"İçerisi su alıyor, bunun farkında mısınız?'' dedi Eren hesap sorarak. ''Farkındayız... Platform tam anlamıyla, her yanıyla hatalı. Elektrik devreleri, su sistemi, her şey hatalı... İşte bu yüzden bunu çözmesi gereken biziz. Beş tane insanı denetimsizce yerin altnda yaptığımız bir platforma koyduğumuz ve başlarına bunların geldiği duyulursa bu haber sadece yayılmaz. Hayatımızı yakarlar..." ''Hayatınızı ben yakacağım." diyen Uraz'ın sözünü Taylan kesti. "Uraz, biliyorum öfkelisin. Çok haklısın oğlum. Sana oğlum diyorum, senin yaşında bir oğlum var. Sizleri çocuklarım gibi sevmeseydim sizi bu yarışma için seçer miydim? Tek istediğim sizi oradan bir an önce çıkarmak ama yalvarırım bana yardm edin. Siz yanımda olmazsanız bunu yapamam... Aileleriniz sizi aramaya başladı, beşinizin de ailesi sizi soruşturuyor. Bir ton yalanla olayı ertelemeye çalışıyoruz, yayını canlı yapmayacağımızı ve her şeyin montajlandıktan sonra yayınlanacağını söylüyoruz ve uyku bile uyumadan sizi oradan çıkarmanın yolunu araştrıyoruz. Bunları size anlatamadım, korkmanızı istemedim ama sanırım sizi sizin yardımınız olmadan oradan alamayız. Lütfen bana inanın, lütfen bana yardım edin."
360 syf.
10/10 puan verdi
Spoi var falan anlamam istemeyen okumasın...
"Seni az seviyorum" dedi Derdâ. "Ben daha az" dedi Derda. Bir daha da konuşmadılar... Uzun zaman sonra bir inceleme daha ki bence bu kitaba bir çok inceleme yazılabilir... Derdâ ve Derda ile aynı isimleri taşıyan ve aslında yolları aynı yaşta (11) bir mezarlıkta kesişen iki küçük çocuğun kendini bulma yolunda yaşadıkları
Az
AzHakan Günday · Doğan Kitap · 201921,2bin okunma
Reklam
Dörtler Makamı
Müslüman! Türbeleri ziyaret edin. Onlar size ölümü, ahireti hatırlatır. Ama asla onlardan yardım ve şefaat istemeyin. Yardım ancak Allah’tan istenir. Lütfen ağaç dallarına bez bağlamayın. el-Fatiha
Sayfa 151Kitabı okudu
Depremde donarak ölen Elif Eylül
"Merhaba, ben Elif Eylül. Lütfen beni bu enkazdan çıkarın. Bulunduğum ortam dar bir ortam. Bacaklarım uyuştu, annemi, elimi bacaklarımın arasına soktuğumda, kardeşimi ya da annemin saçını hissedebiliyorum. Lütfen bana yardım edin. Elif Apartmanında oturan bir insanım ben. Lütfen bana yardım edin. Dokuz yaşında küçük bir çocuğum ben, küçük bir çocuğum ben." "Merhaba gene ben. Gene bir kayıt. Annem galiba gerçekten öldü. Beni de hiç kimse duymuyor. Telefonun şarjı da bitmek üzere, yüzde 7. Galiba artık ben de öleceğim. Allahım sana geliyorum Allahım." "Yeni kayıt. Çok kötü üşümeye başlıyorum artık. Gerçekten ölürsem mutlu olacağım... Enkaz, deprem yanımda düdük gibi bir şey olsaydı şu an kurtulmuş olabilirdim ama hiçbir şey yok yanımda... Hayatımda gördüğüm en kötü gün. Annemin resmen kanına dokundum kanına. Çok kötü ..." "...Görüşmek üzere hayat."
Her dakika başı burnunu çeken sümüklü bir adam oturdu yanıma. Uçak havalandı. Umutlarımı geri kazandığım topraklara veda ederken yanımda oturan sümüklü adama baktım. Eski müdürümü anımsatıyordu bana. Rezil hayatının farkındaydı ama etrafındakilere lüks içinde yaşayan mutlu bir adam rolü yapmayı seviyordu hostesten bir kadeh şampanya isterken. Bana
Sayfa 428Kitabı okudu
Bir gece 155 polis imdat hattını arayan bir vatandaş “Sur mahallesinde terör örgütü mensuplarınca evine ateş edildiğini ve motolof atıldığını” söyler be adresini vererek yardım ister. Polis ihbardan sonra içeri girmek için hazırlık yaparken 155 polis imdat hattı tekrar aranır. Arayan kişi biraz önce yardım isteyen vatandaştır ve kendisini tekrar tanıtır. “Beni kurtarmak için gelmeyin” der bu kez. Polis şaşırır. Vatandaş anlatmaya devam eder: “Sizi biraz önce aradım ve adresimi vererek yardım istenmiştim. Ama dışarda onlarca örgüt mensubu var ve yollara patlayıcı döşemiş durumdalar. Ben çocuklarımı ve eşimi şu anda banyoya sakladım. Elimden geldiği kadar da direneceğim. Ama lütfen siz beni kurtarmak için gelmeyin” der. Hattın başındaki polisin tek kelime çıkar ağzından “Neden?” Aldığı yanıt ağlatacak türdendir. “Siz beni kurtarmaya gelirken onlarca polis şehit olabilir. Ben böyle bir şeyin olmasını istemiyorum.” O vatandaş hattaki polisin şaşkınlığı arasında onlardan tek isteği olduğunu söyler: “Sizden tek isteğim sabahleyin hangi durumda olduğumuzu kontrol edin. Bana ve aileme bir şey olursa ben size hakkımı helal ediyorum.” Vatandaş bu sözlerini ağlayarak söylemiş ve telefonu kapatmıştır.
