ATSIZ'DA TARİH ANLAYIŞI: Atsız'ın lisans öğrenimi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü (Edebiyat Zümresi) olduğu hâlde bilim adamı olarak tarihle daha çok ilgilenmiş, bu konuda daha çok eser vermiştir. “Türk tarihinin içinde yüzüyorum. Diyebilirim ki her günüm 27 asrın içinde geçiyor." diyecek ölçüde (Atsız 1992: 67) kendisini tarihle
"Güle imrendim kurudu, bülbüle imrendim sustu. Gençliğe imrendim geçiyor."
Reklam
Başkalarını işitip dinlemekten kendimizi duymaya ne vaktimiz, ne takatimiz kalıyor!
"Ölümden hiç korkmam. Çünkü ben daha doğmadım ki öleyim!" dedi.
_Mustafa Kemal, bir Türk’tü; Türk olmaktan gurur duyuyor; “Türkiye Türklerindir” parolasıyla yaşıyordu. Ne Tanrı’dan, ne bir kişiden ne de kurumdan çekinmeyen, tam bir devrimciydi. Onun için resmi ya da kutsal olan hiçbir şey yoktu. Türkiye’yi Padişah’ın ehliyetsizliğinden ve despotizminden olduğu kadar, yabancıların pençelerinden kurtarmakla
Anayasanın ilan edildiği haberlerinin duyurulmasından sonra başkentte ve vilayetlerde her kesimden Osmanlı arasında hummalı bir faaliyet başladı; II. Abdülhamid döneminde ağır baskı altında olanlar derhal siyasi kulüpler ve partiler kurmaya, programlar yayımlamaya ve türlü çeşitli yayınlar çıkarmaya başladılar. Payitahttaki Kürt entelektüelleri de mensup oldukları Osmanlı siyasi partilerinin yanında Kürt Teavün ve Terakki Cemiyeti (KTTC) adlı bir kulüp kurdular ve Osmanlıca ve Kürtçe makaleler basan, cemiyetin resmi organı niteliğindeki Kürd Teavün ve Terakki Gazetesi'ni (bundan sonra KTTG) yayımlamaya başladılar. Benzer biçimde, anayasanın ilanının ardından Kürdistan'ın belli başlı şehirlerinde de Kürt kulüpleri kuruldu. Ancak, Diyarbekir, Bitlis, Muş ve Musul ile bölgenin diğer şehirlerinde kurulan kulüpler başkentteki kulübün şubeleri olsalar da mensuplarının savundukları fikirlerde ve güttükleri amaçlarda önemli farklılıklar olduğu görülür.
Sayfa 208 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
68 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.