Maksim Gorki'nin Rusya'nın küçük bir minyatürünü anlattığı, akıcı yazımı ile Sovyet öncesi döneme ışık tutan eser, toprak köleliğinin kalkması sonrası Artamonov ailesinin hayatına ışık tutuyor. Devrim öncesi dönem de toplum ve aile yapısı, işçi sınıfı büyük bir ustalıkla kaleme alınmış. Aslında konu olarak baktığımızda bu ailenin hayatının gelişimi dışında pek bir şey sunmasa da yaşanan nesil çatışması ve arka planda büyük bir ustalıkla anlatılan Rusya'nın kasvetli dönemi için kesinlikle okunmaya değer olduğunu düşünüyorum. Maksim Gorki'nin de en etkileyici romanı kabul ediliyor.
ArtamonovlarMaksim Gorki · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2017823 okunma
Bazı kitapları okuduktan sonra klasik söylenen etkisinden çıkamadım tarzı romanların babasıdır. Kitabın ilk sayfasından son sayfasına kadar tek nefeste okunsa da maalesef etkisi uzun süreli oluyor. O yüzden psikolojik olarak iyi bir dönemden geçmiyorsanız tavsiye etmem. Doğu'da yaşanan ve yüzyıllarca süren kıyımın, kadının bırakının toplum içerisinde bir yerinin olmasını, yaşamayı bile hak etmeleri gerektiğine inanılan bir toplumda Leyla ve Meryem'in hayatlarının kesişim hikayesine şahit oluyoruz. Bizim ülkemize çok da uzak olamayan bir coğrafya ve tarihte yaşanan kıyımı tüm çıplaklığı ile anlatmış yazar. Kadınların doğu coğrafyasındaki yerini görmek oldukça yaralayıcı. Tıpkı yazarın diğer kitaplarında olduğu gibi bu kitabın sonunda da ne tepki vereceğinizi bilemiyorsunuz, elinizde kitap, kafanızda bin bir düşünce ile bomboş duvara bakmaktan başka bir şey gelmiyor elinizden. Savaşın tüm gerçekliği ile anlatıldığı, kadının ve aşkın tüm saflığı ile okuyucuya yansıtıldığı bir kitap. Okuyun, mutlaka okutturun.