Reklam
Arkadaşlar lütfen yardım edin bir kitap vardı cocuk taksiciyde kitapta bazı kartlar vardi bilmeceler ve bi kopek vardi ıslak paspas kokuyordu sanırım Edgar allan poe nün eserlerinden biriydi hayatimda ilk defa bir kitabı hatırlayamadım okuyan varmi uyuyamicam simdi bunu bulamazsam
Altın değerinde bilgi;
Genel olarak, eğer birisi size borcunu ödeyeceğini söylerse, ödemeyecektir. Bir söz ne kadar iddialıysa, tutulmama ihtimali o kadar yüksektir. Eğer birisi, “söz veriyorum ödeyeceğim, Tanrı aşkına lütfen yardım edin,” diye yazıyorsa, ödeme ihtimali en düşük olan kişilerden birine denk geldiniz demektir. Sizin insafınıza seslenmesi hastanede akrabası olduğu için paraya ihtiyaç duyduğunu söylemesi de borcunu ödemeyeceği anlamına gelir. Aile fertlerinden (karı, koca, anne-baba ya da çocuk) bahsetmek o kişinin borcunu geri ödemeyeceğine işarettir. Borcun üzerine yatırılacağını gösteren bir diğer kelime de açıklamadır: eğer insanlar neden borcu ödeyebileceklerini açıklamaya çalışıyorsa, muhtemelen ödemeyeceklerdir.
Milena lütfen bana yardım edin! Söyleyebildiklerimden daha da fazlasını anlamaya çalışın.
·
Puan vermedi
Trendeki Yabancılar PATRICIA HIGHSMITH Seviye 4 Michael Nation tarafından yeniden anlatıldı Seri Editörleri: Andy Hopkins ve Jocelyn Potter Pearson Education Limited Edinburgh Gate, Harlow, Essex CM20 2JE, İngiltere ve dünya çapında Bağlı Şirketler. ISBN 0 582 41812 7 Trendeki Yabancılar telif hakkı 1950 Patricia Highsmith Bu uyarlama ilk olarak
The Stranger
The StrangerAlbert Camus · Bokp · 2012111,2bin okunma
Reklam
Yardımınıza ihtiyacım var.
Arkadaşlar lütfen üç okur puanı kazanmama yardım edin. Böylelikle okurları etiketleyebileceğim. Mesela babamı yada sevdiğim okurları… 🙏🏻🥺
HİKÂYENİN AHLAKI
Sismtemin Ahlaksızlıgı 👇 Yaşlı bir bayan banka kartını kasiyere uzattı ve “10 euro çekmek istiyorum” dedi. “Kasiyer ona cevap verdi: “100 euro altındaki ödemeler için lütfen ATM’yi kullanın. “ “ Yaşlı kadın neden olduğunu bilmek istedi... Kasiyer banka kartını geri verdi ve kızgın bir şekilde “Talimatlar bunlar, başka bir nedeni yoksa lütfen gidin” dedi. “ Arkanızda bir müşteri kuyruğu var. “ Yaşlı kadın birkaç saniye sustu ve sonra kartını tekrar kasiyere uzattı ve dedi ki: “Lütfen tüm paramı çekmeme yardım edin. “Kasiyer hesap bakiyesini kontrol edince şaşırdı. Başını salladı, eğildi ve saygıyla şöyle dedi: “Hesabınızda 300.000 euro var ama bankada şu anda o kadar nakit yok. “ Randevu alıp yarın tekrar gelebilir misiniz? “ Yaşlı kadın daha sonra hemen ne kadar çekebileceğini sordu. Kasiyer, kendisine 3 bin avroya kadar her miktarı mümkün olduğunu söyledi. “Pekala, şimdi bana 3000 euro verin lütfen. “Kasiyer nazikçe ona 3.000 euro verdi ve gülümsedi. Yaşlı kadın cüzdanına 10 euro koydu ve kasiyerden hesabına 2.990 euro geri yatırmasını istedi. Hikayenin Ahlakı 👇 Yaşlı insanları zora sokmayın, onlar bununla nasıl başa çıkacaklarını öğrenerek ömür boyu yaşadı!! 👪
Bugün bi post gördüm ve üzüldüm. Paylaşmak istiyorum. Merhabalar zamanında size çok büyük kötülükler kapanmayacak yaralar açmış travmalar bırakmış bi insan var ne sesini ne yüzünü ne adını duymak istiyorsunuz. Şimdi ise bu kişi sizin merhametinize vicdanınıza mecbur kalmış. Bi süre aynı ortamda bulunmak zorundasınız. Nasıl davranırsınız
Resim