah, gözlerinden bir balkon, ağaç uğultularından odalarımıza doluşan ikircikli bir huzur.. gün doğar elbet taşarız sokaklarında, kuş kokusundan kırmızı bir kazakla üzerinde, hürriyetinde kahvaltılar ederiz bu semtin.. sen sevmezsin öyle kalabalık sofraları, bilirim sadeliğine inanırsın sevginin de aşkın da; eh iki zeytin ağırlığında buluruz anlamını belki yaşamanın.. içimizi çeker, pencereyi açar çocukluğuna sarılırız gün gelir..
Aynadaki akis bambaşka gelir sanki. . . İnsanın kendine bakması önemli. Hani ayna olmasa bu mümkün değil ya. İşte büyü burada. Aynada insan kendini tanıyor. . . Ama insan sadece kaştan, gözden, gövdeden mi ibaret? Ayna dediğin, taşı toprağı, evi sokağı da gösteriyor. Mühim olan bu vücudun içini görebilmek. Kalbin aynasında ne var, ona ulaşabilmek. Ne demişler; "Kendini bilen, Rabbini bilir."
Sayfa 14
Jung, evi dişinin içeride oturduğu, erkeğin ise "eşikte tüneyip etrafı gözlediği veya dışarıdaki işlerle meşgul olduğu" bir kuş yuvasına benzetir.
199 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Sait Faik, Yaşar Kemal
Bir hikayeci: Sait Faik Bir romancı: Yaşar Kemal. Fethi Naci inceleme Gerçek yayın evi Ekim 1990 198 sayfa * Okur, okuduğu eserler üzerinde kendince yorumlar yapabilir, çıkarımlarda bulunabilir. Yazara karşı önyargılı ya da duygusal bir bağı olması objektif olarak değerlendirme olanağını ortadan kaldırır, kaldırabilir. İşte bu yüzden tarafsız
Bir Hikayeci: Sait Faik, Bir Romancı: Yaşar Kemal
Bir Hikayeci: Sait Faik, Bir Romancı: Yaşar KemalFethi Naci · Gerçek Yayınevi · 19901 okunma
Reklam
Güngörmez
"Hiç sevmem kışları" derdi. Neymiş üşürmüş de kalın giymek zorunda kalırmış. "Hahh" dedim içimden. "Yazın da, kışın da mahallenin en pejmürdesi sensin..." Bunları o zamanlarda çok yakın olup da sevemediğim, şimdilerdeyse rahmetli olan canım arkadaşıma söylerken yıl 1995 aralığın 17'siydi. Şimdiyse 2006 yazının
128 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Herkese merhabaaa🪻 Mükemmel bir Tarık Tufan eseriyle geldimm.”Hayal Meyal”kitabındaki üslubuyla sadeliğiyle beni gerçekten mest etmişti ama bu kitabını da çok sevdimm.Her şey çok güzel giderken hiç tepetaklak oldunuz mu? O duyguyu bilir,hisseder misiniz?Eminim ki birçoğunuzun başına gelmiştir.Kitabı okuyunca empati yeteneğiniz daha da dışa vuruyor onun yerine koyuyorsunuz kendinizi.Bir yolu olmalı o mutsuz labirentten kurtulmalı diyemiyorsunuz bilirsiniz ki o labirentin sonu hiç gelmez.Babası işini kaybetmiş bunalıma girmiş bir adamdır. Eşi ona yardımcı olmak çalışmaya başlamıştır. Bunu gören babası kendini yetersiz hissetmeye başlar ve bunalıma girer bunun sonucunda evi terk eder. Annesi bu olaydan çok etkilenir sonuçta terk edilen kadın olmak kolay değildir. Çocukları için ayakta durmaya çalışır ama dayanamaz ve vefat eder. Yazar bunu kaldıramaz günden güne daha kötü olur. Onlar da yetmezmiş gibi bir de evli bir kadına aşık olur. Nereden tutsa her şey elinde kalır.Uykusuzluk, depresyon hepsini aynı anda yaşamaya hayatı daha da kötü hale gitmeye başlar. Bunlardan biraz kurtulmak için kuş kafesleri yapan bir adamın yanında çalışmaya başlar her şeyi güzel yapıyordur fakat her zaman kuşun çıkabileceği bir aralık bırakıyordu.Aslında bıraktığı bu aralık kendi labirentinin çıkış yoluydu. Her labirentten kurtulmanın bir yolu olsun diye… Keyifli okumalar diliyorum
Ve Sen Kuş Olur Gidersin
Ve Sen Kuş Olur GidersinTarık Tufan · Doğan Kitap Yayınları · 20208,9bin okunma
Evini başkalarının evi kadar sevebildin mi hiç...
Sayfa 55 - Kırmızı kedi YayınlarıKitabı okudu
Ayna ayna... Hakikati gösterecek olanınız var mı bu dünyada?
İnsan sadece kaştan, gözden, gövdeden mi ibaret? Ayna dediğin, taşı toprağı, evi sokağı da gösteriyor. Mühim olan bu vücudun içini görebilmek. Kalbin aynasında ne var, ona ulaşabilmek.
Sayfa 15
Reklam
"Uzun bir holden geçerek ulaşıyorum evin salonuna. Siyasi Şube'nin acar komiseri Sadi'den önce kuşların cıvıltıları karşılıyor beni. Bir evin salonundan çok kuşçu dükkânına benziyor burası. Süslü kafeslerde, rengârenk, yirmiye yakın kuş neşeyle ötüşüyor. Sanki ölü evi değil düğün yeri."
Sayfa 40 - Savcıyı Öldürmek / Başkomiser NevzatKitabı okudu
Gerçek hayattan esinlenmiş etkileyici bir öykü…
Annem, evi, babamı ve bizi terk ettiğinde ben altı yaşında, abim sekiz yaşındaydı. Annemin babamı terk etmesini o yaşta bile anlamıştım da, bizi terk etmesini anlamamıştım. Anne çocuklarını terk eder miydi? Babam, annemi döverdi. Babam beni, abimi döverdi. Ben o yaşlarda babalar döver diye biliyordum. Babalar döver… Anneler olmayınca, evlerin
Ya tepeden tırnağa şiddetsin, ya her şeyi fıkraya çeviriyorsun, ya da kapanmış bir yara gibi dilsizsin, dedi. Bilmem, dedim, zarar veriyor muyum sana? Değil de, insan bazen sevgi sözü söylerken bile korkuyor. Baban seni sever miydi, dedim. Başını okşar mıydı, sen bir şey söylemeden dönüp gülümser miydi, inanır mıydı sana, ağlarken gördün mü hiç, gözlerinin önünde anneni öptü mü, sesi sabaha mı benzerdi geceye mi, türkü söylediğini duydun mu, yanında gülebilir miydin, evini başkalarının evi kadar sevebildin mi hiç...
DEB’li bir yetişkinin asla durmak bilmeyen zihni, dengesi meczup bir kuş gibi oradan oraya uçup konar fakat hiç bir yerde orayı evi olarak benimseyecek kadar uzun süre kalmaz. İngiliz psikiyatr R.D. Laing bir yerde insanların korktuğu üç şey vardır diye yazmıştı; ölüm, diğer insanlar ve kendi zihinleri.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.