Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
reşit galip..
Türk aydınlanmasının Kuvvacı fedaisiydi. Rodos doğumluydu. İtalyanlar Trablus Savaşı sırasında oldu bittiye getirip Rodos’u işgal edince, henüz 17 yaşındayken doğduğu toprakları kaybetmenin acısını yaşadı. Kayıkla Marmaris’e geçti, İzmir’e geldi. Bugün Swissotel Büyük Efes’in hemen karşısında yeralan ve Ticaret Lisesi olarak eğitim veren Fransız
"Kimsiniz?" "Leydi Reika Antonella," ilk yalan ağzından çıkmıştı bile. "Arabanız nerede Leydi Reika?" "Gelirken saldırıya uğradım. Yardım edin lütfen, çok korkuyorum." İkinci yalan...
Sayfa 22 - IrithelKitabı okuyor
Reklam
"İçerisi su alıyor, bunun farkında mısınız?'' dedi Eren hesap sorarak. ''Farkındayız... Platform tam anlamıyla, her yanıyla hatalı. Elektrik devreleri, su sistemi, her şey hatalı... İşte bu yüzden bunu çözmesi gereken biziz. Beş tane insanı denetimsizce yerin altnda yaptığımız bir platforma koyduğumuz ve başlarına bunların geldiği duyulursa bu haber sadece yayılmaz. Hayatımızı yakarlar..." ''Hayatınızı ben yakacağım." diyen Uraz'ın sözünü Taylan kesti. "Uraz, biliyorum öfkelisin. Çok haklısın oğlum. Sana oğlum diyorum, senin yaşında bir oğlum var. Sizleri çocuklarım gibi sevmeseydim sizi bu yarışma için seçer miydim? Tek istediğim sizi oradan bir an önce çıkarmak ama yalvarırım bana yardm edin. Siz yanımda olmazsanız bunu yapamam... Aileleriniz sizi aramaya başladı, beşinizin de ailesi sizi soruşturuyor. Bir ton yalanla olayı ertelemeye çalışıyoruz, yayını canlı yapmayacağımızı ve her şeyin montajlandıktan sonra yayınlanacağını söylüyoruz ve uyku bile uyumadan sizi oradan çıkarmanın yolunu araştrıyoruz. Bunları size anlatamadım, korkmanızı istemedim ama sanırım sizi sizin yardımınız olmadan oradan alamayız. Lütfen bana inanın, lütfen bana yardım edin."
Dörtler Makamı
Müslüman! Türbeleri ziyaret edin. Onlar size ölümü, ahireti hatırlatır. Ama asla onlardan yardım ve şefaat istemeyin. Yardım ancak Allah’tan istenir. Lütfen ağaç dallarına bez bağlamayın. el-Fatiha
Sayfa 151Kitabı okudu
Depremde donarak ölen Elif Eylül
"Merhaba, ben Elif Eylül. Lütfen beni bu enkazdan çıkarın. Bulunduğum ortam dar bir ortam. Bacaklarım uyuştu, annemi, elimi bacaklarımın arasına soktuğumda, kardeşimi ya da annemin saçını hissedebiliyorum. Lütfen bana yardım edin. Elif Apartmanında oturan bir insanım ben. Lütfen bana yardım edin. Dokuz yaşında küçük bir çocuğum ben, küçük bir çocuğum ben." "Merhaba gene ben. Gene bir kayıt. Annem galiba gerçekten öldü. Beni de hiç kimse duymuyor. Telefonun şarjı da bitmek üzere, yüzde 7. Galiba artık ben de öleceğim. Allahım sana geliyorum Allahım." "Yeni kayıt. Çok kötü üşümeye başlıyorum artık. Gerçekten ölürsem mutlu olacağım... Enkaz, deprem yanımda düdük gibi bir şey olsaydı şu an kurtulmuş olabilirdim ama hiçbir şey yok yanımda... Hayatımda gördüğüm en kötü gün. Annemin resmen kanına dokundum kanına. Çok kötü ..." "...Görüşmek üzere hayat."
