Oturdum ve mum ışığının güzel cilvesine gözlerimi diktim. Benimle adeta binlerce söz konuşan mavi renkli ateş yayılımına baktım; hızla eriyordu, ağlıyordu, karşımda yok oluyordu. Hiçbir şey söylemiyordu; ama adeta sürekli konuşuyordu.
Çok iyi bilirim hemde:(
Sen yalnızlık nasıl bir şeydir bilir misin hiç?
Sayfa 55 - TİMAŞ YAYINLARIKitabı okudu
Reklam
TAŞIN ÇİÇEKLENMESİ Yalnızlık ağaçlardan kuşlardan gelmiyor Otlar böceklerle, bahçeler bulutlarla Dört mevsimin masalını söylüyor Sular kederlenmiyor kimsesiz akıyorum diye Balıklar denizin yedi renkli turnası Toprağın taşa borcu yok, gülün bülbüle nispeti Kediler sokaklarda birer güneş salkımı İğde kokuları, erik şıraları, ceviz boyaları... Ey gövdesini aklının çarmıhında unutanlar Yalnızlık bizden yayılıyor dünyaya Ağzımızda kan pıhtısı arzular Topuklarımızda uzakların kararan çanı Duvarlara gömüyoruz var oluş ayetimizi. Parmaklarının kandilleriydi Sabah diye boşluğa saldığım rüya Boncuklu cümlem Güzel söz yetmiyor taşın çiçeklenmesine Başlıyor başkalarının zamanı Alnımda gökyüzü hecesi bir kırık mavi Kapatıyorum bütün pencerelerimi.‽
Doğa açısından insanın tek önemi türünü devam ettirmesi Joseph Campbell Bu yüzden çocuğu olduktan sonra bir insan doğa bakımından ölü sayılır diyor ne acı değil mi . Dostluğun insancılığın sanatın ve bilimin kalıcı değer ölçülerini vurguluyor bunca tedirginlik ve kıvranma içinde huzur bulabilmeni tek yolu bu ölçekte düşünebilmek . Sürüden ayrılan
Kendini kötüye alıştır ve 59 dan geriye doğru say
‘On ikiden sonra yiyip içme su bile tüketme diyor doktor. Yarın sabah yedide burada ol. Dokuzda ameliyatın var !‘ Bu ikinci ameliyatım. Artık ola ola alıştım Öncekinde ölümden çok korkardım da Şimdi yok olmaktan o kadar da çok korkmuyorum Kaybolacağım için kendimi sadece bir garip hissediyorum Boşlukta bir süre salındıktan sonra ahiretteki
Reklam
Ahhh benim en uzak gurbeti gösteren sılam kendimi bulduğum her yerde ,kayıp bir evreni ararken kullandığım pusulam sen yerini bilirsin ;git ve bana güldüğümüz bir memleket getir ! bana ,ikinci kişiye giden tek kişilik bir yolculuk getir, Getir bana ,belki biraz beyaz belki biraz mavi bulutların oynaştığı, henuz kimsenin gözlerinin değmedigi
Aradığını bulamamak da bir çeşit yalnızlık mıdır? Eğer öyle ise biz toptan yalnızız.
Yalnızlığı bir dener misiniz? Durun durun, ürkmeyin ne olur! Bu kadar korkunç değil ki yalnızlık...Tam tersine yalnızlık kuvvettir. Güvendir yalnızlık. Yalnızlık bir yıkılmaz anıttır. Ümit köprüleri birer birer atıldığında, güvenilen yüce dağlara kar yağdığında, kara bulutlar çöktüğünde, bir bozkır meyvesi olur yalnızlık. Yunus'un alıçları gibi tatlanır. Bir bilinmez yerden damarlara taze kan yürür. Tanrı gökten ne indirmişse, ne buyurmuşsa, hepsi gelip bileklere, parmaklara toplanır. Yalnızlığı tadan hiç kimseyi tanımaz mısınız? Yalnızlığın o sırlı gücünü ustaca kullananlara rastlamadınız mı? Ve yalnızlığın ateşli atları üstünde mesafelere meydan okuyan yalnız orduların zaferlerini duymadınız mı?
Bu Hancı Hasan yaşlı. Karısı ondan yaşlı. Belki de gençtir ama; zavallı o kadar çile çekmiş, dert, iş, yalnızlık, hastalık görmüş ki, neredeyse beli bükülmüş. Sağa sola bakacak, hele ki etrafı silip temizleyecek hali kalmamış.
Sayfa 131Kitabı okudu
1,000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.