uzun uzun susuyorsun bir gülü koklarken
yüzün büsbütün gülistan oluyor ve bitti
sandığımız yerde yeniden ürperen bu aşk
hangi hatıralarla kanadı hangisinde sustu
biz hangi şehirde güller taşıdık odamıza
hangisinde yaralarımızı saracak bir dost
bir yoldaş aradık ölürcesine, yoktular
"nice yıkımlardan kurtardığın şeydi susmak
adressiz yaşamlardan, mutsuzluklardan
umutlardan geri kalandı ve yakıştırdın
kendine, yüzünün biçimi buradan geliyor"
"insan krepon kâğıdından kanatlar takınca kelebek olduğuna inanır. koyun postunda koyun, kurt postunda kurt... ülkü de giydirilebilir üstünüze ve etlik tepeleri dağ görünür gözümüze."
ama sonra "edebiyatın gücü de buradan geliyor" diye düşündüm. "tolstoy da kitap yazdı, adolf hitler de. sorun yazıda değil, kimin ne amaçla yazdığında. tanrı bile kendini yazıyla anlatıyor, iyi ama yazının icadından önce tanrı yok muydu?"