Her dakika başı burnunu çeken sümüklü bir adam oturdu yanıma. Uçak havalandı. Umutlarımı geri kazandığım topraklara veda ederken yanımda oturan sümüklü adama baktım. Eski müdürümü anımsatıyordu bana. Rezil hayatının farkındaydı ama etrafındakilere lüks içinde yaşayan mutlu bir adam rolü yapmayı seviyordu hostesten bir kadeh şampanya isterken. Bana
Sayfa 428Kitabı okudu
Reklam
Bir gece 155 polis imdat hattını arayan bir vatandaş “Sur mahallesinde terör örgütü mensuplarınca evine ateş edildiğini ve motolof atıldığını” söyler be adresini vererek yardım ister. Polis ihbardan sonra içeri girmek için hazırlık yaparken 155 polis imdat hattı tekrar aranır. Arayan kişi biraz önce yardım isteyen vatandaştır ve kendisini tekrar tanıtır. “Beni kurtarmak için gelmeyin” der bu kez. Polis şaşırır. Vatandaş anlatmaya devam eder: “Sizi biraz önce aradım ve adresimi vererek yardım istenmiştim. Ama dışarda onlarca örgüt mensubu var ve yollara patlayıcı döşemiş durumdalar. Ben çocuklarımı ve eşimi şu anda banyoya sakladım. Elimden geldiği kadar da direneceğim. Ama lütfen siz beni kurtarmak için gelmeyin” der. Hattın başındaki polisin tek kelime çıkar ağzından “Neden?” Aldığı yanıt ağlatacak türdendir. “Siz beni kurtarmaya gelirken onlarca polis şehit olabilir. Ben böyle bir şeyin olmasını istemiyorum.” O vatandaş hattaki polisin şaşkınlığı arasında onlardan tek isteği olduğunu söyler: “Sizden tek isteğim sabahleyin hangi durumda olduğumuzu kontrol edin. Bana ve aileme bir şey olursa ben size hakkımı helal ediyorum.” Vatandaş bu sözlerini ağlayarak söylemiş ve telefonu kapatmıştır.
Altın değerinde bilgi;
Genel olarak, eğer birisi size borcunu ödeyeceğini söylerse, ödemeyecektir. Bir söz ne kadar iddialıysa, tutulmama ihtimali o kadar yüksektir. Eğer birisi, “söz veriyorum ödeyeceğim, Tanrı aşkına lütfen yardım edin,” diye yazıyorsa, ödeme ihtimali en düşük olan kişilerden birine denk geldiniz demektir. Sizin insafınıza seslenmesi hastanede akrabası olduğu için paraya ihtiyaç duyduğunu söylemesi de borcunu ödemeyeceği anlamına gelir. Aile fertlerinden (karı, koca, anne-baba ya da çocuk) bahsetmek o kişinin borcunu geri ödemeyeceğine işarettir. Borcun üzerine yatırılacağını gösteren bir diğer kelime de açıklamadır: eğer insanlar neden borcu ödeyebileceklerini açıklamaya çalışıyorsa, muhtemelen ödemeyeceklerdir.
Milena lütfen bana yardım edin! Söyleyebildiklerimden daha da fazlasını anlamaya çalışın.
Iyiler olmez.
Müslüman! Türbeleri ziyaret edin. Onlar size ölümü, ahireti hatırlatır. Ama asla onlardan yardım ve şafaat istemeyin. Yardım ancak Allah'tan istenir. Lütfen ağaç dallarına bez bağlamayın. El-Fatiha!
Sayfa 151 - DergahKitabı okudu
Reklam
Müslüman! Türbeleri ziyaret edin. Onlar size ölümü, ahreti hatırlatır. Ama asla onlardan yardım ve şefaat istemeyin. Yardım ancak Allah'tan istenir. Lütfen ağaç dallarına bez bağlamayın.
Sayfa 151Kitabı okudu
BİR ÇOCUKTAN MEKTUP!
Sevgili annem ve babam; Bana sahip olduğunuzu sandıkça hata yapıyorsunuz. Benim sadece ben olduğumu kabul edin. Saçım, gözüm, kaşım size benzeyebilir ama benim sizden farklı bir kişiliğim ve eğilimlerim var. Beni dilediğiniz gibi şekillendirebileceğinizi veya tamamen size ait olduğumu düşündükçe yanılıyorsunuz Ben size bunun tam aksini ispat ettikçe de hayal kırıklığına uğruyorsunuz. Lütfen beni anlayın. Beni kendi ufkunuza değil, benim yapımın ihtiyaç duyduğu ufka doğru kanatlandırın. Beni sevin ama kontrol etmek için değil.Beni uyarın ama öfkeyle değil. Hatta gerektiğinde beni cezalandırın ancak cezalandırırken bile gözlerinizde sevgiyi görebileyim. Söylediğiniz bir şeyi yapmadığımda bunu neden yapmadığıma-yapamadığıma bakıp beni anlamaya çalışın. Mizacımın öncelikli ihtiyaçlarını bilerek onları vermek konusunda gayret edin. Ve size zor gelen (üzen, rahatsız eden, öfkelendiren): yönlerimi beni yargılamadan ve başkalarıyla kyaslamadan söyleyin. Değişmem konusunda bana sabırlı bir şekilde yardım edin.
Kapıya şu levhayı astı. Müslüman! Türbeleri ziyaret edin. Onlar size ölümü, ahreti hatırlatır. Ama asla onlardan yardım ve şefaat istemeyin. Yardım ancak Allah'tan istenir. Lütfen ağaç dallarına bez bağlamayın. el-Fatiha!
Sayfa 151Kitabı okudu
“Acaba sırtımda, DİKKAT: BEDENEN VE AKLEN KENDİME YETEMİYORUM. LÜT­FEN BANA YARDIM EDİN, yazan kocaman bir tabela mı asılıydı?”
515 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.