Halime Şimşek

Belki insanın gelişimi tek türlü değildir, yarına ya da ertesi seneye sadece vücudu gelişmez, eylemlerinin de geleceğe yönelik geri dönüşsüz bir gelişimi vardır, zayıf hislerinin ve zekasının öngöremediği, on yirmi ya da otuz yıl sonra bir ölüm kalım meselesine dönüşecek bazı eylemlerin temellerini de önceden atar.
Sayfa 189Kitabı okudu
Reklam
Üzücü bir gerçek, en üzücülerinden biri şuydu: yürekle ruhun kendilerine ihtiyaç duyana ihtiyaç duymadıklarında hissettikleri o usandırıcı bezginlik.
Sayfa 122Kitabı okudu
Emerson, “Karşılaştığım herkes en az bir konuda benden daha üstün, bu nedenle öğreneceğim çok şey var.” demişti.

Reader Follow Recommendations

See All
“Benim Tanrı’nın neden herkese eşit akıl dağıtmadığını düşünüp dertlenmeyecek kadar çok sorunum var.” John Wanamaker
Yalnızlık ise daha da ağırdır, üstelik insan bu yükü tek başına taşımak zorundadır.
Sayfa 115Kitabı okudu
Reklam
Medeniyetin, yetkinleşme fikrinin gayesi birbirini öldürmeye uğraşmak mıdır? Yoksa umumi kardeşliğin kurulmasına çare aramak mı? Neden insan öldürmek tekniğinde en usta olan, savaş aletleri en mükemmel bulunan milletler en medeni, en gelişmiş sayılıyorlar? Şimdiki milletlerin hiçbirisi meğerse medeni sıfatına layık değilmiş.
Yapacak bir şey yoktu, hislerin, isteklerin karşısında durmaya çalışmak delilikti. Zihinsel bir süreç değildi yaşamak, sadece yönelimdi o kadar.
Sayfa 141Kitabı okudu
Felsefenin boş konuşmaya başladığı anda fizik söze giriyor, fiziğin şaşkınlığını teoloji bastırıyor, teolojinin artan kabullerini biyoloji ve cebir dengeliyor, cebrin çıkmaza girdiği yerde sazı tekrar felsefe ve teoloji alıyordu. Bazen çatıştıkları noktalar oluyor ama bu çatışmalar onları güçlendiriyordu.
Sayfa 121Kitabı okudu
Ne tuhaf şu düşünce denen şey. Gözle tutulmaz, elle görülmez, lakin kitap okuyan bir insan, bir hamal kadar yorulur sırasında. Sanki cümleler birer çuvala dönüşür, gözler onları sırtlayıp kitaptan beyne taşır.
İnsan her ne yapıyorsa tabiat ananın arkasından iş çevirerek yapıyordu. Tabiat bunu fark ettiğinde ve gücünü topladığında ise, her şeyi sil baştan başlatıyordu.
Sayfa 236Kitabı okudu
Reklam
Kadınlar erkekler gibi değildir, her şekli sevebilirler. Tiksintiye daha az duyarlıdırlar. Onlar içeriden cezbedilirler, bir erkeğin özü onlara temas ettiğinde biçim ikincil olur. Erkekler için bu durum daha güçtür. Onlar korkar. Güzellik onlara öyle bir güven verir ki iç özün yokluğu onları itmez.
Ortak bedenler, dört kişinin uyuduğu odalar. Rüyalar, görenlere ait değil. Diğer bedenlerinkine karışıyor, onlar da çevik dilli bukalemunlar gibi yutuveriyorlar.
Bana göre haz şiddetten ayrılmazdı; gevşeklikten asla haz çıkmazdı.
“Birçok kral darağacında can verdi,” dedi Kliwon, “ama bu, insanların kral olmayı istemekten vazgeçmelerini sağlamıyor.”
Sayfa 176Kitabı okudu
Naçizane fikrimi sorarsan, cehennem bu dünyanın ta kendisi ve bizim görevimiz kendi cennetimizi yaratmak.
Sayfa 175Kitabı okudu
130 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.