Modern Yahudiler yedinci yüzyıl Arabistan'ında Yahudi kabilelerinin bulunmasına şaşırabilirler. Günümüz perspektifinden bakıldığında hem siyasî hem de dinî olarak bu imkânsızdır. Aynı şekilde Batılı Hristiyanlar da Hristiyanlığın Orta Doğu'dan çıkmış bir din olduğunu duyduklarında şaşırıyorlar.
"Ve Muhammed sadece bir Resûl'dür."
Hz. Muhammed, gecenin bir yarısında sessiz sedasız ve aynı doğduğu gibi fark edilmeden gömülmüştü ve sanırım bu da tam onun istediği gibi olmuştu diye düşünülmeliydi. Mezarına yerleştirildiğinde onu saran halkın yoğun ilgisinden kurtulmuş ve artık tekrar basit bir insan olmuştu. O çok istediği huzur ve sessizlik sonunda onun olacaktı. En nihayet artık dinlenebilecekti.
Sayfa 361Kitabı okudu
Reklam
Etrafını ne kadar çok insan sararsa o kadar daha çok yalnızlaştığını fark ediyormuş gibiydi. Ayşe, "Tanrı ona yalnızlığı sevdirdi," diyerek neden hanımlarının yanında olmaktansa ölülerle birlikte olmayı tercih ettiğini açıklamaya çalışacaktı.
Sayfa 343Kitabı okudu
İbni Haldun, Tanrının uykuyu yaratmasının nedeninin "duyuların örtüsünü kaldırma" fırsatı vererek böylece daha yüce bilgelik mertebelerine ulaşmayı sağlamak olduğunu yazmıştı.
"Peygamberin eskiden Kalbim uyanıkken gözlerim uyuyor." dediğini duymuştum.
Ölüm zihinde yankılanır. Yas tutanlar için hiçbir ölüm yalnızlık içinde gerçekleşmez.
Reklam
Kureyşler inançsız değil aksine çok fazla şeye inanıyorlardı. Yanlış yönlendirilmişlerdi, Hz. Muhammed'in onları doğru yola yönlendirebileceği kabul edilebilir bir yöntem olsa gerekti.
Fakat Kur'an'ın kendisine sürekli hatırlattığı üzere o sadece bir insandı ve bedeni de kendisine yorgun bir insan olduğunu hatırlatıyordu. Neleri harekete geçirmiş olduğunun farkında olsa bile kendisine göre bu Tanrı'nın buyruğu ile ilgili bir meseleydi şahsen onunla alâkası yoktu. Kutsal mekânın karanlığında yalnız başına kaldığında bu anın bizzat kendisi, belki biraz da nasıl huzur bulabileceği ümidi, onun istediğinden de fazlasıydı. Ama huzuru bulamayacaktı.
Sayfa 330Kitabı okudu
Mekke kutsal Kâbe'nin mekânıydı ancak Medine de ona sığınak olmuştu. Mekke onun doğum yeriyse, Medine de yeniden doğduğu yerdi. Birinde vizyonu doğmuş, diğerindeyse o vizyon hayata geçirilmişti. İkisinin arasında seçim yapmak elbette imkânsızdı.
Sayfa 325Kitabı okudu
Savaş ve zaferin ona getirdiği bu muydu? Ne zaman sona erecekti? Bu yeni algıladığı durum karşısında birden bire gözünün önüne çocukluk anıları geliverdi ve kendisine kat ettiği olağanüstü mesafeyi hatırlattı.
Sayfa 324Kitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.