Ne sarılar ne yeşiller ne kırmızılar.. Alacakaranlık bir gridir maviye çalan yüreği şairin...
Sözü söylemek miydi aslolan yoksa her harfinden damlayan manayı duyumsamak mı.Bu kitapta yazılmış her bir şiir uzaklara dalmış bir bakış kadar yorgun, taze bir ölüyü bağrına basmış mezar kadar sessiz, elinde savaş süngüsü ile kalbi çarpan bir asker kadar asi ve sırtında kendi dar ağacını taşıyan cellat kadar tükenmiş...
Bir solukta okuyup bitirdiğim ender kitaplardan. Ve uyandırdığı en güzel his, bunca anlamsızlığın içinde hala ruhu ile kalbi ile mecaz ile nefes alanların varlığı.
Şafağı sökmemiş bir geceye adım atar gibi başlasam da okumaya, maviden meşalelerle aydınlatılmış, göğün kelebekli bir baharı haykırdığı, kimsesiz çocukların hüzünlü sevinçlerinde dinlendiğiniz şarkılarin mırıldanildıgi eşsiz cümlelerin bir araya geldiği ve sizi sükunete davet eden bir kitap.
Yarım kalmış bir söz gibi ..
Vedası olmayan gidiş gibi...
Dün gibi..
Şimdi gibi...
Kan revan içinde kalmış
Kafesini arayan kuş gibi ..
Soluksuz kalmış cehennem ateşinden
Kendi narına yanmış gibi...
Aşk gibi..
Oluk oluk ayrılık gibi...
Sen gibi..
Ben gibi ..
Kaleminize ve yüreğinize sağlık...
Devamının gelmesi dileğiyle...